Abaküs Yazılım
22. Hukuk Dairesi
Esas No: 2017/12121
Karar No: 2018/8756
Karar Tarihi: 17.04.2018

Yargıtay 22. Hukuk Dairesi 2017/12121 Esas 2018/8756 Karar Sayılı İlamı

22. Hukuk Dairesi         2017/12121 E.  ,  2018/8756 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
    DAVA TÜRÜ : ALACAK

    Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi davalılar vekillerince istenilmekle, temyiz taleplerinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

    Y A R G I T A Y K A R A R I

    Davacı isteminin özeti:
    Davacı vekili, müvekkilinin davalı Bakanlık bünyesindeki çocuk bakım evinde bakım elemanı olarak çeşitli firmalara bağlı olarak 02.01.2008-12.04.2014 tarihleri arasında çalıştığını, 24 saat çalıştığını 48 saat dinlendiğini, ayrıca üç saat kadar da icapçı olarak kaldığı süre içinde hizmet gördüğünü, dini ve milli bayramlarda çalıştığını, yıllık izin alacağı bulunduğu ileri sürerek kıdem ve ihbar tazminatı ile yıllık izin, fazla çalışma ile genel tatil ücret alacaklarının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
    Davalıların cevaplarının özeti:
    Davalı ... Temizlik Ltd Şti vekili , davacının alacakları yönünden zamanaşımı itirazında bulunduklarını, gerçek işverenin davalı Bakanlık olduğunu, davacının kendi firmaları bünyesinde 01.01.2014 tarihinden itibaren çalıştığını, davacının taleplerinin yerinde olmadığını beyanla davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
    Davalı Bakanlık vekili, davacının alacakları yönünden zamanaşımı itirazında bulunduklarını, davacının kendi çalışanları olmadığı gibi asıl işveren sıfatı ile sorumluluklarının olmadığını beyanla davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
    Mahkeme kararının özeti:
    Mahkemece, toplanan delillere ve bilirkişi raporuna göre, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
    Temyiz:
    Karar süresi içinde davalılar vekillerince temyiz edilmiştir.
    Gerekçe:
    1-Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davalıların aşağıdaki bentlerin kapsamı dışındaki temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
    2-Fazla çalışma yaptığını iddia eden işçi bu iddiasını ispatla yükümlüdür. Ücret bordrolarına ilişkin kurallar burada da geçerlidir. İşçinin imzasını taşıyan bordro sahteliği ispat edilinceye kadar kesin delil niteliğindedir. Bir başka anlatımla bordronun sahteliği ileri sürülüp kanıtlanmadıkça, imzalı bordroda görünen fazla çalışma alacağının ödendiği varsayılır.
    Fazla çalışmanın ispatı konusunda işyeri kayıtları, özellikle işyerine giriş çıkışı gösteren belgeler, işyeri iç yazışmaları delil niteliğindedir. Ancak, fazla çalışmanın yazılı belgelerle kanıtlanamaması durumunda tarafların, tanık beyanları ile sonuca gidilmesi gerekir. Bunun dışında herkesçe bilinen genel bazı vakıalar da bu noktada göz önüne alınabilir. İşçinin fiilen yaptığı işin niteliği ve yoğunluğuna göre de fazla çalışma olup olmadığı araştırılmalıdır.
    Fazla çalışmanın yazılı delil ya da tanıkla ispatı imkan dahilindedir. İşyerinde çalışma düzenini bilmeyen ve bilmesi mümkün olmayan tanıkların anlatımlarına değer verilemez.
    Dosya içeriğine göre fazla mesainin ispatı konusunda, dosyada işyerinde çalışma düzenini gösterir kayıt bulunmadığı, davacının tanık dinletmediği , fazla çalışmasının davalı tanık beyanlarına göre tespit edildiği anlaşılmaktadır. Her ne kadar Mahkemece, hükme esas alınan bilirkişi raporunda davalı tanıklarının beyanlarına itibarla tüm dönem için davacının fazla çalışma yaptığının kabulüyle talep konusu alacak hesaplanmış ise de, davalı tanıkları tüm dönem davacıyla birlikte çalışmamıştır. Buna göre, ortak çalışma dönemi ile sınırlı olarak fazla çalışma ücret alacağının hesaplanması gerekir. Bunun dışında kalan dönem bakımından, yazılı belge bulunmadığından ve bu süreye ilişkin tanık beyanı da olmadığından söz konusu dönem için fazla mesai ücret alacağının ispatlanamadığının kabulü gerekir. Açıklanan hususlar gözetilmeksizin yazılı şekilde karar verilmesi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
    3-4857 sayılı İş Kanunu"nun 59. maddesinde, iş sözleşmesinin herhangi bir nedenle sona ermesi halinde, işçiye kullandırılmayan yıllık izin sürelerine ait ücretlerin son ücret üzerinden ödeneceği hükme bağlanmıştır. Yıllık izin hakkının ücrete dönüşmesi için iş sözleşmesinin feshi şarttır. Bu noktada, sözleşmenin sona erme şeklinin ve haklı nedene dayanıp dayanmadığının önemi bulunmamaktadır.
    Yıllık izinlerin kullandırıldığı noktasında ispat yükü işverene aittir. İşveren yıllık izinlerin kullandırıldığını imzalı izin defteri veya eşdeğer bir belge ile kanıtlamalıdır. Bu konuda ispat yükü üzerinde olan işveren, işçiye yemin teklif edebilir.
    Akdin feshi halinde kullanılmayan yıllık izin sürelerine ait ücret, işçinin kendisine veya hak sahiplerine ödenir. Böylece, iş sözleşmesinin feshinde kullanılmayan yıllık ücretli izin hakkı izin alacağına dönüşür. Bu nedenle zamanaşımı da iş sözleşmesinin feshinden itibaren işlemeye başlar.
    6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu"nun 31. maddesinde, hakimin davayı aydınlatma ödevi düzenlenmiş olup, madde uyarınca, hakim uyuşmazlığın aydınlatılmasının zorunlu kıldığı durumlarda, maddi veya hukuki açıdan belirsiz yahut çelişkili gördüğü hususlar hakkında, taraflara açıklama yaptırabileceği, soru sorabileceği ve delil gösterilmesini isteyebileceği düzenlenmiştir.
    Somut olayda, Mahkemece, davacının tüm çalışma süresi boyunca yıllık izin kullanmadığı kabul edilerek, yıllık izin ücreti alacağı hüküm altına alınmıştır. Ne var ki, dava dilekçesinde, yıllık izin hakkının eksik kullandırıldığı ifade edilmektedir. Mahkemece davanın aydınlatılması ödevi çerçevesinde davacı asil dinlenilerek, kullandığı yıllık izin süresi hususundaki beyanları sorulmalıdır. Neticeye göre, yıllık izin ücreti alacağı yeniden değerlendirilmelidir. Yazılı şekilde eksik inceleme ile verilmiş olan karar usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirmiştir.
    SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebepten BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgililere iadesine, 17.04.2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.











    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi