Mahalli mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü: 1-Sanık ...’in sorgu aşamasında verdiği savunmasında olay günü evrakta 5 numaralı olayda belirtilen hırsızlık olayını bir arkadaşı ile birlikte yaptığını beyan ettiği, soruşturma aşamasında 14.01.2012 tarihli ifade tutanağında 5 numaralı olayın müştekisinin .... olan başka bir hırsızlık suçuyla ilgili olduğu anlaşılmakla, sanığın talimatla vermiş olduğu savunmasının sorgu aşamasında beyan ettiği 5 numaralı olayla ilgili olduğu değerlendirildiğinden, sanıktan tereddüte yer vermeyecek şekilde hangi hırsızlık suçuyla ilgili savunmasını beyan ettiği anlaşılmadan, sanık hakkında eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması, 2-Sanığa yüklenen yargılama giderinin 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun"un 106. maddesindeki terkin edilmesi gereken tutardan az olması nedeniyle Devlet Hazinesi üzerinde bırakılması hususunun gözetilmemesi, 3- Anayasa Mahkemesi"nin 08.10.2015 günlü, 2014/140 Esas ve 2015/85 Karar sayılı, 24.11.2015 gün ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayınlanan kısmi iptal kararı uyarınca, 5237 sayılı TCK 53. madde 1. fıkra b. bendinde düzenlenen “seçme ve seçilme ehliyetinden ve diğer siyasi hakları kullanmaktan yoksun bırakılmasına” hükmünün iptal edilmesi nedeniyle uygulanamayacağının gözetilmesi gerektiği gözetilmeden, yazılı şekilde hüküm kurulması, Bozmayı gerektirmiş, sanık ...’in temyiz istemi bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükümlerin açıklanan nedenlerle tebliğnameye aykırı olarak BOZULMASINA, 19.02.2018 gününde oy birliğiyle karar verildi.