3. Hukuk Dairesi 2016/17830 E. , 2018/4692 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ:TÜKETİCİ MAHKEMESİ
Taraflar arasındaki borçlu olmadığının tespiti ve istirdat (kanal katılım ve şebeke hisse bedelinden kaynaklı) davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı, ... ili, ... ilçesi, ... Mahallesinde kain 16820 ada 2 parselde inşa edilen ... Konutları A blok 41 numaralı taşınmazı 01.01.2012 tarihinde kiraladığını, davalı kuruma su aboneliği için başvurduğunu, bu aşamada davalı idare görevlilerinin tarafından haksız olarak toplamda 2x2.034,50 TL = 4.196 TL tutarında, fahiş bir miktarda kanal katılım ve şebeke hisse bedelinin talep ve tahsil edildiğini ve ancak bundan sonra abonelik işlemlerinin gerçekleştirildiğini belirterek, kanal katılım ve şebeke hisse bedelinden sorumlu ve borçlu olmadığının tespiti ile kanal katılım bedeli ve şebeke hissesi adı altında haksız ve hukuka aykırı olarak tahsil edilen 4.196,52 TL bedelin davalı idareye ödeme tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte iadesini talep etmiştir.Davalı, davacıdan tahsil edilen kanal katılım ve şebeke hisse bedelinin yasal dayanağının 2464 sayılı Belediye Gelirleri Kanunu"nun 87,88,89. maddeleri ile ASKİ Tarifeler Yönetmeliğinin 39. maddesi olduğunu, bu bedelin su şebekesi ve kanal hizmetinden yararlanmaya başlayan ilk malikten alınan yasal bir bedel olduğunu ileri sürerek, davanın reddini istemiştir.Mahkemece, davanın kısmen kabulü ile, 4.069,00 TL"nın davalıdan alınarak davacıya verilmesine, hükmedilen bu alacağa dava tarihinden itibaren yasal faiz yürütülmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilmiş, hüküm davalı tarafça temyiz edilmiştir.Dava konusu kanalizasyon harcamalarına katılma payı ile su tesisleri harcamalarına katılma payı, 2464 sayılı Belediye Gelirleri Kanunu"nun 87,88,89. maddelerinde düzenlenmiş olup, ilgili yasal düzenlemelerde bu bedellerin, Belediyelerce ve belediyelere bağlı müesseselerce, kanalizasyon veya su hizmeti sunulması halinde bu hizmetlerden faydalanan gayrimenkullerin sahiplerinden belli koşullar ile alınabileceği düzenlenmiştir. Somut olayda davacı taraf dava konusu gayrimenkulün maliki değil kiracısı durumunda bulunduğundan, davacından bu bedellerin tahsili imkanı bulunmamaktadır. Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle davacının dava konusu gayrimenkulün maliki konumunda olmadığı anlaşılmakla, delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, yerinde bulunmayan bütün temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz eden tarafa iadesine, 6100 sayılı HMK"nun Geçici Madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK"nun 440. maddesi gereğince karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 07.05.2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.