Abaküs Yazılım
Hukuk Genel Kurulu
Esas No: 2012/2-339
Karar No: 2012/623
Karar Tarihi: 26.09.2012

Yargıtay Hukuk Genel Kurulu 2012/2-339 Esas 2012/623 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Boşanma, nafaka, velayet ile maddi ve manevi tazminat davası sonucunda Kadıköy 3. Aile Mahkemesi davanın kısmen kabulüne hükmetti. Davalı vekilinin istemi üzerine Yargıtay 2. Hukuk Dairesi'nin bozma kararı sonrası yeniden yapılan yargılama sonucu önceki kararda direnilmiştir. Ancak, direnme kararının gerçekte yeni bir hüküm niteliğinde olduğu ve Özel Daire denetiminden geçmesi gerektiği belirtilmiştir. Temyizen incelenmesi gereken kanun maddeleri 6100 sayılı HMK.nun 448. maddesi ve 241. maddesidir.
Hukuk Genel Kurulu         2012/2-339 E.  ,  2012/623 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : Kadıköy 3. Aile Mahkemesi
    TARİHİ : 31/01/2012
    NUMARASI : 2011/841-2012/29

    Taraflar arasındaki “boşanma, nafaka, velayet ile maddi ve manevi tazminat” davasından dolayı yapılan yargılama sonunda; Kadıköy 3. Aile Mahkemesince davanın kısmen kabulüne dair verilen 17.03.2010 gün ve 2005/936 E. 2010/209 K. sayılı kararın incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmesi üzerine, Yargıtay 2. Hukuk Dairesinin 04.07.2011 gün ve 2010/10630 E. 2011/11337 K. sayılı ilamı ile;
    (...Davalı vekili mahkemece verilen sürede delil listesini sunmuş bu listede Azerbaycan"da; ikamet eden tanıklarına da yer vermiş, tanıkların dinlenilmesi için gerekli giderleri de karşılamıştır. Açıkça tanık dinletilmesi isteminden vazgeçilmemiş olmasına karşın davalı tanıkları adına yazılan yurtdışı talimat cevabı beklenilmeden eksik inceleme ile hüküm tesisi usul ve yasaya aykırıdır.
    Temyiz olunan hükmün yukarıda açıklanan sebeplerle BOZULMASINA, bozma gerekçesine göre sair temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına,...)
    gerekçesi ile bozularak dosya yerine geri çevrilmekle, yeniden yapılan yargılama sonunda, mahkemece önceki kararda direnilmiştir.

    TEMYİZ EDEN: Davalı vekili

    HUKUK GENEL KURULU KARARI

    Hukuk Genel Kurulu"nca incelenerek direnme kararının süresinde temyiz edildiği anlaşıldıktan ve dosyadaki kâğıtlar okunduktan sonra gereği görüşüldü:
    Dava, boşanma, velayet, nafaka ile maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir.
    Yerel Mahkemece, davalı tanıklarının Azerbaycan"da yaşamaları nedeniyle görgüye dayalı bilgileri olmadığı gerekçesiyle talimat cevabı beklenmeksizin dosyada mevcut deliller uyarınca tarafların evlilik birliğini devam ettirmeleri mümkün olmadığından, boşanmaya, velayetin davacı anneye verilmesine, nafaka ile maddi ve manevi tazminat taleplerinin ise kısmen kabulüne karar verilmiştir.
    Taraf vekillerinin temyizi üzerine Özel Dairece; yukarıda başlık bölümünde yer alan gerekçe ile karar bozulmuştur.
    Yerel mahkemece, önceki gerekçeler yanında 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun (HMK) 241. maddesi uyarınca tanık sayısının sınırlandırılabileceği belirtilerek önceki kararda direnilmiştir.
    Direnme hükmünü davalı vekili temyiz etmiştir.
    Hukuk Genel Kurulu"nda yapılan görüşmeler sırasında, işin esasının incelenmesinden önce, temyize konu kararın gerçekte yeni hüküm niteliğinde olup olmadığı; dolayısıyla, temyiz incelemesinin Hukuk Genel Kurulu"nca mı, yoksa Özel Dairece mi yapılması gerektiği hususu, ön sorun olarak değerlendirilmiştir.
    Bilindiği üzere; direnme kararının varlığından söz edilebilmesi için, mahkeme bozmadan esinlenerek yeni herhangi bir delil toplamadan önceki deliller çerçevesinde karar vermeli; gerekçesini önceki kararına göre genişletebilirse de değiştirmemelidir (6217 sayılı Kanunun 30. maddesi ile 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu"na eklenen “Geçici madde 3” atfıyla uygulanmakta olan 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu"nun 429. maddesi).
    Diğer bir ifade ile; mahkemenin yeni bir bilgi, belge ve delile dayanarak veya bozmadan esinlenip gerekçesini değiştirerek veya daha önce üzerinde durmadığı bir hususu bozmada işaret olunan şekilde değerlendirerek, dolayısıyla da ilk kararının gerekçesinde dayandığı hukuki olguyu değiştirerek karar vermiş olması halinde, direnme kararının varlığından söz edilemez.
    Yukarıda ortaya konulan ilkeler ışığında, somut olay değerlendirildiğinde:
    Yerel mahkeme, bozma sonrası verdiği temyize konu kararında, bozmaya konu ilk kararında dayanmadığı ve bozma kararından sonra 04.02.2011 tarihinde yayınlanarak 01.10.2011 tarihi itibariyle yürürlüğe giren 6100 sayılı HMK.nun 448. maddesindeki bu kanun hükümlerinin derhal uygulanmasına ilişkin amir hüküm gereğince, aynı Kanunun “Tanıklardan bir kısmının dinlenilmesiyle yetinilmesi” başlıklı 241. maddesindeki “...Mahkeme, gösterilen tanıklardan bir kısmının tanıklığı ile ispat edilmek istenen husus hakkında yeter derecede bilgi edindiği takdirde, geri kalanların dinlenilmemesine karar verebilir...” hükmüne gerekçesinde yer vererek, dolayısıyla yeni bir hukuki olguya dayalı olarak direnme olarak adlandırdığı kararı vermiştir.
    Buna göre mahkemenin direnme olarak adlandırdığı temyize konu kararın usul hukuku anlamında gerçek bir direnme kararı olmadığı; aksine yeni yasal durumun eldeki davaya etkisi yönünden Özel Daire denetiminden geçmeyen ve bozmadan sonra yürürlüğe giren yasal düzenlemeleri dayanak alan; ilk kararda tartışılıp, değerlendirilmemiş yeni gerekçeye dayalı, yeni hüküm niteliğinde olduğu her türlü duraksamadan uzaktır.
    Hal böyle olunca; kurulan bu yeni hükmün temyizen incelenmesi görevi, Hukuk Genel Kurulu"na değil, Özel Daireye aittir.
    Bu nedenle, ön sorunun kabulü ile yeni hükme yönelik temyiz itirazlarının incelenmesi için dosya Özel Daireye gönderilmelidir.
    S O N U Ç : Yukarıda gösterilen nedenlerle davalı vekilinin yeni hükme yönelik temyiz itirazlarının incelenmesi için dosyanın 2. HUKUK DAİRESİNE GÖNDERİLMESİNE, 6217 sayılı Kanunun 30.maddesi ile 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’na eklenen “Geçici madde 3” atfıyla uygulanmakta olan 1086 sayılı HUMK"un 440. maddesi uyarınca kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 26.09.2012 gününde oybirliği ile karar verildi.

     

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi