Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2019/2042 Esas 2020/356 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
11. Hukuk Dairesi
Esas No: 2019/2042
Karar No: 2020/356
Karar Tarihi: 14.01.2020

Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2019/2042 Esas 2020/356 Karar Sayılı İlamı

11. Hukuk Dairesi         2019/2042 E.  ,  2020/356 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :SULH HUKUK MAHKEMESİ

    TÜRK MİLLETİ ADINA

    Taraflar arasında görülen davada İstanbul 9. Sulh Hukuk Mahkemesince bozmaya uyularak verilen 10/07/2018 tarih ve 2016/547-2018/638 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesinin davacı vekili ve davalı ... vekili tarafından istenildiği ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
    Davacı banka, 16.11.1998 tarihli sözleşme ile davalı ..."e 2.500,00 TL kredi kullandırıldığını, diğer davalıların ise müşterek borçlu ve müteselsil kefil olduğunu, borcun ödenmediği gibi ihtarın da sonuç vermediğini ileri sürerek toplam 45.264,06 TL"nın 2.513,75 TL’lik asıl alacak kısmına faiz işletilmek suretiyle, BSMV ile tahsiline karar verilmesini istemiştir.
    Davalı ... vekili, kredi sözleşmesini imzalamadığını, banka müdürü ile işbirliği yapan kişilerin bazı şirketleri kullanmak ve bu şirketlerde çalışanların kimlik bilgilerini kullanarak kredi çektiklerini savunarak davanın reddini istemiştir.
    Davalı ... vekili, beyan dilekçesi ile, anılan sözleşmedeki iradenin kendi iradelerini yansıtmadığını savunarak davanın reddini istemiştir.
    Mahkemece uyulan bozma ilamı, iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre, davalı ...’in sözleşmede asıl borçlu biçiminde adına atılan imzayı kabul etmediği, davacının kendisine verilen süre içerisinde sözleşme aslını temin edemediği, mahkemelere yazılan müzekkerelerin de sözleşme aslını içermediği, davanın asıl borçlu bakımından ispat edilemediği, diğer davalıların da kefil olarak sorumlu tutulamayacağı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
    Kararı, davacı vekili ve davalı ... vekili ayrı ayrı temyiz etmiştir.
    Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına ve delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacı vekili ve davalı ... vekilinin bütün temyiz itirazları yerinde değildir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı, davacı ve davalı ... vekilinin bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı bakiye 10,00 TL temyiz ilam harcının temyiz eden davacı ve davalı ..."dan ayrı ayrı alınmasına, 14/01/2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.






    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.