Esas No: 2017/462
Karar No: 2017/4426
Karar Tarihi: 28.11.2017
Kasten öldürmeye teşebbüs - hakaret - Yargıtay 1. Ceza Dairesi 2017/462 Esas 2017/4426 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Sanık, kasten öldürmeye teşebbüs ve hakaret suçlarından dolayı 10 yıl hapis cezasına çarptırıldı. Ancak, suçtan zarar gören Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı'nın, sanığın davasında zarar gören taraf olduğu için kovuşturma evresinde haklarını kullanabilmesi için duruşmadan haberdar edilmesi gerektiği halde, bu bildirimin yapılmadığı anlaşıldı. Bu nedenle, mahkeme kararı bozuldu ve yeniden görülmek üzere geri gönderildi.
Kanun Maddeleri:
- Türk Ceza Kanunu'nun 81, 35/2, 62, 53. maddeleri
- Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 223/2-e. maddesi
- CMK'nun 233. ve 234. maddeleri
- 5271 sayılı CMK'nun 35/2, 260
- 6284 sayılı Kanun'un 2/1-d ve 20/2 maddeleri.
1. Ceza Dairesi 2017/462 E. , 2017/4426 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇTAN ZARAR GÖREN : ...
SUÇ : Kasten öldürmeye teşebbüs, hakaret
HÜKÜM : ..."ı öldürmeye teşebbüsten TCK"nun 81, 35/2, 62, 53. maddeleri uyarınca 10 yıl hapis cezası,
- Hakaret suçundan CMK"nun 223/2-e. maddesi uyarınca beraatına ilişkin.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Mahkemece verilen hükümlerin 5271 sayılı CMK"nun 35/2, 260, 6284 sayılı Yasanın 2/1-d. ve 20/2. maddeleri gözetilerek Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığına tebliği üzerine anılan Kurum vekili tarafından katılma talebini içerir temyiz dilekçesi verildiği anlaşılmakla,
Sanık ... hakkında, katılan ..."yi kasten öldürmeye teşebbüs suçundan açılan kamu davasında 6284 sayılı yasanın 2/1-d ve 20/2 maddeleri uyarınca Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığının bu suçun zarar göreni olduğu , bu sıfatının gereği olarak CMK"nun 233. ve 234. maddeleri gereğince kovuşturma evresinde sahip olduğu davaya katılma ve öteki haklarını kullanabilmesi için duruşmadan haberdar edilmesi gerektiği halde, usulen dava ve duruşmalar bildirilmeden, davaya katılma, CMUK"nun mağdur ve katılanlar için öngördüğü haklardan yararlanma olanağı sağlanmadan yargılamaya devam edilerek yazılı biçimde hüküm kurulması,
Bozmayı gerektirmiş olup, sanık ve müdafii ile suçtan zarar gören Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, sair yönleri incelenmeyen hükümlerin tebliğnamedeki düşünceye aykırı olarak BOZULMASINA, 28/11/2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.