Vergi Usul Kanununa Muhalefet - Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2017/1735 Esas 2017/3133 Karar Sayılı İlamı

11. Ceza Dairesi
Esas No: 2017/1735
Karar No: 2017/3133
Karar Tarihi: 26.04.2017

Vergi Usul Kanununa Muhalefet - Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2017/1735 Esas 2017/3133 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Mahkeme, sanığın Vergi Usul Kanununa muhalefet suçundan mahkumiyet kararı verdiği ancak hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararının kesinleştiği tarihten 5 yıllık denetim süresi içinde kasıtlı suç işlediğini belirledi. Sanığın \"Defter ve belgeleri gizlemek\" suçundan yargılandığı ve suçun kanunda öngörülen cezasının türü ve üst sınırı itibariyle tabi olduğu kanun maddeleri (213 sayılı yasa ile 765 sayılı TCK'nın 102/4 ve 104/2. maddeleri) incelenerek, zamanaşımının yeniden işlemeye başladığı tarihten temyiz inceleme tarihine kadar geçen sürenin hesaplandığı ve hükmün BOZULMASINA karar verildiği belirtildi. Ancak bu durumun yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediği ve sanık hakkında açılan kamu davasının gerçekleşen zamanaşımı nedeniyle DÜŞÜRÜLDÜĞÜ açıklandı. Kanun maddeleri olarak da 5237 sayılı Türk Ceza Kanununun 7 ve 5252 sayılı Türk Ceza Kanununun Yürürlük ve Uygulama Şekli Hakkında Kanunun 9. maddeleri ile 213 sayılı yasanın 359/a-2 maddesi ve 5271 sayılı CMK'nun 223/8. maddesi gösterildi.

11. Ceza Dairesi 2017/1735 E. , 2017/3133 K.

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Vergi Usul Kanununa Muhalefet
HÜKÜM : Mahkumiyet

Hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına dair kararın kesinleştiği 10/07/2008 tarihi ile sanığın denetim süresi içinde kasıtlı suç işlediği 27/11/2012 tarihi arasında CMK’nın 231. maddesinin 8/c maddesi gereğince zamanaşımının durduğu,sanığın 5 yıllık denetim süresi içinde 27/11/2012 tarihinde işlediği kasıtlı suç nedeniyle Menemen 2.Asliye Ceza Mahkemesi"nin 2013/167 esas, 2014/113 karar sayılı dosyasında yargılanarak mahkum olduğu ve bahsi edilen ihbar kararının da 03/04/2014 tarihinde kesinleştiği anlaşılmıştır.
5237 sayılı Türk Ceza Kanununun 7 ve 5252 sayılı Türk Ceza Kanununun Yürürlük ve Uygulama Şekli Hakkında Kanunun 9. maddeleri karşısında sanığa isnad olunan 213 sayılı yasanın 359/a-2 maddesi kapsamında kalan "Defter ve belgeleri gizlemek" suçunun kanunda öngörülen cezasının türü ve üst sınırı itibariyle tabi olduğu ve sanığın lehine olan 765 sayılı TCK"nın 102/4 ve 104/2. maddelerinde öngörülen 7 yıl 6 aylık olağanüstü dava zamanaşımı süresinin, suç tarihi olan 26/02/2004 tarihi ile zamanaşımının durduğu 10/07/2008 tarihi arasında geçen süre ve zamanaşımının yeniden işlemeye başladığı 27/11/2012 tarihinden temyiz inceleme tarihine tarihine kadar gerçekleştiği anlaşılmış, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görülmüş olduğundan, sair yönleri incelenmeyen hükmün 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi yollamasıyla 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA; ancak bu husus yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, aynı Yasanın 322. maddesinde öngörülen yetkiye dayanılarak sanık hakkında açılan kamu davasının gerçekleşen zamanaşımı nedeniyle 765 sayılı TCK"nın 102/4 ve 104/2. ve 5271 sayılı CMK"nun 223/8. maddeleri uyarınca DÜŞÜRÜLMESİNE, 26.04.2017 gününde oybirliği ile karar verildi.