Abaküs Yazılım
1. Hukuk Dairesi
Esas No: 2021/1394
Karar No: 2021/2457
Karar Tarihi: 21.04.2021

Yargıtay 1. Hukuk Dairesi 2021/1394 Esas 2021/2457 Karar Sayılı İlamı

1. Hukuk Dairesi         2021/1394 E.  ,  2021/2457 K.
"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : İSTANBUL BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 1. HUKUK DAİRESİ

Taraflar arasındaki davadan dolayı İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 1.Hukuk Dairesince verilen 28.02.2019 gün ve 866-415 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davacılar vekili tarafından istenilmiş olmakla, dosya tetkik olunarak gereği düşünüldü.

-KARAR-

Dava, muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı tapu iptali-tescil, olmadığı takdirde mirasta denkleştirme ve tenkis isteğine ilişkindir.
Davaya konu 6 nolu daire mirasbırakan ... adına kayıtlı iken, 18.11.2013 tarihinde satış suretiyle davalı ikinci eşine temlik edilmiştir.
Mirasbırakanın ilk eşinden olma altı çocuğu, ″tapu kaydının iptaline ve tapunun 18.11.2013 tarihli satış öncesi haline göre düzeltilmesi″, aksi takdirde mirasta denkleştirme ve tenkise karar verilmesi isteğiyle ikinci eş aleyhine eldeki davayı açmışlardır.
Mahkemece, davanın kabulüne; ″dava konusu................, 6905 Parselde 1.kat 6 numaralı bağımsız bölümlü taşınmazın davalı adına tapu kaydının iptali ile, muris ..."ın veraset ilamındaki miras payları oranında davacılar adına tapuya tesciline, kalan miktarın davalı üzerinde bırakılmasına,″ karar verilmiş; karara karşı davalı tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuş; davacılar ise, istinafa cevap dilekçeleriyle davalının istinaf isteğinin esastan reddedilmesini talep etmişlerdir.
Hemen belirtilmelidir ki, karara karşı istinaf isteğinde bulunmayan; aksine, davalı tarafın istinaf başvurusunun esastan reddedilmesini isteyen davacıların davanın miras payları oranında kabul edilmesini benimsedikleri anlaşılmaktadır.
Nitekim, Bölge Adliye Mahkemesinin, istinaf incelemesi sonunda davalının istinaf isteğini yerinde görüp Yerel Mahkemenin kabul kararını kaldırarak davanın reddine ilişkin verdiği karara karşı temyiz isteğinde bulunan davacıların temyiz dilekçesi de, her bir davacının miras payına karşılık gelen dava değerinin temyiz kesinlik sınırı içerisinde kalmasından ötürü Dairece 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu"nun(HMK) 362/1-a maddesi uyarınca değerden reddedilmiş ve dosya Yerel Mahkemesine gönderilmiştir.
Sonraki aşamada:
1-) Davacılar vekili 05.01.2021 tarihli dilekçesi ile, ″davanın tereke adına açıldığını, muris adına tescil kararı verilmesi istendiğini, bu nedenle davada zorunlu dava arkadaşlığının bulunduğunu, tüm mirasçıların da davada yer aldığını, taşınmazın değerinin de kesinlik sınırının üzerinde olduğunu″ belirterek Dairenin ″temyiz dilekçesinin değerden reddine″ ilişkin kararını temyiz etmiş,
2-) Yerel Mahkeme, 06/01/2021 tarihli ek kararı ile; ″Davacılar vekili tarafından her ne kadar Uyap üzerinden e-imzalı olarak gönderdiği 05/01/2021 tarihli dilekçesiyle Yargıtay 1.Hukuk Dairesi ilamına karşı yeniden temyiz kanun yoluna başvurulmuş ise de; dosyanın istinaf ve temyiz aşamasından geçerek mahkememiz kararının 25/11/2020 tarihinde kesinleştiği, Yargıtay 1.Hukuk Dairesinin 25/11/2019 Tarih 2019/2852 Esas, 2020/6251 Karar sayılı ilamına karşı yargı yoluna başvuru yolunun bulunmadığı anlaşılmakla davacılar vekilinin temyiz talebinin reddine ilişkin karar vermek gerekmiştir.″ gerekçesiyle ″davacılar vekilinin Yargıtay 1.Hukuk Dairesinin 25/11/2019 Tarih 2019/2852 Esas, 2020/6251 Karar sayılı ilamınına karşı yapmış olduğu temyiz talebinin REDDİNE,″ karar vermiş,
3-) Davacılar vekili bu kez 07.01.2021 tarihli iki ayrı dilekçe ibraz ederek;
a) Bir dilekçesi ile, Dairenin ″temyiz dilekçesinin değerden reddine″ ilişkin kararına karşı karar düzeltme isteğinde;
b) Diğer dilekçesi ile de, ″davanın tereke adına açıldığı, muris adına tescil kararı verilmesi istendiği, bu nedenle davada zorunlu dava arkadaşlığının bulunduğu, tüm mirasçıların da davada yer aldığı, taşınmazın değerinin de kesinlik sınırının üzerinde olduğu″ yönündeki itirazlarını tekrarlayarak Dairenin ″temyiz dilekçesinin değerden reddine″ ilişkin kararına ve Yerel Mahkemenin 06/01/2021 tarihli ek kararına karşı temyiz isteğinde; bulunmuştur.
4-) Bunun üzerine, Dairece 10.02.2021 tarihli karar ile; 6100 Sayılı HMK." nın geçici 3.maddesi gereğince Bölge Adliye Mahkemelerinin faaliyete geçtiği 20.07.2016 tarihinden sonra verilen kararlar için HMK"da karar düzeltme yolunun öngörülmediği belirtilerek davacılar vekilinin karar düzeltme isteği reddedilmiştir.
5-) Davacılar vekili bu kez de 11.03.2021 tarihli dilekçesi ile, Yerel Mahkemenin 06/01/2021 tarihli ek kararını da temyiz ettiklerini, ancak Dairece bu konuda bir inceleme yapılmadığını ve karar verilmediğini belirterek ek karara yönelik temyiz itirazlarının incelenmesini istemiştir.
Öncelikle vurgulanması gereken husus, davacılar tarafından yapılan ilk temyiz başvurusu hakkında verilen, dava değerinin temyiz kesinlik sınırı içerisinde kalmasından ötürü 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu"nun(HMK) 362/1-a maddesi uyarınca temyiz dilekçesinin değerden reddine ilişkin Daire kararına karşı artık başvurulabilecek bir temyiz yolunun bulunmadığıdır.
Diğer taraftan, temyiz aşamasında davacılar vekilinin Yerel Mahkemeye ibraz ettiği 05.01.2021 tarihli dilekçesi hakkında Yerel Mahkemece 06/01/2021 tarihli ek karar verilmişse de, bu aşamada Yerel Mahkemenin değerlendirme yapma ve olumlu-olumsuz bir karar verme yetkisi bulunmadığı, bu yetkinin Yargıtay′ın ilgili Dairesine ait olduğu da kuşkusuzdur.
Öte yandan, kesinlik sınırı nedeniyle temyiz dilekçesinin değerden reddine ilişkin Daire kararından sonra artık temyiz yoluna başvurma olanağı kalmadığı halde başvurularını sürdüren davacılar vekilinin HMK′nın 329/2. maddesi anlamında ″kötüniyet sahibi″ olduğu da aşikardır.
Hal böyle olunca;
1-) Yerel Mahkemenin 06/01/2021 tarihli ek kararının ortadan kaldırılmasına,
2-) Davacılar vekilinin 11.03.2021 tarihli temyiz dilekçesinin REDDİNE,
2-) HMK′nın 329/2. maddesi uyarınca takdir edilen 4.000,00 TL disiplin para cezasının bizzat davacılar vekilinden alınarak Hazineye gelir kaydına, alınan peşin harcın istek halinde yatırana iadesine, 21/04/2021 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.





Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


Avukat Web Sitesi