2. Hukuk Dairesi Esas No: 2016/5289 Karar No: 2017/10930
Yargıtay 2. Hukuk Dairesi 2016/5289 Esas 2017/10930 Karar Sayılı İlamı
2. Hukuk Dairesi 2016/5289 E. , 2017/10930 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Karşılıklı Boşanma - Ziynet ve Kişisel Eşya Alacağı
Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davacı-karşı davalı erkek tarafından, kusur belirlemesi ve manevi tazminat yönünden; davalı-karşı davacı kadın tarafından ise; erkeğin kabul edilen davası, kusur belirlemesi, nafaka ve tazminatın miktarı ile ziynet alacağı yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, tarafların aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. 2-Tarafların tespit edilen ekonomik ve sosyal durumlarına, paranın alım gücüne, kişilik haklarına, özellikle aile bütünlüğüne yapılan saldırının ağırlığına, manevi tazminat isteyenin boşanmaya yol açan olaylarda ağır ya da eşit kusurlu olmadığının anlaşılmasına nazaran davalı-karşı davacı kadın yararına hükmolunan manevi tazminat fazladır. Türk Medeni Kanununun 4. maddesindeki hakkaniyet ilkesi ile, Türk Borçlar Kanununun 52. ve 58. maddeleri nazara alınarak daha uygun miktarda manevi tazminat (TMK m. 174/2) takdiri gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulması bozmayı gerektirmiştir. 3-Davalı-karşı davacı altınların davacı-karşı davalı erkeğin babası tarafından zorla elinden alındığı ve geri verilmediğini ileri sürmüş; davacı- karşı davalı erkek ise karşı davaya karşı sunduğu cevap dilekçesinde “ziynetlerin bir kısmı birlik içinde harcandığını bir kısmını ise giderken yanında götürdüğünü" beyan etmiştir. Bu durumda hakimin davayı aydınlatma ödevi (HMK md.31) çerçevesinde davacı-karşı davalı erkeğin dilekçesinde bozdurulduğu belirtilen ziynetleri açıklattırılıp tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucu uyarınca bir karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması doğru olmayıp, bozmayı gerektirmiştir. SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda 2. ve 3. bentlerde gösterilen sebeplerle BOZULMASINA, bozma sebebine göre ziynet alacağına yönelik diğer temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, bozma kapsamı dışında kalan temyiz itirazlarının yukarıda l. bentte gösterilen sebeple ONANMASINA, temyiz peşin harcının istek halinde yatırana geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi.