15. Ceza Dairesi 2020/9532 E. , 2021/2103 K.
"İçtihat Metni"
Zimmet ve dolandırıcılık suçlarından şüpheliler ... ve diğerleri haklarında yapılan soruşturma evresi sonunda İstanbul Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığınca verilen 13/11/2019 tarihli ve 2019/67826 soruşturma, 2019/112653 sayılı kovuşturmaya yer olmadığına dair karara yönelik itirazın reddine ilişkin mercii İstanbul Anadolu 8. Sulh Ceza Hâkimliğinin 06/12/2019 tarihli ve 2019/8581 değişik iş sayılı kararı aleyhine, Yüksek Adalet Bakanlığınca verilen 28/08/2020 gün ve 94660652-105-34-8998-2020 sayılı kanun yararına bozma talebine dayanılarak dava dosyası Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 16/09/2020 gün ve 2020/76602 sayılı tebliğnamesiyle dairemize gönderilmekle okundu.
Kanun yararına bozma isteyen tebliğnamede;
5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 160. maddesi uyarınca, Cumhuriyet savcısının, ihbar veya başka bir suretle bir suçun işlendiği izlenimini veren bir hâli öğrenir öğrenmez kamu davasını açmaya yer olup olmadığına karar vermek üzere hemen işin gerçeğini araştırmaya başlaması gerektiği, aynı Kanun’un 170/2. maddesi gereğince yapacağı değerlendirme sonucunda, toplanan delillerin suçun işlendiği hususunda yeterli şüphe oluşturduğu kanısına ulaştığında iddianame düzenleyerek kamu davası açacağı, aksi halde ise anılan Kanun’un 172. maddesi gereği kovuşturma yapılmasına yer olmadığına dair karar vereceği, buna karşın Cumhuriyet savcısının 5271 sayılı Kanun’un kendisine yüklediği soruşturma görevini yerine getirmediği, ortada yasaya uygun bir soruşturmanın bulunmadığı durumda, anılan Kanun’un 173/3. maddesindeki koşullar oluşmadığından, itirazı inceleyen merciin Cumhuriyet savcısının soruşturma yapmasını sağlamak maksadıyla itirazın kabulüne karar verebileceği yönündeki açıklamalar karşısında,
Somut olayda, müştekinin kendisine miras yolu ile kalan taşınmazı şüphelilerin yönetim kurulu üyesi oldukları S.S. Bolelli Çamlık Evleri Konut Yapı Kooperatifine 5 daire verilmesi karşılığında devrinin yapıldığı, müştekinin de anılan kooperatife üye olduğu, müştekinin kooperatif tarafından yapılan taşınmazlardan birinde oturmaya başladıktan sonra şüphelilerin usuli sorunlar olduğundan bahisle müştekiden 115.000,00 Türk lirası para istemeleri üzerine müştekinin makbuz karşılığında istenilen parayı da şüphelilere verdiği ancak buna rağmen tapu devrinin yapılmadığı ve taşınmaz üzerinde çeşitli icra dosyalarından haciz konulduğu sonrasında da taşınmazın... isimli üçüncü bir kişiye devrinin yapıldığı, devralan kişinin de tüm bu işlemler hakkında bilgi sahibi olması nedeniyle muvazaalı işlem hakkında İstanbul Anadolu 7. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2019/84 esas sayılı dosyası üzerinden incelemenin de devam ettiğinden bahisle şikayetçi olunması üzerine, taraflar arasındaki anlaşmazlığın hukuki ihtilaf niteliği taşıdığından bahisle kovuşturmaya yer olmadığına dair karar verilmiş ise de, müştekinin ayrıntılı beyanı , müştekiden sorularak varsa tanıkların beyanları ve beyanı alınmayan şüpheli ..."nin de beyanı alınıp, benzer eylemlerden dolayı şüpheliler hakkında başka soruşturma veya dava dosyaları bulunup bulunmadığı araştırılıp, İstanbul Anadolu 7. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2019/84 esas sayılı dosyasının celbi ile onaylı bir suretinin dosya arasına alınarak yapılan işlemlerde usulsüzlük bulup bulunmadığının belirlenmesi bakımından bilirkişi incelemesi yaptırılması suretiyle, sonucuna göre şüphelilerin hukuki durumlarının tayin ve takdir edilmesi gerektiği, açıklanan nedenlerle, eksik soruşturmaya dayalı olarak verilen kovuşturmaya yer olmadığına dair karara karşı yapılan itirazın kabul edilmesi gerektiği gözetilmeksizin, yazılı şekilde reddine karar verilmesinde isabet görülmemiştir.
5271 Sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 309. maddesi uyarınca anılan kararın bozulması lüzumu kanun yararına bozma talebine dayanılarak ihbar olunmuştur.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Müştekinin kendisine miras yolu ile kalan taşınmazı şüphelilerin yönetim kurulu üyesi oldukları S.S. Bolelli Çamlık Evleri Konut Yapı Kooperatifine 5 daire verilmesi karşılığında devrinin yapıldığı, müştekinin de anılan kooperatife üye olduğu, müştekinin kooperatif tarafından yapılan taşınmazlardan birinde oturmaya başladıktan sonra şüphelilerin usuli sorunlar olduğundan bahisle müştekiden 115.000,00 Türk lirası para istemeleri üzerine müştekinin makbuz karşılığında istenilen parayı da şüphelilere verdiği ancak buna rağmen tapu devrinin yapılmadığı ve taşınmaz üzerinde çeşitli icra dosyalarından haciz konulduğu sonrasında da taşınmazın... isimli üçüncü bir kişiye devrinin yapıldığı, devralan kişinin de tüm bu işlemler hakkında bilgi sahibi olması nedeniyle muvazaalı işlem hakkında İstanbul Anadolu 7. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2019/84 esas sayılı dosyası üzerinden incelemenin de devam ettiğinden bahisle şikayetçi olunması üzerine, taraflar arasındaki anlaşmazlığın hukuki ihtilaf niteliği taşıdığından bahisle kovuşturmaya yer olmadığına dair karar verilmiş ise de, müştekinin ayrıntılı beyanının alınması , müştekiden sorularak varsa tanıkların ifadelerinin ve savunması alınmayan şüpheli ..."nin de beyanı tespit edilip , benzer eylemlerden dolayı şüpheliler hakkında başka soruşturma veya dava dosyaları bulunup bulunmadığının araştırılıp, İstanbul Anadolu 7. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2019/84 esas sayılı dosyasının celbi ile onaylı bir suretinin dosya arasına alınması ve sonucuna göre şüphelilerin suç işleme kastlarına dair hukuki durumlarının tayin ve takdir edilmesi gerektiği, açıklanan nedenlerle, eksik soruşturmaya dayalı olarak verilen kovuşturmaya yer olmadığına dair karar nedeniyle kanun yararına bozmaya atfen düzenlenen ihbarnamedeki düşünce yerinde görüldüğünden, itirazın reddine ilişkin İstanbul Anadolu 8. Sulh Ceza Hâkimliğinin 06/12/2019 tarihli ve 2019/8581 değişik iş sayılı kararının , 5271 sayılı CMK"nın 309. maddesi gereğince BOZULMASINA, aynı maddenin 4. fıkrasının (a) bendi uyarınca müteakip işlemlerin mahallinde merciince yerine getirilmesine, 01/03/2021 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.