13. Hukuk Dairesi Esas No: 2014/44231 Karar No: 2015/1201 Karar Tarihi: 26.1.2015
Yargıtay 13. Hukuk Dairesi 2014/44231 Esas 2015/1201 Karar Sayılı İlamı
13. Hukuk Dairesi 2014/44231 E. , 2015/1201 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde taraflar avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.
KARAR Davacı, davalılara ait araçta 1999-2008 yılları arasında şöför olarak çalıştığını, günlük 150,00 TL yevmiye ve yemek bedeli aldığını, dini ve milli bayramlar dahil çalışıp izin kullanmadığını, sigorta primlerinin düzenli ödenmemesi üzerine iş sözleşmesini haklı nedenle feshettiği ileri sürerek ve fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak üzere kıdem ve ihbar tazminatı ile fazla mesai ve yıllık ücretli izin alacağı toplamı 4.500,00 TL"nin tahsiline karar verilmesini istemiştir. Davalılar davanın reddini dilemiştir. Mahkemece görevli mahkemenin iş mahkemesi olduğu gerekçesi ile görevsizlik nedeniyle davanın usulden reddine karar verilmiş, hüküm, taraflarca temyiz edilmiştir. Davacı, iş sözleşmesini haklı nedenle feshettiğini ileri sürerek işçilik alacaklarının tahsili amacıyla eldeki davayı açmış, mahkemece görevli mahkemenin iş mahkemesi olduğu gerekçesi ile davanın usulden reddine karar verilmiştir. 4857 sayılı İş Kanununun 4. maddesinin 1. fıkrasının (ı) bendi uyarınca, 507 sayılı Esnaf ve Sanatkarlar Kanununun 2. maddesinin tarifine uygun üç kişinin çalıştığı işyerlerinde bu kanun hükümleri uygulanmaz. 507 sayılı Kanun, 21.06.2005 tarihinde Resmi Gazetede yayınlanarak yürürlüğe giren 5362 sayılı Esnaf ve Sanatkârlar Meslek Kuruluşları Kanununun 76. maddesi ile yürürlükten kaldırılmış ve maddenin ikinci cümlesi ile diğer yasaların 507 sayılı Yasaya yaptıkları atıfların 5362 sayılı Yasaya yapılmış sayılacağı açıklanmıştır. Bahsi geçen yeni yasal düzenlemede esnaf ve sanatkâr tanımı değiştirilmiştir. Yeni yasanın 3. maddesine göre esnaf ve sanatkâr, ister gezici ister sabit bir mekânda bulunsun, Esnaf ve Sanatkâr ile Tacir ve Sanayiciyi Belirleme Koordinasyon Kurulunca belirlenen esnaf ve sanatkâr meslek kollarına dâhil olup, ekonomik faaliyetini sermayesi ile birlikte bedenî çalışmasına dayandıran ve kazancı tacir veya sanayici niteliğini kazandırmayacak miktarda olan, basit usulde vergilendirilenler ve işletme hesabı esasına göre deftere tabi olanlar ile vergiden muaf bulunan meslek ve sanat sahibi kimseler olarak belirtilmiştir. Maddede, üç işçi yerine “üç kişi”den söz edilmiştir. Bu ifade, işyerinde bedeni gücünü ortaya koyan meslek ve sanat erbabını da kapsamaktadır. İşinde bedeni günü ile çalışmakta olan esnaf dahil olmak üzere toplam çalışan sayısının üçü aşması durumunda işyeri İş Kanununa tabi olacaktır. Bir kimsenin esnaf sayılması için ise ekonomik faaliyetini sermayesi yanında bedensel çalışmaya da dayandıran düşük gelirli kimse olması gerekecektir. Somut olayda dinlenen tanık beyanları ile araçta davacı ve diğer şöför olmak üzere iki şöför ile mal sahibinin çalıştığı sabittir. Bu durumda davalının esnaf niteliği taşıdığının kabulü gerekmekte olup, çalışan sayısının da üçü aşmadığı dikkate alındığında İş Kanunu hükümleri uygulanamayacaktır. Dolayısıyla davada görevli mahkeme İş mahkemesi olmayıp genel mahkemelerdir. O halde mahkemece tarafların delil ve karşı delilleri toplanarak sonucuna uygun olarak davanın esası hakkında bir karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde görevsizlik kararı verilmesi usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir. SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz olunan kararın BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, 26.1.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.