19. Ceza Dairesi Esas No: 2019/15985 Karar No: 2020/12850 Karar Tarihi: 15.10.2020
5607 sayılı Kanuna Aykırılık - Yargıtay 19. Ceza Dairesi 2019/15985 Esas 2020/12850 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Mahkeme, gümrük kaçakçılığı suçu işleyen sanığın temyiz istemi üzerine tekrar değerlendirme yapılması gerektiğine karar vermiştir. Sanığın suç tarihinden sonra yürürlüğe giren kanunlarda yapılan düzenlemelerin sanık lehine olduğu belirtilerek, hükümlerin uygulanma koşullarının araştırılması gerektiği vurgulanmıştır. Ayrıca, sanığın daha önce aynı suçtan mahkumiyet kararı bulunması nedeniyle bunun da göz önünde bulundurulması gerektiği belirtilmiştir. Kararda bahsi geçen kanun maddeleri ise şöyledir: 5607 sayılı Kanun'un 3/22. maddesi, 7242 sayılı Kanun'un 61. ve 63. maddeleri, 5607 sayılı Kanun'un 5/2. maddesi, 5237 sayılı TCK'nın 7. maddesi ve 5607 sayılı Kanun'a eklenen geçici 12. maddenin 2. fıkrası.
19. Ceza Dairesi 2019/15985 E. , 2020/12850 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : 5607 sayılı Kanuna Aykırılık HÜKÜM : Mahkumiyet
Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun süresi, kararın niteliği ve suç tarihine göre dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü: Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi. Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede; Hükümden sonra 15/04/2020 tarihli Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 7242 sayılı Kanun"un 61. maddesi ile 5607 sayılı Kanun"un 3/22. maddesine eklenen "Eşyanın değerinin hafif olması halinde verilecek cezalar yarısına kadar, pek hafif olması halinde ise üçte birine kadar indirilir." şeklinde düzenlemenin sanık lehine hükümler içerdiği, yine aynı Kanun"un 62. maddesi ile değiştirilen 5607 sayılı Kanun"un 5/2. maddesine eklenen fıkra uyarınca kovuşturma aşamasında etkin pişmanlık uygulamasının olanaklı hale geldiği anlaşılmakla, 5237 sayılı TCK"nın 7. maddesi ve 7242 sayılı Kanun"un 63. maddesi ile 5607 sayılı Kanun"a eklenen geçici 12. maddenin 2. fıkrası mucibince ilgili hükümlerin uygulanma koşullarının bulunup bulunmadığı araştırılarak sonucuna göre sanığın hukuki durumunun yerel mahkemece yeniden değerlendirilmesi zorunluluğu, Kabule göre ise ; Gümrük kaçakçılığı suçlarında korunan hukuki yarar ; Devletin egemenlik hakkının bir kısmı olarak ortaya çıkan kendi milli sınırları dahilindeki her türlü eşya giriş ve çıkışını kontrol etme ve düzenleme yetkisidir. Anılan fiiller ile devletin söz edilen egemenlik hakkının ihlali ile birlikte devletin vergilendirme hakkı ve mali yararlarını da ihlal ettiği kuşkusuzdur. Verginin ise devletin kamu hizmetlerini finanse etmek için toplumu oluşturan kişilerden zorunlu olarak alınan ekonomik değerler olduğu nazara alındığında gümrük kaçakçılığı suçlarının vergi kaybına sebep olması sonucu , kamu hizmetlerinin finansmanında güçlükler doğuracağı muhakkaktır. Bu itibarla , gümrük kaçakçılığı suçlarının mağdurunun da devletin yürüttüğü kamu hizmetlerinden yararlanan bireylerden oluşan toplum olduğu cihetle ; UYAP ortamında yapılan araştırmada , sanık hakkında 19.11.2013 tarihinde işlediği aynı suç nedeni ile açılmış olan , Araban Asliye Ceza Mahkemesi" nin 2014/5 Esasına kayıtlı dava dosyasının bulunması karşısında , Anılan dosyanın akıbetinin araştırılarak mümkün olması halinde iş bu dava ile birleştirilerek ; aksi halde anılan dosyaların dosya arasına alınarak suç ve iddianame tarihleri dikkate alınıp , hukuki kesintinin iddianamenin düzenlenmesiyle gerçekleşeceği gözetilmek sureti ile , sanığın bir suç işleme kararının icrası kapsamında , değişik zamanlarda aynı mağdura karşı , aynı suçu birden fazla işleyip işlemediğinin ve hakkında TCK"nın 43/1. maddesinin uygulanması gerekip gerekmediğinin tartışılması zorunluluğu , Bozmayı gerektirmiş ve sanığın temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görüldüğünden, sair yönleri incelenmeyen HÜKMÜN 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın mahkemesine gönderilmesine, 15.10.2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.