Resmi belgede sahtecilik - Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2016/10940 Esas 2018/6889 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
11. Ceza Dairesi
Esas No: 2016/10940
Karar No: 2018/6889

Resmi belgede sahtecilik - Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2016/10940 Esas 2018/6889 Karar Sayılı İlamı

Özet:

2013 yılında Antalya'da Youssef Alsaleh adına sahte Alman kimlik kartı düzenlemek ve biniş kartına sahte mühür atmak suçundan açılan kamu davasında, mahkeme sanıkların benzer nitelikteki fiilleri nedeniyle önceki bir davada da yargılandıklarını tespit etti. Bu nedenle, sanıkın eylemlerinin her biri ayrı suçlar mı, yoksa zincirleme biçiminde tek suçu mu oluşturduğunun değerlendirilmesi açısından, önceki davaların akıbeti araştırılmalıdır. Ayrıca, 5237 sayılı TCK'nın 53. maddesine ilişkin uygulamanın Anayasa Mahkemesi'nin iptal kararı ile yeniden değerlendirilmesi gerektiği belirtilmiştir. Bu nedenlerle, karar bozulmuştur.
Kanun Maddeleri:
- 765 sayılı TCK
- 5237 sayılı TCK'nın “Kamu güvenine karşı suçlar” bölümü
- 5320 sayılı Yasa
- 1412 sayılı CMUK'un 321. maddesi
11. Ceza Dairesi         2016/10940 E.  ,  2018/6889 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
    SUÇ : Resmi belgede sahtecilik
    HÜKÜM : Mahkumiyet

    Yapılan duruşmaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin soruşturma sonuçlarına uygun şekilde oluşan inanç ve takdirine, incelenen dosya içeriğine göre sanık ... müdafiinin ve sanık ...’ın yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;
    1-)Sanıklar hakkında Youssef Alsaleh adına sahte Alman kimlik kartı düzenlemek ve biniş kartına sahte mühür vurmak eylemleri nedeniyle, resmi belgede sahtecilik suçundan açılan kamu davasında, UYAP ortamında yapılan araştırmada, sanıkların benzer nitelikteki fiilleri nedeniyle Antalya 3. Asliye Ceza Mahkemesinin 2013/346 esas sayılı dosyasında yargılandıkları anlaşılmakla, ayrıntıları Yargıtay Ceza Genel Kurulu"nun 22.04.2014 gün ve 2013/11-397-2014/202 sayılı kararında açıklandığı üzere, 765 sayılı TCK ile 5237 sayılı TCK"nın “Kamu güvenine karşı suçlar” bölümünde düzenlenen ve belgenin gerçeğe aykırı olarak düzenlenmesi ile kamu güveninin sarsıldığı kabul edilerek suç sayılıp yaptırıma bağlanan “resmi belgede sahtecilik” suçlarının hukuki konusunun kamu güveni olduğu gözetilerek açıklanan ilkeler doğrultusunda, fiil tarihleri de dikkate alınarak; sanığın eylemlerinin her biri yenilenen kasıtla işlenmiş ayrı suçları mı, yoksa bir suç işleme kararıyla kanunun aynı hükmünün kısa zaman aralıkları içerisinde, birkaç kez ihlal etmek suretiyle zincirleme biçimde işlenmiş tek suçu mu oluşturduğunun değerlendirilmesi açısından, bu dosyanın benzer nitelikteki Antalya 3. Asliye Ceza Mahkemesinin 2013/346 esas sayılı dosyası ile varsa benzer eylemler nedeniyle açılmış başka davaların akıbeti araştırılıp mümkünse mevcut dava ile birleştirilmesi, aksi halde dosyalar getirtilerek özetlerinin duruşma tutanağına geçirilip, bu davayı ilgilendiren onaylı örneklerinin intikal ettirilmesi, zincirleme suç hükümlerinin uygulanma olanağının bulunup bulunmadığının tartışılması, kesinleşmiş hükmün zincirleme suç kapsamında kaldığının anlaşılması halinde, tayin olunacak cezadan kesinleşmiş önceki cezanın mahsup edilmesi gerektiği gözetilmeden, eksik araştırma sonucu yazılı şekilde karar verilmiş olması,
    2-)Kabule göre de; 5237 sayılı TCK’nın 53. maddesine ilişkin uygulamanın Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 gün 2014/140 Esas, 2015/85 sayılı iptal kararı ile birlikte yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
    Bozmayı gerektirmiş, sanık ... müdafiinin ve sanık ...’ın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükümlerin bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 17.09.2018 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.



    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.