12. Ceza Dairesi 2019/11659 E. , 2019/10048 K.
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Asliye Ceza Mahkemesi
Suç : 2863 sayılı Kanuna aykırılık
Hüküm : CMK’nın 231/11. maddesi gereğince hükmün açıklanması ile; 2863 sayılı Kanunun 67/1, 765 sayılı TCK’nın 59.maddeleri gereğince mahkumiyet
2863 sayılı Kanuna aykırılık suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm mahalli Cumhuriyet savcısı ve sanık müdafii tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
2863 sayılı Kanuna aykırılık sanık hakkında yapılan yargılama sonucunda, 2863 sayılı Kanunun 67/1, 765 sayılı TCK’nın 59. maddeleri gereğince 5 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 231/5. maddesi gereğince sanık hakkındaki hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına, aynı maddenin 8. fıkrası uyarınca 5 yıllık denetim süresine tabi tutulmasına dair İzmir 15. Asliye Ceza Mahkemesinin 10/03/2011 tarihli ve 2010/714 esas, 2011/138 karar sayılı kararının 29/03/2011 tarihinde kesinleşmesine müteakip sanığın denetim süresi içinde 16/05/2013 tarihinde TCK"nın 267/1. maddesinde tanımlanan iftira suçunu işlediği ve İzmir 13. Asliye Ceza Mahkemesinin bu suçtan sanığın mahkumiyetine karar verdiği, hükmün 27/03/2015 tarihinde kesinleştiği ve ihbar üzerine dosya yeniden ele alınarak önceki hükmün 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 231/11. maddesi gereğince açıklanmasına dair İzmir 15. Asliye Ceza Mahkemesinin 13/10/2015 tarihli ve 2015/332 Esas, 2015/753 Karar sayılı kararını kapsayan dosya incelendi.
Sanığa isnat edilen ve daha ağır bir suçu oluşturma ihtimali bulunmayan eylem, 2863 sayılı Kanunun 67/1. maddesinde yaptırıma bağlanmış olup, anılan suç 5237 sayılı TCK"nın 7/2. maddesi yollamasıyla lehe neticeler doğuran (mülga) 765 sayılı TCK"nın 102/4. maddesi uyarınca 5 yıllık zamanaşımına tabidir. Dava zamanaşımını kesen nedenlerin varlığı halinde süre yeniden işlemekte ise de, bu süre 104/2. maddesi uyarınca en fazla yarı oranında uzayacağından, suç tarihi olan 20/10/2004 tarihinden itibaren 765 sayılı TCK"nın 102/4 ve 104/2. maddelerinde öngörülen 7 yıl 6 aylık zamanaşımı karar tarihinden önce gerçekleşmiş ve 5271 sayılı CMK"nın 223/9. maddesindeki şartların da oluşmadığı anlaşılmakla, hükmün gerçekleşen zamanaşımı nedeniyle 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"un 321. maddesi gereğince BOZULMASINA, aynı Kanunun 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak, 765 sayılı TCK"nın 102/4, 104/2 ve 5271 sayılı CMK"nın 223/8. maddeleri gereğince kamu davasının DÜŞMESİNE, 10/10/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.2863 sayılı Kanuna aykırılık suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm mahalli Cumhuriyet savcısı ve sanık müdafii tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
2863 sayılı Kanuna aykırılık sanık hakkında yapılan yargılama sonucunda, 2863 sayılı Kanunun 67/1, 765 sayılı TCK’nın 59. maddeleri gereğince 5 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 231/5. maddesi gereğince sanık hakkındaki hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına, aynı maddenin 8. fıkrası uyarınca 5 yıllık denetim süresine tabi tutulmasına dair İzmir 15. Asliye Ceza Mahkemesinin 10/03/2011 tarihli ve 2010/714 esas, 2011/138 karar sayılı kararının 29/03/2011 tarihinde kesinleşmesine müteakip sanığın denetim süresi içinde 16/05/2013 tarihinde TCK"nın 267/1. maddesinde tanımlanan iftira suçunu işlediği ve İzmir 13. Asliye Ceza Mahkemesinin bu suçtan sanığın mahkumiyetine karar verdiği, hükmün 27/03/2015 tarihinde kesinleştiği ve ihbar üzerine dosya yeniden ele alınarak önceki hükmün 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 231/11. maddesi gereğince açıklanmasına dair İzmir 15. Asliye Ceza Mahkemesinin 13/10/2015 tarihli ve 2015/332 Esas, 2015/753 Karar sayılı kararını kapsayan dosya incelendi.
Sanığa isnat edilen ve daha ağır bir suçu oluşturma ihtimali bulunmayan eylem, 2863 sayılı Kanunun 67/1. maddesinde yaptırıma bağlanmış olup, anılan suç 5237 sayılı TCK"nın 7/2. maddesi yollamasıyla lehe neticeler doğuran (mülga) 765 sayılı TCK"nın 102/4. maddesi uyarınca 5 yıllık zamanaşımına tabidir. Dava zamanaşımını kesen nedenlerin varlığı halinde süre yeniden işlemekte ise de, bu süre 104/2. maddesi uyarınca en fazla yarı oranında uzayacağından, suç tarihi olan 20/10/2004 tarihinden itibaren 765 sayılı TCK"nın 102/4 ve 104/2. maddelerinde öngörülen 7 yıl 6 aylık zamanaşımı karar tarihinden önce gerçekleşmiş ve 5271 sayılı CMK"nın 223/9. maddesindeki şartların da oluşmadığı anlaşılmakla, hükmün gerçekleşen zamanaşımı nedeniyle 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"un 321. maddesi gereğince BOZULMASINA, aynı Kanunun 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak, 765 sayılı TCK"nın 102/4, 104/2 ve 5271 sayılı CMK"nın 223/8. maddeleri gereğince kamu davasının DÜŞMESİNE, 10/10/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.