14. Ceza Dairesi Esas No: 2017/2428 Karar No: 2017/3284 Karar Tarihi: 13.06.2017
Yargıtay 14. Ceza Dairesi 2017/2428 Esas 2017/3284 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Kapatılan Kartal 2. Ağır Ceza Mahkemesi, hürriyeti tahdit ve evli kadını zorla kaçırma suçlarından sanık ...'ın mahkûmiyetine karar vermiştir. Ancak cezanın infazı sırasında Türk Ceza Kanunu'nda yapılan değişiklikler nedeniyle, suçların ayrı ayrı değerlendirilmesi gerektiğine karar verilmiştir. Hürriyeti tahdit suçu için verilen ceza infaz edilmiştir, ancak evli kadını zorla kaçırma suçu için ceza tekrar değerlendirilmiştir. Bu değerlendirmede, Kanunun 109/2, 109/3-a-b, 109/4 ve 62. maddeleri uyarınca sanık hakkında 5 yıl hapis cezası verilmiştir. Ancak mahkemenin bu kararı, kanunlar arasındaki lehe hüküm kuralına uygun olarak yapılmamıştır. Bu nedenle, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı kanun yararına bozma isteminde bulunmuştur. Bozma sonrasında, kanunlardaki lehe hüküm kuralının nasıl uygulanacağını ve bunun için gereken yargılama yöntemlerini detaylı bir şekilde açıklayan kanun maddeleri şunlardır: Türk Ceza Kanunu'nun 7/2. maddesi, Türk Ceza Kanunu'nun Yürürlük ve Uygulama Şekli Hakkında Kanun'un 9/3. maddesi ve 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 309. maddesi.
14. Ceza Dairesi 2017/2428 E. , 2017/3284 K.
"İçtihat Metni"
Hürriyeti tahdit ve evli kadını zorla kaçırma suçlarından sanık ..."ın mahkûmiyetine dair Kapatılan Kartal 2. Ağır Ceza Mahkemesinin 10.06.2003 gün ve 2003/188 Esas, 2003/212 sayılı Kararının infazı sırasında, 01.06.2005 tarihinde yürürlüğe giren 5237 sayılı Türk Ceza Kanununun lehe hükümlerinin uygulanması talebi üzerine, hürriyeti tahdit suçundan kurulan hükmün aynen infazına, evli kadını zorla kaçırmak suçu yönünden yapılan değerlendirmede eylem kişiyi hürriyetinden yoksun kılma kabul edilerek anılan Kanunun 109/2, 109/3-a-b, 109/4 ve 62. maddeleri gereğince 5 yıl hapis cezası olarak infazına ilişkin, aynı mahkemenin 16.06.2005 tarihli, 2005/373 müteferrik sayılı kararının, 5237 sayılı Türk Ceza Kanununun 7/2, 5252 sayılı Türk Ceza Kanununun Yürürlük ve Uygulama Şekli Hakkında Kanunun 9/3. maddesindeki " Lehe olan hüküm, önceki ve sonraki kanunların ilgili bütün hükümleri olaya uygulanarak, ortaya çıkan sonuçların birbiriyle karşılaştırılması suretiyle belirlenir." şeklindeki düzenleme ve Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 27.12.2005 tarihli, 2005/3-162-173 sayılı kararına nazaran lehe kanunun saptanıp uygulanması, herhangi bir inceleme ve araştırma yapılmasını, kanıt toplanmasını, takdir hakkının kullanılmasını gerektiriyorsa ya da cezanın kişiselleştirilmesine ilişkin bir hükmün uygulanması olanağı sonraki kanun ile doğmuşsa, lehe kanunun belirlenmesine yönelik yargılamanın duruşmalı yapılmasının zorunlu olduğu gözetilmeden, dosya üzerinde karar verilmesinde isabet görülmediğinden bahisle 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 309. maddesi uyarınca anılan kararın bozulması lüzumu Adalet Bakanlığı Ceza İşleri Genel Müdürlüğünün 09.04.2017 gün ve 94660652-105-34-11417-2016-Kyb sayılı yazılı istemlerine müsteniden ihbar ve mevcut evrak ile birlikte tevdii kılınmakla gereği düşünüldü: Kanun yararına bozma istemine dayanan Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının ihbarname içeriğinin yerinde olduğu anlaşıldığından, Kapatılan Kartal 2. Ağır Ceza Mahkemesinin 16.06.2005 tarihli, 2005/373 müteferrik sayılı kararının, CMK"nın 309. maddesi uyarınca BOZULMASINA, müteakip işlemlerin mahallinde merciince yapılmasına ve dosyanın mahalline gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına tevdiine, 13.06.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.