19. Hukuk Dairesi Esas No: 2016/2699 Karar No: 2016/10886 Karar Tarihi: 16.06.2016
Yargıtay 19. Hukuk Dairesi 2016/2699 Esas 2016/10886 Karar Sayılı İlamı
19. Hukuk Dairesi 2016/2699 E. , 2016/10886 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın hukuki yarar yokluğu nedeniyle usulden reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
- K A R A R -
Davacı vekili, müvekkilinin faturaya dayalı alacağını tahsil için giriştiği icra takibine davalının ödeme iddiasında bulunarak itiraz ettiğini, böylelikle davalının borç ilişkisini kabul ettiğini, davalının itiraz dilekçesi ekinde sunduğu çekin karşılıksız çıktığını ileri sürerek itirazın iptaline, takibin devamına ve icra inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, davacı ile olan ticari münasebetleri sebebi ile davacının 3 tane fatura düzenlediğini, faturaların toplam bedelinin 6.000,00 TL"sini nakit ödediğini, geri kalan 20.000,00 TL için 31/07/2014 tarih ve 20.000,00 TL bedelli çeki davalıya cirolayarak verdiğini, çekin karşılıksız çıkması üzerine davacının çeke dayalı takip başlattığını, kendisinin bu takibe itiraz etmediğini, davacının daha sonra aynı sebebe dayalı olarak davaya konu takibi başlattığını, davacının aynı borçtan dolayı mükerrer takip yaptığını belirterek davanın reddini istemiştir. Mahkemece, tüm dosya kapsamına göre, davacı vekilinin dava dilekçesinde davalının borcunu ödemek için çek verdiği, ancak çekin karşılıksız çıktığını beyan ettiği, Trabzon 4. İcra 2014/26864 sayılı dosyasına konu çekin incelenmesinde karşılıksız kaşesinin görüldüğü, davacı vekilinin beyanından her iki icra dosyasındaki takibin aynı sebebe ve alacağa ilişkin olduğu, davacının Trabzon 4. İcra 2014/26864 sayılı icra dosyası derdest iken aynı alacağa ilişkin davaya konu takibi yapmasında hukuki yararı bulunmadığı gerekçesiyle davanın hukuki yarar yokluğundan reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Davalı taraf akdi ilişkiyi kabul ederek ödeme def"inde bulunmuştur. Mevcut bir borç için kambiyo taahhüdünde bulunulması, tahsilde tekerrüre yer vermeyecek biçimde alacağın temel ilişkide talebine engel değildir. Diğer yandan davaya konu edilen alacak miktarı ile kambiyo senedine mahsus haciz yolu ile yapılan takibe konu alacak miktarları da farklı olup bu hususta dikkate alınmamıştır. Açıklanan bu yönler gözetilerek konusunda uzman bir bilirkişi aracılığıyla inceleme yaptırılıp hasıl olacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması isabetsizdir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle mahkeme kararının BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, 16.06.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.