17. Hukuk Dairesi 2017/1174 E. , 2019/11312 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki tasarrufun iptali davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerle, davanın reddine ilişkin verilen hüküm, davacı vekili ile davalı ... vekili ve davalı ... vekili tarafından yasal süresi içerisinde temyiz edilmekle dosya incelendi, gereği düşünüldü;
-K A R A R-
Davacı vekili, müvekkili adına ... ve oğulları olan diğer borçlular hakkında ... 2. İcra Müdürlüğünün 2014/1011 sayılı icra takibi yapıldığını, dosya borcuna karşılık nitelikte bir mal varlığı tespit edilmediğini, davalı borçludan dava tarihi itibariyle 370.831,00 TL alacağının bulunduğunu, müvekkilinin davalı ..."ın oğulları olan ..."dan alacaklı olduğunu, bu alacağa ilişkin takip borçluları ile müvekkili arasında 25/11/2011 günü sözleşme düzenlendiğini, borçluların müvekkili üzerinden kullandıkları kredileri bankalara geri ödemeleri gerekirken ödemedikleri için bu borçlarına karşılık olmak üzere müvekkile takip konusu bonoları vadelerinde ödemek için verdiklerini, takip konusu bonoları ...’ın müteselsil borçlu olarak imzaladığını, borçlular ile diğer davalının inşaat sektöründe çalışan yakın arkadaş olduklarını bu nedenle devir işlemi mal kaçırmak maksadı ile yapılmış olup, ... ilçesi, Çarşı Mah. 387 ada 44 parsele ilişkin davalılar arasında 20/04/2012 tarihinde yapılan tasarrufun iptali ile cebri icra yetkisi tanınmasına karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı ... vekili, davalı borçlu ... açısından geçerli ve gerçek bir icra takibinin varlığından söz edilemez olduğunu, her üç senette de senetlerin arkasında ... cirosu mevcut olduğunu, ... senedi borçlu ..."a ciro etmiş, ... davalı borçlu ..."a ciro etmiş ve bu kişide ilk cirantanın sahibi olduğu şirket ... Otomotiv Gayrimenkul Paz. Ltd. Şti"ne ciro etmiş ve bu kişi tarafından takip başlatılmış olarak görüldüğünü, davanın ön koşul şartının gerçekleşmediğini, davacı alacaklının icra takibine dayanak yaptığı senetlerin tanzim tarihlerinin 05/06/2012 olduğunu, iptali istenen tasarrufun da borcun doğum tarihi olan 05/06/2012 tarihinden önce olduğu, bu nedenle davanın esasa girilmeden reddine karar verilmesini istemiştir.
Davalı ... vekili, davacının tasarrufun iptali davası açabilmesi için gerekli şartların oluşmadığını, aciz vesikası alınmamış olduğunu, davaya konu edilen tapu devri mal kaçırma kastıyla değil, müvekkilin borçları yüzünden olağan amaçlarla satıldığını, taşınmazın hisseli olduğunu ve 1/4"nün müvekkile ait olduğunu, gayrimenkulün tüm hissedarlarının ortak kararıyla satıldığını, müvekkilinin davacıdan mal kaçırma maksadının bulunmadığını, davalı müvekkiline ait taşınmazın davacının müvekkili aleyhine icra takibi başlatmasından çok daha önce satıldığını, bu nedenlerle davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, iddia, savunma, yapılan yargılama ve toplanan delillere göre, davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili ile davalı ... vekili ve davalı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, borcun doğumunun davalı ... açısından senetlerin tanzim tarihi olan 05/06/2012 tarihi olduğu ve borcun iptali istenen tasarruftan sonra doğduğu anlaşıldığından davacı vekili ile davalı ... vekili ve davalı ... vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve yasaya uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda dökümü yazılı 25,20 TL kalan onama harcının temyiz eden davacıdan alınmasına, aşağıda dökümü yazılı 4,00 TL fazla alınan harcın istek halinde temyiz eden davalılar ... ve ..."e geri verilmesine 28/11/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.