4. Hukuk Dairesi Esas No: 2015/7597 Karar No: 2015/8426 Karar Tarihi: 23.06.2015
Yargıtay 4. Hukuk Dairesi 2015/7597 Esas 2015/8426 Karar Sayılı İlamı
4. Hukuk Dairesi 2015/7597 E. , 2015/8426 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Davacılar ... ve diğerleri vekili Avukat ... tarafından, davalı ... aleyhine 01/08/2006 gününde verilen dilekçe ile tazminat istenmesi üzerine yapılan yargılama sonunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen 19/07/2011 günlü kararın Yargıtay’da duruşmalı olarak incelenmesi davalı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle, daha önceden belirlenen 11/12/2012 duruşma günü için yapılan tebligat üzerine taraflardan kimsenin gelmediği görüldü, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosyanın görüşülmesine geçildi. Tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü. 1- Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlarla yasaya uygun gerektirici nedenlere, özellikle delillerin değerlendirilmesinde bir isabetsizlik görülmemesine göre davalının aşağıdaki benden kapsamı dışında kalan temyiz itirazları reddedilmelidir. 2- Davalının diğer temyiz itirazlarına gelince; Dava, kasten öldürme nedeniyle uğranılan maddi ve manevi zararın ödetilmesi istemine ilişkindir. Yerel mahkemece istemin bir bölümü kabul edilmiş; karar, davalı tarafından temyiz olunmuştur. Yerel mahkemece, hükme esas alınan bilirkişi raporunda zahirecilik işi ile uğraşan desteğin işlettiği ticarethanenin 7 aylık net geliri esas alınarak aylık kazanç belirlenmiş, ancak bu aylık kazancın 1/2"sinin desteğin fikri ve bedeni çalışmasının karşılığı olduğu belirtilerek desteğin asgari ücretin 6,478 katı geliri bulunduğu kabul edilerek hesaplama yapılmış isede bu değerlendirme doğru değildir. İşletmenin net geliri üzerinden hesaplama yapılamaz. O halde davacıların desteğinin, sağlığında yaptığı işler karşılığında sermaye dışında kalan kişisel katkısının dosyadaki tüm deliller itibarıyla asgari ücretin iki katı kadar olacağı kabul edilmeli ve davacıların yoksun kaldıkları destek tazminatı bu miktar esas alınmak suretiyle hesaplanmalıdır. Öte yandan davacılar desteğinin Bağkurlu olduğu, ölümünden sonra hak sahibi davacılara Bağkur tarafından aylık bağlandığı, davacılara bağlanan aylığın gelir bağlama tarihine göre peşin sermaye değerlerinin bildirildiği anlaşılmıştır. Bağkur tarafından bağlanan gelirin peşin sermaye değerleri indirilirken rapor tarihine en yakın olarak hesaplanan peşin değerlerin gözetilmesi gerekir. Oysa 02/06/2011 havale tarihli hesap raporunda 2007 yılında belirlenen peşin sermaye değerleri indirilmiştir . Şu durumda mahkemece, davacılara bağlanan gelirin peşin sermaye değerinin yeniden Bağkurdan sorulması ve bildirilen miktarın bilirkişi incelemesi yaptırılarak hesaplanacak tazminattan düşülmek suretiyle maddi zararın belirlenmesi gerekir. Mahkemece açıklanan bu yönler nazara alınmayarak karar verilmiş olması doğru görülmemiş ve kararın bu nedenle bozulması gerekmiştir. SONUÇ: Temyiz olunan kararın, yukarıda (2) sayılı bentte gösterilen nedenle BOZULMASINA, diğer temyiz itirazlarının (1) sayılı bentte gösterilen nedenlerle reddine ve peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine 23/06/2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.