11. Ceza Dairesi 2017/13160 E. , 2018/6936 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Kamu görevlisinin resmi belgede sahteciliği, görevi kötüye kullanma ve dolandırıcılık
HÜKÜM : 1- Sanıklar ..., ... ve ... haklarında Görevi kötüye kullanma suçundan beraatlerine
2- Sanıklar ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ... haklarında görevi kötüye kullanmak ve resmi belgede sahtecilik suçlarından beraatlerine
3- Sanık ..., ... hakkında dolandırıcılık suçundan; mahkumiyet, hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına ilişkin,
4- Sanık ..., ... haklarında resmi belgede sahtecilik suçundan; mahkumiyet
A) Sanıklar ..., ... ve ... haklarında görevi kötüye kullanma suçundan; sanıklar ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ... haklarında görevi kötüye kullanma ve resmi belgede sahtecilik suçlarından verilen beraat hükümlerine yönelik katılan vekilinin temyiz itirazlarının incelenmesi:
Yüklenen suçların sanıklar tarafından işlendiğinin sabit olmadığı dosya içeriğine uygun şekilde gerekçeleri gösterilerek mahkemece kabul ve takdir kılınmış olduğundan, katılan vekilinin temyiz itirazlarının reddiyle sonucu itibarıyla doğru olan hükümlerin ONANMASINA,
B) Sanıklar ... ve ... hakkında kamu görevlisinin resmi belgede sahteciliği suçundan verilen mahkûmiyet hükümlerine yönelik sanıklar müdafiinin temyiz talebinin incelenmesi:
1- Ayrıntıları Ceza Genel Kurulunun 14.10.2003 gün ve 232-250 sayılı, 09.10.2012 gün 2011/8-335 Esas 2012/1804 sayılı kararlarında da açıklandığı üzere, sahtecilik suçunun oluşabilmesi için belgenin nesnel olarak aldatıcılık niteliğinin bulunması ve keyfiyetin belgeden objektif olarak anlaşılması gerektiği, “muhatabın hatasından, dikkatsizlik veya özensizliğinden kaynaklanan fiili iğfalin, aldatıcılık niteliğinin varlığını göstermeyeceği” belgede sahtecilik suçlarında aldatıcılık niteliği bulunup bulunmadığının takdirinin hakime ait olduğu gözetilerek; 5271 sayılı CMK"nın 217/1. maddesi de dikkate alınıp, suça konu belge aslının duruşmaya getirtilerek, denetime olanak verecek şekilde dosya içine konulması, incelenmek suretiyle özelliklerinin duruşma tutanağına yazılması ve aldatma niteliği olup olmadığının tartışılması gerektiği gözetilmeden, eksik inceleme ve yetersiz gerekçe ile hüküm kurulması,
2- Kabule göre; 5237 sayılı TCK’nın 53. maddesine ilişkin uygulamanın Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 tarihli 2014/140 Esas ve 2015/85 Karar sayılı iptal kararı ile birlikte yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
Bozmayı gerektirmiş, sanıklar müdafiinin temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde görülmüş olduğundan, 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca hükümlerin BOZULMASINA, 17.09.2018 tarihinde oybirliği ile karar verildi.