6. Hukuk Dairesi 2015/4341 E. , 2016/1257 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : Menfi tespit-istirdat
Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı menfi tespit-istirdat davasına dair karar, davacı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü.
Dava, kefil tarafından açılan menfi tespit ve istirdat istemine ilişkindir. Mahkemece davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dosya kapsamına, toplanan delillere, mevcut deliller mahkemece takdir edilerek karar verilmiş olmasına ve takdirde de bir isabetsizlik bulunmamasına göre davacının sair temyiz itirazları yerinde değildir.
Davacı vekili, dava dilekçesinde; Müvekkilinin önceden yetkilisi ve ortağı olduğu dava dışı ....Şti nin davalıya ait işyerini 01.09.2012 başlangıç tarihli ve bir yıl süreli sözleşme ile aylık 2.200 TL bedelle kiraladığını, sözleşmeyi müşterek ve müteselsil kefil sıfatıyla imzalayan davacının, kiracı şirketin kira bedellerini ödememesi üzerine 17.01.2013 tarihinden 13.11.2013 tarihine kadar kiraya verene ve vekiline banka kanalıyla 33.924 TL kira parası ödediğini, davacının kefil sıfatıyla sorumlu olduğu bir yıllık süreye ait kira bedelleri fazlasıyla ödenmesine rağmen kiraya veren tarafından, davacı ve kiracı şirket hakkında ... 28. İcra Müdürlüğünün 2013/4971,15114,16750 Esas ve ... 19.İcra Müdürlüğünün 2014/4242,7419 Esas ile ... 9. İcra Müdürlüğünün 2014/2788 Esas sayılı dosyaları ile icra takipleri yapıldığını, aylık kira bedeli 2.200 TL olmasına rağmen 6.500 TL kira alacağı talep edildiğini ve müvekkilinin haciz baskısı altında mükerrer ödemeler yaptığını belirterek davacı hakkında yapılan icra takiplarinin iptali ile borçlu olmadığının tespitine ve davacının sorumluluk süresi gözetilerek fazla ödediği kira bedellerinin tespit edilerek bu miktardan şimdilik 10.000 TL nin istirdadına karar verilmesini talep etmiştir. Davalı vekili aylık kira bedelinin 6.500 TL olup, davacının, ödemeleri asıl borçlu kiracı şirket adına yaptığını ve davanın reddini savunmuştur.
Davada dayanılan ve hükme esas alınan 15.09.2012 başlangıç tarihli ve 1 yıl süreli kira sözleşmesini davacı müteselsil kefil olarak imzalamış olup, sözleşme 6098 Sayılı Türk Borçlar Kanun"unun yürürlüğe girmesinden sonra 01/09/2012 tarihinde imzalandığına göre kefaletin şartlarının 6098 Sayılı Yasa Hükümlerine göre belirlenmesi gerekir. TBK.nun kefalet sözleşmesinde şekil şartını düzenleyen 583.maddesi “Kefalet sözleşmesi, yazılı şekilde yapılmadıkça ve kefilin sorumlu olacağı azami miktar ile kefalet tarihi belirtilmedikçe geçerli olmaz. Kefilin, sorumlu olduğu azami miktarı, kefalet tarihini ve müteselsil kefil olması durumunda, bu sıfatla veya bu anlama gelen herhangi bir ifadeyle yükümlülük altına girdiğini kefalet sözleşmesinde kendi el yazısıyla belirtmesi şarttır.” hükmünü içermektedir. Taraflar arasındaki kira sözleşmesinde kefilin sorumlu olduğu azami miktar ve kefalet tarihine ilişkin el yazısı ile yazılmış bir ibare bulunmamaktadır. Bu durumda TBK.nun 583.maddesinde belirtilen şekil şartlarına uyulmadan yapılan kefalet sözleşmesi geçersiz olduğundan, mahkemece menfi tespit talebi ile ilgili davanın kabulüne karar verilmesi gerekirken, yazılı gerekçe ile davanın tümden reddine karar verilmesi doğru değildir.
Hüküm bu nedenle bozulmalıdır.
SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz itirazlarının kabulü ile 6100 sayılı ...ya 6217 Sayılı Kanunla eklenen geçici 3.madde hükmü gözetilerek HUMK.nın 428.maddesi uyarınca hükmün BOZULMASINA, istek halinde peşin alınan temyiz harcının temyiz edene iadesine, 23/02/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.