Abaküs Yazılım
11. Ceza Dairesi
Esas No: 2016/2669
Karar No: 2018/6967

Vergi Usul Kanununa muhalefet - Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2016/2669 Esas 2018/6967 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Sanık, 2009 yılında sahte fatura düzenlemek ve kullanmak suçlarını işlediği iddiasıyla mahkemeye çıkmıştır. Ancak sahte fatura kullanma suçundan hüküm kurulmamıştır. Mahkeme, suça konu fatura örneklerinin temin edilmesini ve uzman bir kurum tarafından incelenmesini talep etmiştir. Ayrıca suça konu faturaları kullanan mükellefler ve şirketler hakkında da vergi incelemesi yapılması gerektiği belirtilmiştir. Mahkeme ayrıca, sanığın birden fazla sahte fatura düzenleme eylemininin zincirleme suç oluşturduğunu ve TCK'nın 43. maddesi hükümlerinin uygulanması gerektiğini gözetilmediği için kararı bozmuştur. Kararda, sanığın kazanılmış hakları saklı tutulmuştur.
Kanun maddeleri: Vergi Usul Kanunu ve TCK'nın 43. Maddesi.
11. Ceza Dairesi         2016/2669 E.  ,  2018/6967 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
    SUÇ : Vergi Usul Kanununa muhalefet
    HÜKÜM : Mahkumiyet

    Kocaeli Cumhuriyet Başsavcılığı’nın 12.04.2011 tarih, 2011/919 sayılı iddianamesi ile sanık hakkında 2009 takvim yılında sahte fatura düzenlemek ve kullanmak suçlarını işlediği iddiasıyla kamu davası açıldığı halde sahte fatura kullanma suçundan hüküm kurulmadığı anlaşılmakla, 2009 takvim yılında sahte fatura kullanma suçundan mahallinde karar verilmesi mümkün görülmüştür.
    Sanık hakkında 2009 takvim yılında sahte fatura düzenleme suçundan verilen karara karşı sanığın temyiz itirazlarının incelenmesinde;
    1-09.05.2009 tarihinde kömür ve inşaat malzemesi alım satımı ile iştigal etmek üzere kendi adına mükellefiyet tesis ettiren sanığın, işyerini üç ortak işlettiklerini, 29.09.2009 tarihinde cezaevine girdikten sonra ortakları olan Ömer Kurtoğlu ve Soner Korkut isimli kişilerin faturaları düzenlediklerini savunması, dosya içerisinde suça konu faturaların bulunmadığının anlaşılması karşısında, gerçeğin kuşkuya yer vermeyecek şekilde tespit edilmesi bakımından; suça konu fatura asıl veya onaylı örneklerinden kanaat oluşturacak sayıda temin edilip dosya arasına konulması, Ba-Bs form analizine göre sanıktan mal aldığına dair Ba formu ile bildirimde bulunan ve suça konu faturaları kullanan mükellefler veya şirketler haklarında vergi incelemesi yapılıp yapılmadığı, ilgili şirket yetkilileri veya mükellefler hakkında dava açılıp açılmadığı sorulup, açıldığının tespiti halinde dava dosyaları getirtilip incelenerek bu davayı ilgilendiren delillerin onaylı örneklerinin dava dosyasına intikal ettirilmesi, Ömer Kurtoğlu ve Soner Korkut isimli kişilerin CMK"nın 48. maddesine göre kendileri aleyhine tanıklıktan çekinme hakları hatırlatılmak suretiyle tanık sıfatıyla dinlenmeleri ve faturalar gösterilerek faturalardaki yazı ve imzaların kendilerine ait olup olmadığının sorulması, sanığın, Ömer Kurtoğlu ve Soner Korkut"un yazı ve imza örnekleri temin edilerek, suça konu faturalardaki yazı ve imzaların aidiyeti yönünden uzman bir kurum veya kuruluştan rapor alınması, suça konu faturaları kullanan şirket yetkilileri veya mükellefler tanık olarak dinlenilerek sözü edilen faturaları hangi hukuki ilişkiye dayanarak kimden aldıklarının, sanıkları, Ömer Kurtoğlu ve Soner Korkut isimli kişileri tanıyıp tanımadıklarının sorulması, sonucuna göre tüm deliller birlikte değerlendirilerek sanığın hukuki durumunun belirlenmesi gerekirken, eksik araştırma ve inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması,
    2- Kabule göre de;
    a-Aynı takvim yılı içerisinde farklı zamanlarda birden fazla sahte fatura düzenleme eyleminin zincirleme suç oluştuduğunun ve sanık hakkında TCK"nın 43. maddesi hükümlerinin uygulanması gerektiğinin gözetilmemesi,
    b-T.C. Anayasa Mahkemesi"nin, TCK.nun 53. maddesine ilişkin olan, 2014/140 esas ve 2015/85 karar sayılı iptal kararının 24.11.2015 gün ve 29542 sayılı Resmi Gazetede yayımlanmış olması,
    Bozmayı gerektirmiş olup, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, aleyhe temyiz bulunmadığından sonuç ceza miktarı itibarı ile sanığın kazanılmış haklarının saklı tutulmasına, 18.09. 2018 tarihinde oy birliği ile karar verildi.






    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi