3. Hukuk Dairesi 2013/17232 E. , 2014/1157 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : SAKARYA 1. AİLE MAHKEMESİ
TARİHİ : 19/06/2013
NUMARASI : 2012/876-2013/461
Taraflar arasında görülen yoksulluk ve iştirak nafakasının artırılması davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Y A R G I T A Y K A R A R I
Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
Davacı vekili dilekçesi ile; tarafların 08.06.2010 tarihinde kesinleşen karar ile boşandıklarını, boşanma davasında hükmedilen yoksulluk ve iştirak nafakalarının yetersiz olduğunu iddia ederek, 200 TL olan yoksulluk nafakasının 700 TL"ye, müşterek çocuklardan E.. lehine hükmedilen 200 TL iştirak nafakasının 500 TL"ye, E.. G... lehine hükmedilen 200 TL iştirak nafakasının 400 TL"ye, arttırılmasını talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesi ile; müvekkilinin asgari ücretle çalışan bir işçi olduğundan gelirinin düşük olduğunu, daha evvel hükmedilen nafakaları düzenli olarak ödediğini, bunun yanında çocukların diğer ihtiyaçlarıyla da ilgilendiğini savunarak, davanın reddini dilemiştir.
Mahkemece; tarafların gerçekleşen sosyal ve ekonomik durumları, davalının üzerine kayıtlı gayrimenkullerinin olması, davalının ekonomik durumunun davacıya nazaran daha iyi olması, davacının müşterek çocukların ihtiyaçlarını ve eğitim masraflarını karşılamakta zorlandığı anlaşıldığından davacının davasının kabulüne karar verilerek, davacı adına hükmedilen 200,00.TL yoksulluk nafakasının 700,00.TL çıkartılmasına, müşterek çocuk E.. E.. "e hükmedilen 200,00.TL iştirak nafakasının 500,00.TL çıkartılmasına, müşterek çocuk E.. G.."e hükmedilen 200,00.TL 400,00.TL çıkartılmasına karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Davalı tarafın yoksulluk nafakasına yönelik temyiz itirazları yönünden;
TMK"nun 175.maddesine göre; ""Boşanma yüzünden yoksulluğa düşecek taraf, kusuru daha ağır olmamak koşuluyla geçimi için diğer taraftan malî gücü oranında süresiz olarak nafaka isteyebilir.""
TMK."nun 176/4. maddesine göre; tarafların mali durumlarının değişmesi veya hakkaniyetin gerektirdiği hallerde iradın arttırılması veya azaltılmasına karar verilebilir.
Yukarıda sözü edilen yasal düzenlemeye göre iradın arttırılması veya azaltılması için ya tarafların mali durumlarının değişmesi veya hakkaniyetin bunu zorunlu kılması gerekmektedir. Bu doğrultuda yerleşen dairemiz uygulamasına göre; nafaka alacaklısı davacının ihtiyaçları ile nafaka yükümlüsü davalının gelir durumunda, nafakanın takdir edildiği tarihe göre olağanüstü bir değişiklik olmadığı takdirde; yoksulluk nafakası DİE’in yayınladığı ÜFE oranında artırılmalı ve böylece taraflar arasında önceki nafaka takdirinde sağlanan denge korunmalıdır.
Somut olayda; kolluk vasıtasıyla yapılan araştırmada davalının E... Çelik Kapı isimli işyerini ağabeyleri ile birlikte çalıştırdığı, söz konusu işyerinin ağabeyleri adına kayıtlı olduğu belirtilmiş, bunun üzerine mahkemece Sakarya Ticaret ve Sanayi odası ile yapılan yazışmada davalının ağabeylerine ait olduğu iddia edilen firmanın ve davalının oda kaydının olmadığı tespit edilmiştir. Dosya arasında bulunan SSK sigorta hizmet dökümüne göre ise davalı sigortalı olarak çalışmaktadır ve son olarak 2012/10.dönem maaşı 949,84 TL"dir. Bunun dışında davalının bekar olduğu ve kendisine ait dairede ikamet ettiği anlaşılmaktadır. Davacı ise ev hanımı olup geliri bulunmamakta, bekar olup ailesi ile yaşamaktadır.
Mahkemece, davalının gelir-gideri ile orantısız şekilde yüksek nafakaya hükmedilmiş olması doğru görülmemiştir.
2-Davalı tarafın yoksulluk nafakasına yönelik temyiz itirazları yönünden;
Yine; TMK.nun 182. maddesine göre; boşanma kararı ile velayetin kullanılması kendisine verilmeyen eş, çocuğun bakım ve eğitim giderlerine gücü oranında katılmak zorundadır.
TMK.nun 330. maddesindeki düzenleme, nafaka miktarının çocuğun ihtiyaçları ile ana ve babanın hayat koşulları ve ödeme güçlerine göre belirlenir şeklindedir.
TMK"nun 331.maddesi uyarınca da; durumun değişmesi halinde hakim nafaka miktarını yeniden belirler veya nafakayı kaldırabilir.
Somut olayda; tarafların dosya kapsamında tespit edilen sosyal ekonomik durumları yukarıda belirtildiği gibi olup, müşterek çocuklardan Enes 31.12.2000 doğumlu 7.sınıf öğrencisi, E.. G.. ise 09.08.2007 doğumlu 1.sınıf öğrencisidir. Tüm bunlar dışında çocukların ihtiyaçlarının çok yükseldiğine ilişkin bir bilgi ve beyan da dosya arasında bulunmamaktadır.
Tarafların sosyal ve ekonomik durumlarına, nafakanın niteliğine, günün ekonomik koşullarına ve özellikle çocukların ihtiyaçlarına göre, mahkemece takdir edilen iştirak nafakaları yüksektir.
O halde, mahkemece yapılacak iş; tarafların gerçekleşen sosyal ve ekonomik durumları, nafakanın niteliği ve özellikle ekonomik göstergelerdeki değişim ile TÜİK’in yayınladığı ÜFE 12 aylık ortalama artış oranı nazara alınmak suretiyle, TMK’nun 4.maddesinde vurgulanan hakkaniyet ilkesine uygun bir miktara hükmetmekten ibarettir.
Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 29.01.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.