Abaküs Yazılım
17. Hukuk Dairesi
Esas No: 2017/3486
Karar No: 2019/11367
Karar Tarihi: 02.12.2019

Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2017/3486 Esas 2019/11367 Karar Sayılı İlamı

17. Hukuk Dairesi         2017/3486 E.  ,  2019/11367 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Taraflar arasındaki tazminat davası üzerine yapılan yargılama sonunda, kararda yazılı nedenlerden dolayı yargılamanın yenilenmesi talebinin reddine ilişkin verilen kararın süresi içinde davacılar vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği düşünüldü:

    -K A R A R-

    Davacılar vekili davalıların malik, işleten, zorunlu mali sorumluluk sigortacısı ve imalatçısı olduğu araçta müvekkillerinden ... ve ...’nin oğlu, diğer müvekkillerinin ise kardeşi olan ...’in yolcu olarak bulunduğu sırada meydana gelen kazada öldüğünü, bu nedenle müvekkillerinin maddi ve manevi zarara uğradıklarını ileri sürerek, ıslah ile artırılmış olarak toplam 26.076,00 YTL maddi ve 47.00,00 TL manevi tazminatın temerrüt faizi ile birlikte davalılardan tahsilini talep ve dava etmiştir.
    Davalılar davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
    Mahkemece, iddia, savunma, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre, davacıların murisinin yolcu olarak içinde bulunduğu aracın kaza yapması sonucu ölümü nedeniyle davacı ...’in 12.506,00 TL, davacı ...’nin 13.570,00 TL ölenin desteğinden yoksun kaldıkları, kazanın meydana gelmesinde ve ölüm olayında davalı ... AŞ.’nin bir kusurunun bulunmaması, davalı ...’in ikinci şoför olması, davalı ... Ltd. Şti’nin ise kazadan sonra kurulması nedeniyle sorumluluklarının bulunmadığı gerekçesiyle, bu davalılar yönünden davanın reddine, davacıların maddi tazminat istemlerinin kabulü ile toplam 26.076,00 TL maddi tazminatın temerrüt faizi ile birlikte davalılar ... Sebzecilik Ltd. Şti. ... Kargo Ltd. Şti. ve sigorta şirketi ile ... ve ...’den tahsiline, davacıların manevi tazminat istemlerinin kısmen kabulü ile toplam 14.000,00 TL manevi tazminatın temerrüt faizi ile birlikte davalılar ... Sebzecilik Ltd. Şti. ... Kargo Ltd. Şti. ile ... ve ...’den tahsiline,dair verilen karar davacılar vekili ve davalı ... vekili tarafından temyiz edilmiş,Yargıtay 11. Hukuk Dairesi"nin 30.11.2012 tarih ve 2010/15309 E.- 2012/19592 K. sayılı kararı ile onanmış,davacılar vekili tarafından karar düzeltme yoluna başvurulmuş Yargıtay 11. Hukuk Dairesi"nin 21.06.2013tarih ve 2013/5951E.- 2013/12967 K. sayılı kararı ile karar düzeltme isteğinin reddine karar verilerek kesinleşmiştir.
    Davacılar vekili;müvekkillerinin Anayasa Mahkemesi"ne yaptıkları bireysel başvuru sonucunda verilen 2013/7002 başvuru no"lu ve 11/05/2016 tarihli genel kurul kararında yaşamı koruma yükümlüğünün ihlal edildiğine ilişkin iddianın kabul edilemez olduğuna, yaşama hakkına ilişkin etkili bir yargılama sürecinin yürütülmediği iddialarının kabulünün gerektiğine karar verildiğini ileri sürerek, 6216 sayılı Kanun"un 50. maddesi gereğince yeniden yargılama yapılmasını, Anayasa Mahkemesi Genel Kurul Kararının ihlale müteallik gerekçeleri göz önünde bulundurularak adil ve etkili bulunmayan yerel mahkeme kararının yenilenmesini ve Anayasa Mahkemesine yaptıkları bireysel başvurularının kabulü doğrultusunda karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
    Mahkemece 10.10.2016 tarihli ek karar ile davacılar vekilinin talebini yeni bir dava açma şeklinde yöneltmediği, yeni dava için gerekli olan harç ve gider avanslarının da yatırılmadığı,HMK."nın 379/2. maddesi gereğince hakimin davayı esasına girmeden reddedebileceği gerekçesiyle HMK 379. Md.uyarınca davacılar vekilinin yargılamanın iadesi talebinin reddine, karar verilmiş, ek karar davacılar vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Yerel mahkemece her ne kadar davacının talebinin HMK."nın 379 vd. maddelerinde düzenlenen yargılamanın iadesi istemine ilişkin olduğu kabul edilerek yazılı şekilde karar verilmişse de davacıların talebi, 6216 S.K."nın 50. Maddesine dayalı, yeniden yargılama yapılması istemine ilişkindir. Ancak anılan maddenin 1. ve 2. fıkraları, "(1) Esas inceleme sonunda, başvurucunun hakkının ihlal edildiğine ya da edilmediğine karar verilir. İhlal kararı verilmesi hâlinde ihlalin ve sonuçlarının ortadan kaldırılması için yapılması gerekenlere hükmedilir. Ancak yerindelik denetimi yapılamaz, idari eylem ve işlem niteliğinde karar verilemez. (2) Tespit edilen ihlal bir mahkeme kararından kaynaklanmışsa, ihlali ve sonuçlarını ortadan kaldırmak için yeniden yargılama yapmak üzere dosya ilgili mahkemeye gönderilir. Yeniden yargılama yapılmasında hukuki yarar bulunmayan hâllerde başvurucu lehine tazminata hükmedilebilir veya genel mahkemelerde dava açılması yolu gösterilebilir. Yeniden yargılama yapmakla yükümlü mahkeme, Anayasa Mahkemesinin ihlal kararında açıkladığı ihlali ve sonuçlarını ortadan kaldıracak şekilde mümkünse dosya üzerinden karar verir." hükmünü amirdir.
    Anılan Yasa hükmünden de anlaşılacağı üzere, Anayasa Mahkemesince bir ihlal kararı verilmesi hâlinde, ihlalin ve sonuçlarının ortadan kaldırılması için yapılması gerekenlere açıkça hükmedilir. Gerekli görülürse ihlali ve sonuçlarını ortadan kaldırmak için yeniden yargılama yapmak üzere dosya ilgili mahkemeye gönderilir. Yeniden yargılama yapılmasında hukuki yarar bulunmayan hâllerde ise başvurucu lehine tazminata hükmedilebilir veya örneğin böyle bir tazminat miktarının belirlenmesi, bir yargılama faaliyetini gerektiriyorsa, başvurucuya genel mahkemelerde dava açılması yolu gösterilebilir.
    Somut uyuşmazlıkta ise Anayasa Mahkemesinin 11.05.2016 tarih ve 2013/7002 başvuru numaralı kararında, davacıların yaşama hakkına ilişkin etkili bir yargılama sürecinin yürütülmediği iddialarının kabulüne ve davacılar yararına müştereken 30.000,00 TL. manevi tazminatın tahsiline hükmedilmiştir. Dolayısıyla Anayasa Mahkemesi, yeniden yargılama yapılmasında hukuki yarar görmemiş, ihlalin ve sonuçlarının ortadan kaldırılması için manevi tazminatın tahsilini uygun bulmuştur. Anayasa Mahkemesinin yeniden yargılama yapılması görüşünde olması halinde, bu hususu kararında açıkça yazacağı ve hüküm fıkrasında açıkça, yeniden yargılama yapmak üzere dosyanın ilgili mahkemeye gönderilmesine karar verildiğinin belirtileceği tabiidir.
    Somut uyuşmazlıkta açıkça, yeniden yargılama yapmak üzere dosyanın ilgili mahkemeye gönderilmesi durumu olmadığına ve 6216 S.K."nın 66/1. maddesinde de Mahkeme kararlarının kesin olduğu ve Devletin yasama, yürütme ve yargı organlarını, idare makamlarını, gerçek ve tüzel kişileri bağlayacağı belirtildiğine göre, bu aşamada mahkemelerce yapılacak hiçbir işlem bulunmayıp, davacıların yapacağı iş, Anayasa Mahkemesinin anılan kararını T.C. Maliye Bakanlığına ibraz etmek ve infaz ettirmekten ibarettir.
    Bu durumda mahkemece, davacı tarafın isteminin yukarıda açıklanan gerekçe ile reddi gerekirken, hatalı ve yanılgılı gerekçe ile HMK 379. Md. uyarınca davacılar vekilinin yargılamanın iadesi talebinin reddine karar verilmesi doğru olmayıp bozmayı gerektirmekte ise de sonucu itibariyle doğru olan kararın HUMK.nun 438/9.maddesi uyarınca değişik bu gerekçeyle onanmasına karar vermek gerekmiştir.
    SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle, davacılar vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddi ile hükmün gerekçesi değiştirilerek ONANMASINA ve aşağıda dökümü yazılı 342,90 TL fazla alınan peşin harcın istek halinde temyiz eden davacılara geri verilmesine, 02/12/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi