Abaküs Yazılım
1. Hukuk Dairesi
Esas No: 2014/15518
Karar No: 2015/792
Karar Tarihi: 21.01.2015

Yargıtay 1. Hukuk Dairesi 2014/15518 Esas 2015/792 Karar Sayılı İlamı

1. Hukuk Dairesi         2014/15518 E.  ,  2015/792 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : SELİM ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
    TARİHİ : 24/09/2013
    NUMARASI : 2012/42-2013/395

    Taraflar arasında görülen elatmanın önlenmesi davası sonunda, yerel mahkemece davanın kısmen kabulüne ilişkin olarak verilen karar davalılar Cemal, Mehmet ve Abdurrahman vekili tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi,Tetkik Hakimi raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü;

    -KARAR-

    Dava, çaplı taşınmaza elatmanın önlenmesi isteğine ilişkindir.
    Davacı, kayden paydaşı olduğu 54 adet (..... ada 3, 4, 5, 6, 7, 8, 9, 10, 11, 12, 13, 14, 15, 16, 18, 19, 20, 22, 26, 27, 28, 31, 33, 42, 43, 44, 46, 47, 48, 49, 62, 64, 67, 68, 70, 71, 73, 74, 76, 77 ve 79;...... ada 2, 3, 5, 6 ve 17;....ada 1;.... ada 1, 10, 12 ve 20;.... ada 2, 18 ve 19 parsel sayılı) taşınmazı davalıların kullandığını ileri sürerek elatmanın önlenmesine karar verilmesini istemiştir.
    Davalılar Cemal, Mehmet, Abdurrahman, İsrafil, Bilent , Zafer, Murat ve Fahrettin, fiili taksim yapılmamış ise de davacının bir kısım çekişmeli taşınmazları kullandığını belirtip davanın reddini savunmuşlardır.
    Davalılar Yasin ve İsmet, davacının taşınmazlarda payından az yer kullandığını ve davasında haklı olduğunu bildirmişlerdir.
    Mahkemece, davalılar Cemal, Bilent ve İsrafil yönünden taşınmazlara müdahalelerinin bulunmadığı gerekçesi ile davanın reddine; .. ada 8, 33 ve 42 parsellerin davacının kullanımında olduğu, 31 adet (... ada 4, 5, 6, 7, 11, 13, 15, 18, 20, 27, 28, 46, 47, 48, 49, 62, 64, 67, 71, 73, 74, 76, 77 ve 79; ..... ada 2, 6 ve 17;.... ada 1, 12 ve 20;... ada 2 parsel sayılı) taşınmaza ise davalıların müdahalelerinin bulunmadığı gerekçesi ile davanın reddine; 20 adet ...... ada 3, 9, 10, 12, 14, 16, 19, 22, 26, 31, 43, 44, 68, 70;.... ada 3 ve 5;.....ada 1;..... ada 10;... ada 18 ve 19 parsel sayılı) taşınmazın ise davalılar tarafından kullanıldığı ve davacının kullanabileceği yer bulunmadığı gerekçesi ile davacının payına hasren elatmanın önlenmesine karar verilmiştir.
    Dosya içeriği ve toplanan deliller ile eksiğin tamamlanması suretiyle getirtilen belgelerden; çekişme konusu taşınmazların paylı ve elbirliği mülkiyet üzere olduğu, davacı ile davalılar Abdurrahman, İsmet, Yasin, İsrafil, Bilent, Zafer, Murat ve Fahrettin ile dava dışı kişilerin paydaş bulundukları, davalılar Cemal ile Mehmet"in kayıttan ve mülkiyetten kaynaklanan bir haklarının bulunmadığı, davalı Mehmet"in .. ada 12 ve ..ada 1; davalı Abdurrahman"ın .. ada 14,19 ve 22; davalı İsmet"in ... ada 10;davalı Yasin"in ... ada 10;davalı Zafer"in ... ada 19;davalı Murat"ın .. ada 3,16,26 ve 44 ile ... ada 3 ve 5;davalı Fahrettin"in ... ada 9,31,43,68 ve 70 ile ... ada 18 ,davacının ise ... ada 8,33 ve 42 parseli tasarruf ettiği anlaşılmaktadır.
    Hemen belirtilmelidir ki;çekişme konusu ... ada 12 ve .... ada 1 parsellerde kayden hak sahibi olmayan davalı Mehmet"in haklı ve geçerli bir neden olmaksızın elatma olgusunun varlığı, .. ada 14, 19 ve 22 parsel sayılı taşınmazlardan davacının yararlandırılmadığı ve paydaşın mülkiyet hakkının kaldırılması sonucunu doğuracak tarzda parseller bazında yapılan taksime değer verilemeyeceği saptanmak suretiyle davanın kabulüne karar verilmesi doğru olduğu gibi ... ada 12,19 ve 22 parsel sayılı taşınmazlarda ırsen mülkiyet hakkı bulunan davalı Abdurrahman bakımından anılan parseller için Türk Medeni Kanununun paylı mülkiyet hükümleri gözetilmek suretiyle davacının payına yönelik elatmanın önlenmesine dair hüküm kurulmasında da isabetsizlik yoktur. Davalılar Mehmet ve Abdurrahman vekilinin bu yönlere değinen temyiz itirazları yerinde değildir. Reddine,
    Ancak; davalı Mehmet"in kayıtla bir ilgisi bulunmayıp, 3.kişi konumunda olduğuna (Türk Medeni Kanununun 693. Maddesinin son fıkrasına göre ortaklardan her biri topluluğa giren hakların korunmasını sağlayabileceğine ve bu korumadan bütün ortaklar yararlanabileceğine) göre, davalı Mehmet"in ...ada 12 ve ... ada 1 parsel sayılı taşınmazların tümünden mutlak suretle elatmasının önlenmesine karar verilmesi gerekirken davacının payı oranında hüküm kurulması doğru değil ise de, kararı temyiz edenin sıfatına göre anılan husus bozma sebebi yapılmamıştır.
    Davalı Cemal vekilinin temyiz itirazları ile davalılar Mehmet ve Abdurrahman vekilinin öteki temyiz itirazlarına gelince;
    Bilindiği üzere;6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu"nun 297/2. maddesinde belirtildiği üzere, mahkemelerce verilen kararların, her bir istek hakkında taraflara yüklenen borç ve tanınan hakları sıra numarası altında açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde göstermesi ve infaza imkan sağlayacak içerikte bulunması gerekeceği kuşkusuzdur. Anılan husus kamu düzeniyle ilgili olup, temyiz edenin sıfatına bakılmaksızın yargılamanın her aşamasında gözetilmelidir.
    Ne var ki, mahkemece kurulan hükmün infaz kabiliyeti taşıdığını söyleyebilmek mümkün değildir.
    Hal böyle olunca; hangi davalıların hangi parseller üzerinden elatmanın önlenmesiyle sorumlu tutulduklarının infazda tereddüt yaratmayacak şekilde hükümde gösterilmesi,ayrıca davalılar Cemal, Bilent ve İsrafil hakkındaki dava reddedildiği halde diğer davalılarla birlikte elatmanın önlenmesi ile yargılama gideri ve harçla sorumlu tutulmalarına ilişkin çelişkinin giderilmesi gerekirken yazılı olduğu üzere ve infazda duraksamaya yer verecek şekilde karar verilmesi doğru olmadığı gibi davada kendisini vekil ile temsil ettiren davalılar Cemal, Mehmet ve Abdurrahman yararına vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken vekalet ücretinin kendisini vekil ile temsil ettirmemesine rağmen diğer davalılar ile birlikte tüm davalılar yararına hükmedilmiş olması, davalılar Cemal, Mehmet ve Abdurrahman vekilinin karar başlığında gösterilmemesi ve davalı olmayan kişi M..S.. hakkında hüküm tesis edilmesi de isabetsizdir.
    Davalılar Cemal, Mehmet ve Abdurrahman vekilinin bu yönlere değinen temyiz itirazları yerindedir.Kabulüyle hükmün açıklanan nedenlerle (6100 sayılı Yasanın geçici 3.maddesi yollaması ile) 1086 sayılı HUMK"un 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 21.01.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için destek@ictihatlar.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi