Abaküs Yazılım
22. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/28661
Karar No: 2020/896
Karar Tarihi: 21.01.2020

Yargıtay 22. Hukuk Dairesi 2016/28661 Esas 2020/896 Karar Sayılı İlamı

Özet:


İş Mahkemesi'nde görülen bir alacak davasında, satış temsilcisi olarak çalışan davacının iş sözleşmesinin işçilik alacaklarının ödenmemesi nedeniyle haklı olarak feshedildiği ve kıdem tazminatı, hafta tatili ile ulusal bayram ve genel tatil alacaklarının davalıdan tahsilini talep ettiği belirtiliyor. Mahkeme ise toplanan deliller, tanık beyanları ve bilirkişi raporuna dayanarak davanın kısmen kabulüne karar verdi. Ancak, gerekçeli kararda fazla mesai alacağı talebinin reddine ilişkin yeterli bir açıklama yapılmadığı, bu nedenle Anayasanın 141. maddesi ve 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 297. maddesine aykırılık oluştuğu gerekçesiyle kararın BOZULMASINA karar verildi. Kanun maddeleri açıklandığında, Anayasa'nın 141. maddesi yargı kararlarının gerekçeli olarak yazılması gerektiğini, aynı zorunluluğun Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun 388. maddesinde de düzenlendiğini belirtirken, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 297. maddesi de hakimin kararında tarafların iddia ve savunmalarının özetini, delilleri, sabit görülen vakıalarla bunlardan çıkarılan sonuç ve hukuki sebepleri göstermesi zorunluluğunu düzenler.
22. Hukuk Dairesi         2016/28661 E.  ,  2020/896 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ:İş Mahkemesi
    DAVA TÜRÜ: ALACAK

    Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi taraf vekillerince istenilmekle, temyiz taleplerinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
    Y A R G I T A Y K A R A R I
    Davacı İsteminin Özeti:Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacının davalı şirket nezdinde satış temsilcisi, dağıtıcı ve merkez sipariş elemanı olarak çalıştığını, iş sözleşmesinin işçilik alacaklarının ödenmemesi nedeniyle davacı tarafından haklı olarak feshedildiğini ileri sürerek kıdem tazminatı, hafta tatili ile ulusal bayram ve genel tatil alacaklarının davalıdan tahsilini talep etmiştir.Davalı Cevabının Özeti:
    Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; iş sözleşmesinin belirli süreli olduğunu, davacıya her ay düzenli olarak prim ödemesi yapıldığını, hafta tatili izinlerini kullandığını, fazla mesainin ispatlanması gerektiğini beyanla davanın reddi gerektiğini savunmuştur.
    Mahkeme Kararının Özeti:Mahkemece yapılan yargılama sonucunda, toplanan deliller, tanık beyanları ve bilirkişi raporuna dayanılarak davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
    Temyiz Başvurusu: Karar, taraf vekillerince yasal süresi içerisinde temyiz edilmiştir.
    Gerekçe: Öncelikle belirtmek gerekir ki, Anayasanın 141. maddesinde, yargı kararlarının gerekçeli olarak yazılacağı açıklanmış, aynı zorunluluk Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu"nun 388. maddesinde de düzenleme altına alınmıştır. Anılan yasal düzenlemede yargıcın, uyuşmazlık konusu olan olay hakkında tüm kanıtları toplaması, tartışması, bu kanıtlardan hangilerine değer vermediğinin nedeni, hangilerini üstün tuttuğunun dayanaklarını değerlendirdikten sonra bir sonuca varmasının zorunlu ve gerekli olduğu vurgulanmıştır. Böyle bir yöntemin izlenmesi durumunda ancak kararın gerekçeli olduğunun kabul edilebileceği sonucuna varılabilir. Hükmü kuran yargıcın böyle bir yöntemi izlemesi halinde maddi olgularla hüküm fıkrası arasında bir bağlantı kurulmuş olabilecektir. Ayrıca gerekçe sayesinde kararın doğruluğu denetlenmiş ve davanın yanları tatmin ve inandırılmış olacaktır. Tüm bunlardan başka ve en önemlisi adil bir yargılamanın yapıldığı sonucuna varılacaktır.Anayasanın 141. maddesi uyarınca, yargı kararlarının gerekçeli olarak yazılması gerekir. Bu husus 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu"nun 297. maddesinde de hüküm altına alınmıştır. Anılan anayasal ve kanuni düzenlemeler gereğince hakimin, tarafların iddia ve savunmalarının özetini, anlaştıkları ve anlaşamadıkları hususları, çekişmeli vakıalar hakkında toplanan delilleri, delillerin tartışılması ve değerlendirilmesini, sabit görülen vakıalarla bunlardan çıkarılan sonuç ve hukuki sebepleri kararda göstermesi zorunludur. Maddi olgularla hüküm fıkrası arasındaki hukuki bağlantı da ancak bu şekilde kurulabilecek, ayrıca kanuni unsurları taşıyan bu gerekçe sayesinde, kararların doğruluğunun denetlenebilmesi mümkün olacaktır. Tarafların hukuki dinlenme haklarını ihlal etmeden usul kurallarının açık hükümlerine uygun şekilde gerekçeli olarak karar verilmesi gerekir. Aksi hal, karara karşı temyiz yollarına başvurmak isteyenin açıklama hakkını kısıtlayacağı gibi temyiz merciince kararın hukuki denetiminin yapılmasına da engel olur.Somut uyuşmazlığa dönülecek olduğunda, gerekçeli kararda 26.10.2015 tarihli bilirkişi raporunun hükme esas alındığını belirtilerek fazla çalışma ücreti talebinin reddine karar verildiği görülmektedir. Ancak Mahkemece, fazla mesai alacağının red gerekçesi açıklanmamış; hükme dayanak yapılan bilirkişi raporunda fazla mesai alacağı hesaplanmış olmasına rağmen hangi nedenle bu hesaplamaya itibar edilmeyerek talebin reddediliği açıklığa kavuşturulmamıştır. Gerekçeli kararda, bilirkişi raporuna dayanılarak soyut bir biçimde “fazla çalışma ücreti talebinin reddine” karar verildiği belirtilmiştir. Yukarıda yer alan açıklamalara aykırı olarak, uyuşmazlık konusu alacak talepleri hakkında, gerekçesiz bir şekilde red kararı verilmesi, Anayasanın 141.maddesi ve 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 297. maddesine aykırı olup, bozmayı gerektirmiştir.Sonuç:Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebeple BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgililere iadesine, 21.01.2020 tarihinde oybirliği ile karar verildi.









    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi