19. Ceza Dairesi Esas No: 2019/11143 Karar No: 2020/12871 Karar Tarihi: 15.10.2020
5607 Sayılı Kanuna Aykırılık - Yargıtay 19. Ceza Dairesi 2019/11143 Esas 2020/12871 Karar Sayılı İlamı
19. Ceza Dairesi 2019/11143 E. , 2020/12871 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : 5607 Sayılı Kanuna Aykırılık HÜKÜMLER : Beraat, Mahkumiyet
Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle; başvurunun süresi, kararın niteliği ve suç tarihine göre dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü: Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi. Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre, A- Sanık ... hakkında kurulan beraat hükmüne yönelik katılan vekilinin ve O yer Cumhuriyet savcısının temyiz isteminin incelenmesinde; Eyleme ve yükletilen suça yönelik katılan vekilinin ve O yer Cumhuriyet Savcısının temyiz nedenleri yerinde görülmediğinden, tebliğnameye uygun olarak, TEMYİZ DAVASININ ESASTAN REDDİYLE HÜKMÜN ONANMASINA, B- Sanık ... hakkında kurulan mahkumiyet hükmüne yönelik temyiz istemlerinin incelenmesinde; Başkaca nedenler yerinde görülmemiştir. Ancak; 1- Hükümden sonra 15.04.2020 tarihli Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 7242 sayılı Kanun"un 61. maddesi ile 5607 sayılı Kanun"un 3/22. maddesine eklenen "Eşyanın değerinin hafif olması halinde verilecek cezalar yarısına kadar, pek hafif olması halinde ise üçte birine kadar indirilir." şeklinde düzenlemenin sanık lehine hükümler içerdiği, yine aynı Kanun"un 62. maddesi ile değiştirilen 5607 sayılı Kanun"un 5/2. maddesine eklenen fıkra uyarınca kovuşturma aşamasında etkin pişmanlık uygulamasının olanaklı hale geldiği anlaşılmakla, 5237 sayılı TCK"nin 7. maddesi ve 7242 sayılı Kanun"un 63. maddesi ile 5607 sayılı Kanun"a eklenen geçici 12. maddenin 2. fıkrası mucibince ilgili hükümlerin uygulanma koşullarının bulunup bulunmadığı araştırılarak sonucuna göre sanığın hukuki durumunun yerel mahkemece yeniden değerlendirilmesi zorunluluğu, 2- Kasıtlı suçtan hapis cezasına mahkumiyetin kanuni sonucu olarak sanık hakkında 5237 sayılı TCK"nın 53. maddesi uyarınca hak yoksunluklarına hükmedilmiş ise de, 24/11/2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanan Anayasa Mahkemesinin 08/10/2015 tarih ve 2014/140 E., 2015/85 K. sayılı kararı ile anılan maddenin bazı hükümlerinin iptal edilmiş olması nedeniyle yeniden değerlendirme yapılması zorunluluğu, 3-Sanık hakkında hem adli para cezası hem de hapis cezası verildiği ve adli para cezaları için TCK"nin 58. maddesine göre tekerrür hükümleri uygulanamayacağı hâlde tekerrür hükümleri uygulanmasına karar verilirken hiçbir ayrım yapmaksızın sanığın cezasının TCK"nin 58. maddesi gereğince mükerrirlere özgü infaz rejimine göre çektirilmesine karar verilmesi, 4-Atılı suçun niteliği ve suç tarihine göre suçtan zarar görmeyen Tütün ve Alkol Piyasası Düzenleme Kurumu"nun davaya katılmasına karar verilerek lehine dilekçe yazım ücretine hükmedilmesi, 5-Hüküm tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi’nin 3/1, 5, 13/1 maddeleri uyarınca katılan lehine; tarifenin ikinci kısım ikinci bölümüne göre avukatlık ücretine hükmedilmesi gerekirken dilekçe yazım ücretine hükmedilmesi, Kanuna aykırı, sanığın ve katılan vekilinin temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görüldüğünden HÜKMÜN, tebliğnameye uygun olarak 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nin 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın mahkemesine gönderilmesine, 15/10/2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.