Yargıtay 20. Hukuk Dairesi 2015/16153 Esas 2017/3749 Karar Sayılı İlamı

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı ... vekili tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Dava konusu taşınmazın bulunduğu yörede 766 sayılı Kanuna göre 1969-1970 yıllarında yapılan tapulama sonrasında çekişmeli ....köyü, 467 parsel sayılı 11.040,00 m² yüzölçümlü taşınmaz, tarla vasfıyla davalılar ve murisleri adına tapuya kayıt ve tescil edilmiştir. Taşınmazın tapu kaydı üzerinde... lehine 2942 sayılı Kanunun 31/b maddesi gereğince istimlak şerhi bulunmaktadır.
Davacı Orman Yönetimi, taşınmazın 10.08.2006 tarihinde askı ilânına çıkartılarak kesinleşen orman tahdit sınırları içerisinde kısmen kaldığı iddiasıyla tapu kaydının orman tahdidi içinde kalan kısmının iptaline ve orman niteliği ile Hazine adına tesciline, taşınmaza vaki müdahalenin önlenmesine ve kal"ine karar verilmesi istemiyle dava açmıştır.
Mahkemece, davanın kabulüne ve çekişmeli 467 parsel (yeni 103 ada 66 parsel) sayılı taşınmazın (A1+B2) ile işaretli toplam 4.452,09 m²"lik kısmının tapu kaydının iptali ile orman vasfıyla Hazine adına tapuya kayıt ve tesciline, tapu kaydı üzerinde bulunan şerhin kaldırılmasına karar verilmiş, hüküm davalı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, kesinleşen tahdide dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir.
Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde genel arazi kadastrosu 766 sayılı Kanuna göre 1969-1970 yıllarında yapılarak kesinleşmiştir. Kadastro tesbit tarihinden sonra ve dava tarihinden önce 10.08.2006 tarihinde askı ilânına çıkartılarak kesinleşen orman kadastrosu bulunmaktadır.
İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye, uzman orman bilirkişi tarafından kesinleşmiş orman tahdit haritasına dayalı olarak yöntemine uygun biçimde yapılan uygulama ve araştırmada çekişmeli taşınmazın orman tahdidi içinde kalan yerlerden olduğu anlaşıldığına ve orman parselleri üzerine şerh konulamayacağı, Orman Yönetimi tarafından da her zaman davalı ... lehine irtifak hakkı kurularak idarî yoldan kamu kurumları lehine tahsisin mümkün olduğu gözetilerek yazılı biçimde hüküm kurulmasında bir isabetsizlik bulunmadığına göre, yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile usûl ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, 19.01.2011 tarihinde yürürlüğe giren 6099 sayılı Kanunun 16. maddesi ile 3402 sayılı Kanuna eklenen 36/A maddesi gereğince davalıdan onama harcı alınmasına yer olmadığına ve alınan temyiz harcının istek halinde iadesine 27/04/2017 günü oy birliği ile karar verildi.