23. Hukuk Dairesi 2014/9195 E. , 2015/4160 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki tapu iptali ve tescil davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün davacı vekilince duruşmalı olarak temyiz edilmesi üzerine ilgililere çağrı kağıdı gönderilmişti. Belli günde davalı vekili Av. ... gelmiş, davacı vekiline çıkartılan tebligatın bila tebliğ iade edildiği anlaşıldığından, davalı taraf vekilinin yeniden duruşma günü verilmesini kabul etmediği ve masrafını da yatırmayacağını belirtmesi üzerine incelemenin evrak üzerinde yapılmasına karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
- KARAR -
Davacı vekili, taraflar arasındaki arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi gereğince müvekkili yüklenicinin inşaatı tamamlayarak 13.09.2011 tarihinde genel iskânı almasına rağmen davalının mülkiyeti devir borcunu yerine getirmediğini ileri sürerek, 1 ve 3 no"lu bağımsız bölümlerin davacı adına tesciline ve 15.000,00 TL kira kaybının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, davacı yüklenicinin taahhüt ettiği binayı, plan ve projesine uygun yapmadığı gibi, zamanında da teslim etmediğini savunarak, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, iddia, savunma ve dosya kapsamına göre; davacı yüklenicinin dava konusu 1 ve 3 no"lu bağımsız bölümlere hak kazanabilmesi için öncelikle kendi edimini kanuna, teknik kurallara ve projeye uygun bir şekilde ifa etmesi ve arsa sahibine ait bağımsız bölümleri teslim etmesi gerekirken, edimini yerine getirmediği gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir.
Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.
1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışındaki sair temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.
2-Davadaki istek kalemlerinden birisi, arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine dayalı tapu iptal ve tescil istemine ilişkindir.
Taraflar arasındaki 22.04.2010 tarihli arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi uyarınca, inşaatın yapı ruhsatı alındıktan sonra 12 ay içerisinde yapı kullanma izin belgesi alınmak suretiyle teslimi kararlaştırılmış olup, iskânın 13.04.2012 tarihinde alındığı anlaşılmıştır. Davalı savunmasında, inşaatta halen noksan ve ayıplı işler ve bağımsız bölümün süresinde teslim edilmemesi nedeniyle gecikme tazminatı alacağının bulunduğunu savunmuştur. Yargılama sırasında alınan bilirkişi raporunda yükleniciye ait dava konusu bağımsız bölümlerden 1 no’lu dairede oturma odası olarak belirtilen bölümün balkonunun
kapatılarak oturma odasına dahil edildiği ancak bu durumun ne binanın tümünü ne de arsa sahibine ait bağımsız bölümü etkilemediği anlaşılmıştır. Fakat, az yukarıda belirtilen yükleniciye ait bağımsız bölümle ilgili husus dışında davalı arsa sahibinin gecikme tazminatı ve eksik iş nedeniyle alacağının bulunduğu savunulduğundan, bu husus araştırılarak varsa arsa sahibinin zararları karşılanmadan, sözleşmenin ifa ile sonuçlandırılmasına imkan bulunmamaktadır. Nitekim, dava konusu bağımsız bölümler davalının teminatını da teşkil ettiği açıktır.
İzah edilen olgular karşısında mahkemece yapılması gereken iş, davalının savunmasında belirttiği geç teslim ve eksik iş nedeniyle varsa uğradığı zararlarının hesaplattırılması ve bu durumda davalının dava açılmasına neden olmadığı gözden kaçırılmadan yargılama giderleriyle sorumlu tutulmaksızın, birlikte ifa şeklinde hüküm kurulmasıdır. Değinilen hususlar düşünülmeksizin eksik inceleme ve hatalı değerlendirme ile yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiş, hükmün bu nedenle bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin diğer temyiz itirazlarının reddine, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün, davacı yararına BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 02.06.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.