20. Hukuk Dairesi 2015/15684 E. , 2017/3669 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Kadastro Mahkemesi
Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı ... Yönetimi tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Dava konusu taşınmazların bulunduğu ... köyünde 6831 sayılı ... Kanunu hükümlerine göre yapılan ... kadastrosu ve 2/B çalışmaları 11.12.2006 tarihinde 6 aylık askı ilânına çıkarılmış, davacı vekili 11.06.2007 tarihli dava dilekçesinde, ekteki haritada komisyonca belirtilmiş bulunan ... sınır noktaları arasında kalan kırmızı hatla gösterdikleri bölümün müvekkilinin senelerdir zilyetliğinde olan ve tamamen kültür arazisi durumunda olduğunu belirterek ... tahdidine itiraz etmiştir. Yargılama devam ederken çekişmeli taşınmazların bulunduğu yerde arazi kadastrosu çalışmaları başlamış, davalı parsellerin kadastro tutanaklarının edinme sebebi bölümünde taşınmazlara zilyet olan kişiler tespit edilmiş, ancak davalı olduklarından bahisle kadastro tutanakları malik haneleri ve bir kısmının yüzölçümleri açık bırakılarak kadastro mahkemesine devredilmiştir. Mahkemece dava konusu taşınmazlara zilyet olan kişiler davaya dahil edildikten sonra; davalı parsel sayısının çokluğu nedeni ile ... köyü 150 ada 33, 34, 35, 36, 37, 40, 41, 42, 43 ve 44 parsel sayılı taşınmazlar hakkında tefrik kararı verildikten sonra bu taşınmazlar için yapılan yargılama sonucu davacının davasının kısmen kabulü kısmen reddi ile ... ili, ... ilçesi, ... köyünde bulunan; 150 ada 33, 34, 35, 36, 37, 41, 42 ve 44 parsel sayılı taşınmazlar için kararda yazılı gerçek kişiler adına tesciline, 43 parsel sayılı taşınmazın 17/06/2013 havale tarihli fen bilirkişi raporunda (A1) harfi ile gösterilen 65,91 m² kısmının ve (A2) harfi ile gösterilen 102,10 m² kısmının ... vasfıyla ... adına, (B1) harfi ile gösterilen 386,26 m² ve (B2) harfi ile gösterilen 222,85 m² kısmının kararda yazılı gerçek kişiler adına, 44 parsel sayılı taşınmazın gerçek kişiler adına; 150 ada 40 parsel sayılı taşınmazın tarla vasfıyla 1/2 hisse ile dahili davalı ... kızı ... 1/2 hisse ile dahili davalı ... oğlu ... adına tescillerine karar verilmiş, hüküm davalı ... Yönetimi tarafından temyiz edilmekle Dairenin 17/04/2014 tarih ve 2014/2449 E. - 4751 K. sayılı kararıyla 150 ada 33, 34, 35, 36, 37, 41, 42, 43 ve 44 parsel sayılı taşınmazlar hakkındaki kararın onanmasına, 150 ada 40 parsel sayılı taşınmaz hakkındaki kararın bozulmasına karar verilmiştir.
Hükmüne uyulan bozma kararında özetle; “...İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye, uzman ... bilirkişi kurulu tarafından eski tarihli hava fotoğrafları ve memleket haritasına dayalı olarak yöntemine uygun biçimde yapılan inceleme ve araştırmada temyize konu 150 ada 40 parsel sayılı taşınmazın ... sayılmayan yerlerden olduğu sabit ise de, dava konusu taşınmaz hakkında düzenlenen kadastro tutanağı, taşınmazın davalı olması nedeni ile malik hanesi boş bırakılarak kadastro mahkemesine devredilmiştir. 3402 sayılı Kadastro Kanununun 30/2. maddesi "Kadastro komisyonlarından gönderilen tutanaklar ile mahalli mahkemelerden devredilen dosyaların muhtevasından malik tespiti yapılamadığı veya dava açan mirasçının dışında başka mirasçıların da bulunduğu anlaşıldığı takdirde, hâkim re"sen
lüzum gördüğü diğer delilleri toplayarak taşınmaz malın kimin adına tescil edileceğine karar vermekle yükümlüdür. Taşınmaz malın ölü bir şahsa ait olduğu anlaşılır ve mirasçıları da tespit edilemezse, ölü olduğu yazılmak suretiyle o şahsın adına tescil kararı verilir." hükmünü içerdiği dikkate alındığında, somut olayda da, hâkimin gerçek hak sahibini belirleme yükümlülüğü bulunmaktadır. Mahkemece yapılan keşif sırasında dinlenen mahalli bilirkişi 150 ada 40 parsel sayılı kadastro tutanağının edinme sebebi bölümünde zilyet olarak belirtilen "... ve ...”nın dava konusu taşınmazı kullandıklarını belirtmiş olmasına ve bu taşınmazlar üzerinde başka hak iddia eden bulunmamasına rağmen, mahkemece hüküm kurulurken dava konusu 150 ada 40 parsel sayılı taşınmazın gerekçe gösterilmeden ... ve ... adına tesciline karar verilmiş olup, bu taşınmazın gerçek hak sahibinin kim olduğu konusunda tereddüt oluşmuştur. Açıklanan sebeplerle, mahkemece yeniden yapılacak inceleme ve araştırma ile 150 ada 40 parsel sayılı taşınmazın gerçek hak sahibi tereddüt oluşturmayacak şekilde net olarak belirlenmeli ve oluşacak sonuç çerçevesinde hüküm kurulmalıdır...” denmektedir.
Mahkemece bozma kararına uyulduktan sonra yapılan yargılama sonucu davanın kısmen kabulüne, dava konusu 150 ada 40 parsel sayılı taşınmazın 477.25 m² olarak ve tarla vasfıyla toplam 1 pay kabul edilerek 1/2 payının ... adına, 1/2 payının ise ... adına tapuya tesciline karar verilmiş, hüküm davalı ... Yönetimi tarafından temyiz edilmiştir.
Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, ... ve arazi kadastrosuna itiraza ilişkindir.
Çekişmeli taşınmazların bulunduğu yörede 11.12.2006 tarihinde ilân edilen, ancak eldeki dava nedeniyle kesinleşmeyen 6831 sayılı Kanun gereğince yapılan ... kadastrosu ve 2/B uygulaması vardır. Yörede genel arazi kadastrosu 2011 yılında yapılmıştır.
Dosya kapsamına ve mahkemece uyulan bozma kararı gereğince işlem yapılarak hüküm kurulmuş olduğuna göre, yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle, usûl ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine 26/04/2017 gününde oy birliği ile karar verildi.