Özel belgede sahtecilik - Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2015/3860 Esas 2017/3180 Karar Sayılı İlamı

11. Ceza Dairesi
Esas No: 2015/3860
Karar No: 2017/3180
Karar Tarihi: 27.04.2017

Özel belgede sahtecilik - Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2015/3860 Esas 2017/3180 Karar Sayılı İlamı

Özet:

İstanbul Asliye Ceza Mahkemesi, özel belgede sahtecilik suçunu işleyen sanığın mahkumiyetine hükmetmiştir. Ancak, suç tarihi yanlış yazılmış olan gerekçeli kararında, doğru tarihin yanlış yazılan kısım düzeltilerek yer alması gerektiği belirtilmiştir. Bu kararda, fotokopi niteliğinde olan ve suret belge özelliği taşımayan belgelerin hukuki sonuç doğurmaya elverişli nitelikte olmadığı ve aldatıcı niteliklerinin bulunmadığı, bu sebeple hüküme esas alınamayacakları ifade edilmiştir. Ayrıca, tekerrüre esas alınması gereken hükmün daha önce kesinleştiği hallerde tekerrüre esas alınamayacağı, sanığın sadece kendi altsoyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri yönünden koşullu salıverilme tarihine kadar uygulanması gereken TCK'nun 53. maddesinin 1. fıkrasının (c) bendinin gözetilmediği ifade edilmiştir. Bu nedenlerle, kararın yerinde olmadığı gerekçesiyle yeniden incelenmesi ve bozulması kararlaştırılmıştır.
Detaylı kanun maddeleri:
- Onaysız fotokopi niteliğinde olup suret belge özelliği taşımayan belgelerin hukuki sonuç doğurmaya elverişli nitelikte olmadığı ve hüküme esas alınamayacağı: Yargıtay Ceza Genel Kurulu'nun 14.10.200

11. Ceza Dairesi 2015/3860 E. , 2017/3180 K.

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Özel belgede sahtecilik
HÜKÜM : Mahkumiyet

Gerekçeli karar başlığına "29.11.2011" şeklinde yanlış yazılan suç tarihinin suça konu kira sözlemesinin düzenlendiği "28.07.2005" tarihi olarak mahallinde düzeltilmesi mümkün görülmüştür.
1-Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 14.10.2003 gün ve 232/250 sayılı kararında açıklandığı üzere, onaysız fotokopi niteliğinde olup suret belge özelliği taşımayan belgenin hukuki sonuç doğurmaya elverişli nitelikte olmadığı ve aldatıcılık niteliği bulunmayıp fotokopi belge üzerinden yapılan bilirkişi incelemesinin hükme esas alınamayacağı cihetle, suça konu kira sözleşmesinin aslı veya onaylı suretinin araştırılarak tespit edilip duruşmaya getirtilerek aldatıcılık niteliği hususunda incelenip özelliklerinin duruşma tutanağına yazılması ve gerekçeli kararda belgenin aldatıcılık niteliğinin varlığı tartışılarak sonucuna göre sanığın hukuki durumunun takdir ve tayini gerektiği gözetilmeden eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması,
2-Kabule göre de;
a)Sanık hakkında tekerrüre esas alınan Kartal 4. Asliye Ceza Mahkemesi’nin 2006/856 Esas, 2008/729 Karar sayılı ilamının 12.12.2008 tarihinde kesinleştiği, dosyaya konu suçtan sonra kesinleşen hükmün tekerrüre esas alınamayacağı gözetilmeden, TCK"nun 58. maddesinin uygulanmasına karar verilmesi yasaya aykırı,
b)5237 sayılı TCK’nun 53. maddesinin 1. fıkrasının (c) bendinde yer alan haklardan sanığın sadece kendi altsoyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri yönünden koşullu salıverilme tarihine kadar uygulanması gerektiğinin gözetilmemesi isabetsizliğinin Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 gün 2014/140 Esas, 2015/85 sayılı iptal kararı ile birlikte yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün bu sebeplerden 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi uyarınca uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nun 321. maddesi uyarınca isteme aykırı olarak BOZULMASINA, 27.04.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.