11. Ceza Dairesi Esas No: 2017/14331 Karar No: 2018/6892 Karar Tarihi: 17.09.2018
Resmi belgede sahtecilik - Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2017/14331 Esas 2018/6892 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Mahkeme, bir kişiye ait olan aracı sahte belgelerle başka birine satan ve sahte çek vermek suretiyle resmi belgede sahtecilik suçunu işleyen sanığın mahkumiyetine hükmetti. Ancak, sanığın zincirleme suç hükümleri göz önünde bulundurulmadan ceza verildiği ve uygulanan kanun maddelerinin Anayasa Mahkemesi tarafından iptal edildiği belirtildi. Bu nedenle, karar bozuldu. Kanun maddeleri olarak ise, TCK'nın 765 ve 5237 sayılı yasalardaki “Kamu güvenine karşı suçlar” bölümünde düzenlenen resmi belgede sahtecilik suçları ve 43. ve 53. maddeleri yer aldı.
11. Ceza Dairesi 2017/14331 E. , 2018/6892 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi SUÇ : Resmi belgede sahtecilik HÜKÜM : Mahkumiyet
Bozmaya uyularak yapılan duruşmaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin soruşturma neticelerine uygun şekilde oluşan inanç ve takdirine, incelenen dosya içeriğine göre katılan vekilinin, sanığın ve müdafiinin yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine; ancak: 1-)Yargıtay Ceza Genel Kurulu"nun 22.04.2014 gün, 2013/11-397 Esas, 2014/202 Karar sayılı kararında da belirtildiği üzere, 765 sayılı TCK ile 5237 sayılı TCK"nın “Kamu güvenine karşı suçlar” bölümünde düzenlenen ve belgenin gerçeğe aykırı olarak düzenlenmesi ile kamu güveninin sarsıldığı kabul edilerek suç sayılıp yaptırıma bağlanan “resmi belgede sahtecilik” suçlarında korunan hukuki yararın kamu güveni olduğu, suçun işlenmesi ile kamu güveninin sarsılması dışında, bir veya birden fazla kişi de haksızlığa uğrayıp, suçtan zarar görmesi halinde dahi, suçun mağdurunun toplumu oluşturan bireylerin tamamının, diğer bir ifadeyle kamunun olduğuna dair kabulünün etkilenmeyeceği, eylemin belirli bir kişinin zararına olarak işlenmesi halinde bu kişinin mağdur değil, suçtan zarar gören olacağının kabulü gerekeceği ve 5237 sayılı TCK’nın 43. maddesi uyarınca, "bir suç işleme kararının icrası kapsamında, değişik zamanlarda bir kişiye karşı aynı suçun birden fazla ya da aynı suçun birden fazla kişiye karşı tek bir fiille işlenmesi" durumunda zincirleme suç hükümlerinin uygulanmasının mümkün olduğu da gözetilerek; açıklanan ilkeler doğrultusunda somut olay değerlendirildiğinde; sanık hakkında hırsızlık suçuna konu 34 UN 811 plakalı aracı, plakada ve araç tescil belgesinde sahtecilik yaparak 12.11.2003 tarihinde katılana satmak ve bilahare sahte vekaletname göndermek, ayrıca katılandan 24.01.2004 tarihinde aldığı 43 UL 069 plakalı araca karşılıkta sahte çek vermek suretiyle zincirleme şekilde resmi belgede sahtecilik suçunu işlediğinden bahisle mahkumiyet hükmü kurulması, bu hükmün Dairemizin 11.12.2013 tarih ve 2012/13859 Esas sayılı kararıyla onanması, temyize konu olayda da sanığın 34 AT 242 plakalı hırsızlık suçuna konu aracı ... sahte ismini kullanan ve açık kimliği tespit edilemeyen şahıs ile birlikte 34 UPP 63 plakasıyla 21.01.2004 tarihinde katılana satmak ve bilahare sahte vekaletname göndermek suretiyle resmi belgede sahtecilik suçunu işlediğinin iddia ve kabul olunması karşısında; sanığın sübuta eren tüm eylemlerinin bir suç işleme kararıyla kanunun aynı hükmünün kısa zaman aralıkları içerisinde, birkaç kez ihlal etmek suretiyle zincirleme biçimde işlenmiş tek suçu oluşturduğu ve sanık hakkında zincirleme suç hükümleri gözetilerek hüküm kurulması ve tayin olunacak cezadan kesinleşmiş önceki cezanın mahsup edilmesi gerektiği gözetilmeksizin yazılı şekilde karar verilmesi, 2-)5237 sayılı TCK’nın 53. maddesine ilişkin uygulamanın Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 gün 2014/140 esas, 2015/85 sayılı iptal kararı ile birlikte yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması, Bozmayı gerektirmiş, katılan vekilinin, sanığın ve müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 17.09.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.