Dolandırıcılık - Yargıtay 15. Ceza Dairesi 2019/2447 Esas 2019/5630 Karar Sayılı İlamı

15. Ceza Dairesi
Esas No: 2019/2447
Karar No: 2019/5630
Karar Tarihi: 15.05.2019

Dolandırıcılık - Yargıtay 15. Ceza Dairesi 2019/2447 Esas 2019/5630 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Sanığın dolandırıcılık suçundan mahkumiyetine ilişkin verilen hüküm temyiz edilmiştir. Sanığın kendisini Emniyet Müdürlüğü olarak tanıtıp sürücü belgesi kullanarak araç kiralayıp süresi dolmadan yurt dışına kaçtığı iddiasına karşı yapılan yargılamada, sanığın sürücü belgesini kullanması nitelikli dolandırıcılık suçunu oluşturup oluşturmayacağı tartışılmıştır. Hüküm sanık lehine bozulmuştur çünkü bu kararın takdiri üst derece mahkemeler tarafından verilmelidir.
Kanun maddeleri:
- 5237 sayılı TCK'nın 157/1, 52, 58. maddeleri: dolandırıcılık suçunu düzenler.
- 158/1-d maddesi: sürücü belgesi gibi maddi varlıkları kullanarak dolandırıcılık suçu işlemeyi düzenler.
- 5320 sayılı Kanun'un 8/1. maddesi: kararın temyiz yoluyla incelenmesini düzenler.
- 1412 sayılı CMUK'nın 321. maddesi: sanığın lehine bozma kararının uygulanmasını düzenler.
- 326. madde: kazanılmış hakların saklı tutulması ilkesini düzenler.

15. Ceza Dairesi 2019/2447 E. , 2019/5630 K.

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Dolandırıcılık
HÜKÜM : 5237 sayılı TCK’nın 157/1, 52, 58 maddeleri gereğince mahkumiyet

Dolandırıcılık suçundan sanık hakkında verilen mahkumiyet hükmü sanık tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü;
Sanığın, kendisini ... olarak tanıtıp bu şekilde düzenlenen sürücü belgesini kullanarak araç kiraladığı ve aracı süresinde teslim etmeyerek yurt dışına gönderdiğinin iddia edildiği olayda; sanığın, Emniyet Müdürlüğü"nün maddi varlığı olan sürücü belgesini kullanması nedeniyle eyleminin 5237 sayılı TCK"nın 158/1-d maddesinde öngörülen nitelikli dolandırıcılık suçunu oluşturup oluşturmayacağına ilişkin delillerin takdirinin üst dereceli Ağır Ceza Mahkemesine ait olduğu gözetilerek görevsizlik kararı verilmesi gerekirken yargılamaya devamla yazılı şekilde hüküm kurulması,
Bozmayı gerektirmiş olup, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, sair yönleri incelenmeyen hükmün bu nedenle, 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, aynı Kanunun 326/son maddesi uyarınca ceza miktarı bakımından kazanılmış haklarının saklı tutulmasına, 15/05/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.