23. Hukuk Dairesi 2014/6244 E. , 2015/4111 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : ... Asliye Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
- K A R A R -
Davacı vekili, taraflar arasında 31.08.2007 tarihinde "... İşletme Müdürlüğü"ne ait ...", 31.08.2009 tarihinde ek sözleşme imzalandığını, sözleşmeler uyarınca müvekkilinin üzerine düşen edimleri eksiksiz olarak yerine getirdiğini, ancak müvekkili şirket tarafından yürütülen işler çerçevesinde 2007 Ekim-2010 Ekim arasında kaçak ve usulsüz elektrik kullanan abonelerin ..."a bildirilmesine rağmen davalı tarafından eksik hak ediş ödemesi yapıldığını, alacağın tahsili için başlatılan icra takibine davalının itirazı üzerine takibin durduğunu ileri sürerek, vaki itirazın iptaliyle takibin devamına ve %40 icra inkâr tazminatının davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, davacı tarafından ana hizmet tanımı içinde yer alan kaçak elektrik kullanımı için ihbarın müvekkiline yapılmış olmasının ödemeyi içermediğini, bu ihbar sonucunda müvekkili tarafından oluşturulan ekiplerin yaptığı kontrollerde kaçak elektrik tutanağının düzenlenmesi gerektiğini, ancak tutanak düzenlenmesi ve tahakkuka bağlanması halinde davacıya ödeme yapılabileceğini, davacının sözleşme ve eklerindeki düzenlemeye aykırı olarak sözleşmenin 3.1. maddesindeki kaçak elektrik kullanan abonenin idareye bildirilmesi halini düzenleyen kaçak elektrik kontrol hizmeti karşılığı olan kesme bağlama birim bedelinin %50"sini istediğini, bu bedelin ödenebilmesi için kaçak tutanağının EPDK Müşteri Hizmetleri Yönetmeliği uyarınca işlem yapıldıktan sonra tahakkuka bağlanması gerektiğini, somut olayda ödeme yapmanın koşulu olan tutanağa bağlama ve tahakkuk koşulu gerçekleşmediğinden ödeme yapılamayacağını savunarak, davanın reddine ve %40"dan az olmamak üzere kötüniyet tazminatına hükmedilmesini istemiştir.
Mahkemece iddia, savunma, benimsenen bilirkişi raporu ve dosya kapsamına göre; taraflar arasında imzalanan 31.08.2007 tarihli sözleşme ve 31.08.2009 tarihli ek sözleşme kapsamında davacı tarafından 2007 Ekim-2010 Ekim dönemi içerisinde kaçak elektrik ihbarlarında bulunulduğu, davalı tarafından gönderilen kaçak elektrik ihbar listesinde işlemlerin belirtildiği, ihbar adedi ile ödenmeyen tutar arasında bir uyuşmazlığın bulunmadığı, taraflar arasında imzalanan sözleşme ve eki şartnameler incelendiğinde; davalının davacının asılsız ihbarlarının doğru olup olmadığını inceleme ve tutanak düzenleme, doğru olmayan ihbarlar için sözleşmenin 17. maddesi uyarınca ceza uygulaması hak ve yükümlülüğünün bulunduğu, dava konusu döneme ilişkin ve davalı tarafından
tutanağa bağlanmayan çekişme konusu kaçak ihbarları için sözleşmenin 17. maddesi uyarınca herhangi bir ceza uygulanmasında bulunulmadığı belirlenmiş olup, davacının sözleşmede kararlaştırılan edimini yerine getirdiğinin anlaşıldığı, davalı idarenin yükümlülüğünü yerine getirmemesinin davacının alacak hakkını ortadan kaldırmayacağı, kaldı ki, dava konusu dönemde davacı yüklenicinin idarenin bilgisayar kayıtlarına aktarıldığını belgelediği kaçak ihbar adedine göre, takip tarihi itibariyle toplam alacağının KDV dahil 67.523,20 TL olması gerektiği belirtilerek, davanın kısmen kabulü ile, davalının itirazının 67.523,20 TL yönünden iptaline, asıl alacak 57.223,20 TL"ye takip tarihinden itibaren davacının talebini aşmayacak şekilde avans faizi uygulanmak suretiyle takibin devamına, alacak likit nitelikte olup, davalının itirazı da haksız olduğundan davacı lehine %40’ı oranında icra inkâr tazminatının davalıdan tahsiline karar verilmiştir.
Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir.
Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına ve özellikle sözleşmenin 7. maddesine göre KDV"nin davalı ... tarafından ödeneceğinin kararlaştırılmış olmasına göre, davalı vekilinin temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenden alınmasına, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 01.06.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.