9. Hukuk Dairesi 2014/32870 E. , 2016/4160 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK (İŞ) MAHKEMESİ
DAVA : Davacı, kıdem tazminatı ile izin ücreti, fazla mesai ücreti, ulusal bayram ve genel tatil ücreti alacaklarının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.
Yerel mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Hüküm süresi içinde davalılardan....avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
A) Davacı İsteminin Özeti
Davacı, davalı Bakanlığa ait hastanede alt işveren işçisi olarak çalışırken iş sözleşmesini emeklilik sebebiyle feshettiğini iddia ederek, kıdem tazminatı, yıllık izin ücreti, fazla çalışma ücreti, ulusal bayram ve genel tatil ücretinin ödetilmesini istemiştir.
B) Davalı Cevabının Özeti
Davalı... vekili, davacının alt işveren şirketin işçisi olduğunu ve husumet ehliyetlerinin bulunmadığını savunarak, davanın reddini istemiştir.
Davalı.... vekili, davaya cevap vermemiştir.
C) Yerel Mahkeme Kararının Özeti
Mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
D) Temyiz
Kararı, davalı...ı vekili temyiz etmiştir.
E) Gerekçe
1- Dosyadaki yazılara, toplanan delillerle kararın dayandığı kanunî gerektirici sebeplere göre davalı .... aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2- Somut olayda davacı vekili, 11.06.2012 tarihli dava dilekçesinde, fazlaya dair haklarını saklı tutup belirsiz alacak davası açtığına dair bir açıklamaya yer vermeyerek 500 TL kıdem tazminatı, 1.300 TL fazla çalışma ücreti, 100 TL genel tatil ücreti, 100 TL yıllık izin ücretinin ödetilmesini istemiştir.
Davacı vekili, 04.03.2014 günlü talep artırım dilekçesinde davanın HMK.107 uyarınca belirsiz alacak davası olduğunu belirterek bilirkişi raporu doğrultusunda talebini artırmış, davalı vekili ise davanın kısmî dava olduğunu ileri sürüp talep artırımına karşı zamanaşımı def"inde bulunmuştur.
Mahkemece, davanın belirsiz alacak davası olduğu sonucuna varılarak davalının zamanaşımı def"i reddedilmiş ve kıdem tazminatı dışındaki alacakların tamamında dava tarihinden itibaren faiz uygulamıştır.
Dava dilekçesinin içeriği dikkate alındığında dava HMK.109 uyarınca kısmî dava niteliğindedir. Bu sebeple talep artırım dilekçesi ıslah dilekçesi kabul edilerek davalının ıslahtan sonraki zamanaşımı def"i dikkate alınmalı, kıdem tazminatı dışındaki alacaklar yönünden faiz başlangıcı dava/ıslah tarihi şeklinde ayrılmalıdır. Kaldı ki dava, belirsiz alacak davası dahi olsa tahsil talepli belirsiz alacak davası olmayıp, kısmî eda külli tespit davası olduğundan kıdem tazminatı dışındaki alacaklar yönünden faiz başlangıcının yine dava/talep artırım tarihi şeklinde ayrılması gerekmektedir.
Mahkemece, davanın kısmî dava kabul edilerek ıslahtan sonraki zamanaşımı def"inin dikkate alınması ve kıdem tazminatı dışındaki alacaklar yönünden faiz başlangıcının da dava/ıslah tarihine göre ayrılarak hükmedilmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi hatalıdır.
3- Mahkemece, davacının 24 saat çalışıp 48 saat dinlendiği kabul edilmesine rağmen genel tatil ücreti hesaplanırken ulusal bayram ve genel tatillerin tamamında çalışmış gibi hareket edilmiştir. Çalışma sistemine göre ulusal bayram ve genel tatil günlerinin 1/3"inde çalışmış gibi hesaplama yapılmalıdır.
Mahkemece, davacının genel tatil ücretini hatalı hesaplayan bilirkişi raporunun hükme esas alınması isabetsizdir.
4- 492 sayılı Harçlar Kanunu"nun 13/j maddesine göre harçtan muaf olan davalı Bakanlığa, yargılama giderlerine harç katılarak harç yüklenmesi de usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirmiştir.
F) Sonuç
Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı nedenlerden dolayı BOZULMASINA, 29.02.2016 tarihinde oybirliği ile karar verildi.