Abaküs Yazılım
20. Hukuk Dairesi
Esas No: 2015/14540
Karar No: 2017/3615
Karar Tarihi: 25.04.2017

Yargıtay 20. Hukuk Dairesi 2015/14540 Esas 2017/3615 Karar Sayılı İlamı

20. Hukuk Dairesi         2015/14540 E.  ,  2017/3615 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı ... Yönetimi ve davalılar vekilleri tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
    K A R A R

    Davacı ... Yönetimi, 15.02.2011 günlü dilekçeyle, ... köyü, ... ve ... Adası mevkiinde bulunan 188 sayılı parselin yörede 1944 yılında yapılıp kesinleşen ... tahdidinde kısmen ... tahdidi içinde bırakıldığı halde, yolsuz olarak tapuya tescil edildiği iddiasıyla, çekişmeli 188 sayılı parselin kesinleşmiş ... tahdidi içinde kalan bölümünün tapu kaydının iptali ve ... niteliğiyle ... adına tescilini, davalı gerçek kişilerin bu bölümlere el atmasının önlenmesini, bu bölümler üzerindeki yapı ve tesislerin kal"ini, bu bölüm için tapu kaydına konulan intifa hakkının kaldırılmasını istemiştir. Mahkemece davanın kabulüne, çekişmeli ... köyü, ... mevkii 188 sayılı parselin tapu kaydının iptaline ve ... niteliğiyle ... adına tapuya tesciline, davalıların elatmasının önlenmesine, taşınmaz üzerindeki binaların kal"ine, intifa hakkının kaldırılmasına karar verilmiş, hüküm davalı ... ve ... vekili tarafından temyiz edilmiş, Yargıtay 20. Hukuk Dairesinin 07.04.2012 gün ve 2012/537 E. - 5929 K. sayılı kararı ile bozulmuştur.
    Hükmüne uyulan bozma kararında ""5602 sayılı Kanun hükümlerine göre yapılan tapulamada 188 parsel sayılı 5986,60 m² yüzölçümündeki taşınmaz, ... adına kayıtlı Haziran 1325 (1909) tarih 23 ile 35 numaralı tapuların kapsamında kalsa da, tapu maliki ..."nın yabancı uyruklu olması nedeniyle Köy Kanununun 87. maddesi gereğince yabancılar köylerde gayrimenkul edinemeyeceğinden 07.11.1953 tarihinde bahçe ve iskele cinsiyle ... adına tespit edilmiş, ..., ... köyü muhtarlığının açtığı davaların reddine ilişkin ... Gezici Arazi Kadastro Mahkemesinin 12.09.1955 gün ve 1680-275 sayılı kararının temyiz edilmeden 20.12.1955 tarihinde kesinleşmesiyle ... adına tescil edilmiş, 1325 (1909) tarihli tapunun maliki ..."nın varislerinin ... Bakanlığı ile Başbakanlığa yaptıkları başvuruyla ... Bakanlığı Emlak Genel Müdürlüğünün 689 sayılı Genel Tebliğine uygun olarak, ... Defterdarlığı - Milli Emlak Müdürlüğünün 25.10.1962 gün ve 67-555/872 - 44161 ve ... Kaymakamlığı Mal Müdürlüğünün Tapu Müdürlüğüne yönelik 31.10.1962 gün ve 5-1168 sayılı emri gereğince 04/09/1963 tarihinde ..."nın veraset ilamındaki payları oranında, 1/3 payı ... kızı ...1/3 payı ...kızı ..., 1/3 payı da 15.03.1965 tarihinde ... oğlu ....adlarına tavzihen tescil edilmiş, .... 1/3 payını 15.03.1966 tarihinde ... kızı ... (...) ne hibe etmesi nedeniyle ... adına tescil edilmiş, ... parselin tamamına bu şekilde malik olduktan sonra tamamını 12.10.1976 tarihinde...i"ye satmış, ... de taşınmazı 16.02.1993 tarihinde ..."ye hibe etmiş, o da intifasını üzerinde tutarak mülkiyetini 20.07.1990 tarihinde ..."ye satmıştır.
    Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde ilk ... kadastrosu 3116 sayılı Kanun döneminde 1944 yılında yapılıp kesinleşmiş, 1744 sayılı Kanun döneminde 13 numaralı ... Kadastro Komisyonu, ilk ... kadastrosunun aplikasyonu, 4785 sayılı Kanun gözetilerek ... sınırlaması ve 2. madde uygulamaları yapmak üzere işe başlamış, bu komisyona bağlı 2 numaralı ekip tarafından düzenlenen 01.09.1981 tarihli tutanakla, 1944 yılında belirlenen Devlet Ormanı sınırlarına ilaveten, 4785 sayılı Kanun uyarınca devletleşen ... alanları da belirlenerek, 1 ilâ 6 ve sonra tekrar 1 numaralı ... sınır noktalarını birleştiren ... sınır hattının sağı Devlet ormanı, solunun ise deniz ve Devlet ormanı olarak sınırlandırılmış, 2 numaralı ekibin çalışmaları 11.05.1982 tarihinde ilân edilmiş, ... Bölge Müdürlüğünün 06.07.1982, ....’ın 08.06.1982, ... ... ve S... ise 09.06.1982 tarihinde bu çalışmaya itiraz etmişler, ... Kadastro Komisyonu 28.09.1982 tarihli çalışma tutanağında belirlendiği üzere gerçek kişilerin itirazını kabul edip, ilave olarak 7 ilâ 17 numaralı ... sınır noktalarını tesis ederek 332 sayılı parsel ve geniş çevresinin de içinde bulunduğu bir kısım taşınmazı ... sınırları dışında bırakmış, bu karar da 17.06.1983 tarihinde ilân edilmiş, ... Yönetiminin 7 ilâ 17 numaralı ... sınır noktalarından oluşan ... sınır hattı ile ... sınır hattı dışında bırakılan taşınmazın yeniden ... sınırlarına ithal edilmesi için açtığı davanın halen derdest olduğu anlaşılmaktadır.
    Mahkemece; kesinleşmiş ... kadastro tutanak ve haritalarının eski tarihli memleket haritası, amenajman planı ve hava fotoğraflarının uygulanmasına dayalı araştırma inceleme ve keşif sonucu düzenlenen uzman bilirkişi raporuyla çekişmeli parselin 1959 ve 1995 memleket haritası ve amenajman planında 1939 tarihli hava fotoğrafında ... olarak nitelendirildiği öncesi itibariyle ... sayılan yerlerden olduğu, toprak yapısı ve bitki örtüsü itibariyle ... sayılan yerlerden olduğu, 1 ilâ 7 sayılı ... sınır noktalarından oluşan ... sınır hattına bitişik, dava dışı 7 ilâ 17 numaralı ... sınır noktalarından oluşan ... sınır hattı arasında kalan taşınmazın ... sınırları dışında bırakılmasına ilişkin işlemin iptali istemiyle açılan davanın, bu bölgenin ... sayılan yerlerden olduğu belirlenerek kabul edildiği, çekişmeli parselin de sözü edilen dava dışı bu taşınmaz ile aynı özellikleri taşıdığı, 4785 sayılı Kanun hükümlerine göre devletleşen yerlerden olduğu, 5658 sayılı Kanun hükümlerine göre iadesi gereken yerlerden olmadığı gerekçesiyle davanın kabulüne ve parselin tamamının tapu kaydının iptali ve ... niteliğiyle ... adına tapuya tesciline, davalıların elatmasının önlenmesine ve parsel üzerindeki binaların ve intifa hakkının kaldırılmasına karar verilmişse de, kesinleşmiş ... kadastrosunun bulunduğu yerlerde kural olarak bir yerin ... sayılan yerlerden olup olmadığı ve hukukî durumu ... kadastro tutanak ve haritalarının uygulanması suretiyle belirlenir. 6099 sayılı Kanunla değişik 6831 sayılı Kanunun 7. maddesi gereğince ... Kadastro Komisyonlarının her hangi bir şekilde ... kadastrosu sınırları dışında kalmış ormanların kadastrosunu yapma görevi vardır. Bir başka deyişle, kesinleşmiş ... kadastrosu sınırları dışında bırakılmış ormanların bulunduğu yerde tekrar ... kadastrosu yaparak burayı ... olarak sınırlandırma yetkisi ve görevi vardır. ... kadastro komisyonlarına kanun ile verilen bu yetkiyi ortadan kaldıracak biçimde karar verilemez. Ne var ki; somut olayda, ... Yönetimi 15.02.2011 tarihli dava dilekçesinde v Adası ... Adası mevkiinde bulunan 188 sayılı çekişmeli parselin yörede yapılıp kesinleşen ... tahdidi içinde kalan bölümünün tapu kaydını iptalini, ... niteliğiyle ... adına tescilini ve davalıların bu bölüme elatmasının önlenmesini, bina bulunması halinde kal"ini istemiş, kesinleşmiş ... kadastrosu sınırları içinde kalan bölüm için dava açmış olup, çekişmeli parselin her hangi bir şekilde ... kadastrosu sınırları dışında bırakılmış, devlet ormanı olarak sınırlandırılması geren yerlerden olduğu ya da bu anlama gelecek bir iddiada bulunmamış, parselin kesinleşmiş ... kadastro sınırları içinde kalan bölümüne yönelik olarak bu bölümün tapu kaydının iptali ve ... niteliği ile ... adına tapuya tescili istemiyle dava açmıştır. 1086 sayılı Hukuk Yargılama Usûl Kanununun 74. maddesi gereğince “Kanunu Medeni ile muayyen hükümler mahfuz olmak üzere hakim her iki tarafın iddia ve müdafaalariyle mukayyet olup ondan fazlasına veya başka bir şeye hüküm veremez. Tahakkuk edecek hale göre talepten noksan ile hüküm caizdir.” 6100 sayılı
    Hukuk Muhakemeleri Kanunun 26. maddesinde de “Hâkim, tarafların talep sonuçlarıyla bağlıdır; ondan fazlasına veya başka bir şeye karar veremez. Duruma göre, talep sonucundan daha azına karar verebilir.” hükmü yer almaktadır. Buna göre hâkim tarafların istemleri ile bağlı olup ondan başkasına veya fazlasına hükmedemez.
    Diğer taraftan, ... Yönetimi dava dilekçesinde Kapukargın köyü 188 sayılı parselin ... sınırları içerisinde kalan bölümünün tapu kaydının iptali ve ... niteliği ile ... adına tescili yanında, parsel numarası belirtmeden davalıların kesinleşmiş ... kadastro sınırları içinde kalan taşınmazlara elatmasının önlenmesini de istemiştir. Yapılan keşifte çekişmeli 188 sayılı parselin dışında kalıp kesinleşmiş ormanı kadastro sınırları içinde bulunduğu belirlenen bazı taşınmazların üzerinde davalılar tarafından yapılmış müştemilat ve tesisler bulunduğu belirlendiği halde ... Yönetiminden elatmanın önlenmesi davasına hangi taşınmazların konu edildiği açıklattırılmamış, elatılan yerlerin neresi olduğu belirtilmeden ve parsel numarası söylenmeden hüküm yerinde "elatmanın önlenmesine" şeklinde hüküm fıkrası oluşturulmuştur.
    Kesinleşmiş ... kadastrosuna ilişkin tutanak ve haritaların uygulanmasına dayalı araştırma, inceleme ve keşif sonucu düzenlenen uzman bilirkişi raporuyla çekişmeli parselin bulunduğu yerde 1944 yılında 3116 sayılı Kanun hükümlerine göre ... tahdidi yapılmadığı, 1981 yılında yapılan ... kadastrosunda tesis edilen 1 ilâ 7 numaralı ... sınır noktaları ile çekişmeli parselin fen bilirkişi krokisinde (A) harfi ile gösterilen 5804,46 m² bölümünün ... tahdidi dışında bırakıldığı, parselin aynı krokide (B) harfi ile gösterilen 182,14 m² bölümünün ise, ... tahdidi içinde bırakıldığı, çekişmeli parselin çap krokisi sınırlarına dahil olmayan ve krokide (C) harfi ile gösterilen 1195,55 m² yüzölçümündeki ... sahasının tel çit çekilerek davalılar tarafından kullanıldığı saptanmıştır.
    O halde, mahkemece öncelikle ... Yönetimine dava dilekçesi okunmak suretiyle, elatmanın önlenmesi davalarının sadece 188 sayılı parsele mi? yoksa, 188 sayılı parselin çap sınırları dışında kalan ve kesinleşmiş ... kadastro sınırları içinde bulunduğu belirlenen yerlere ilişkin davalarının da bulunup bulunmadığı sorularak dava dilekçesini açıklamaları istenmeli, gerek 1086 sayılı eski Usûl Kanununun 74. gerekse, yeni yürürlüğe giren 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 26. maddesinin açık hükmü gözetilip, davadaki taleple bağlı kalınarak, karar verilmesi gerekirken, talep aşılmak suretiyle karar verilmesi usûl ve kanuna aykırıdır.
    Kabule göre, 19.01.2011 tarihinde yürürlüğe giren 6099 sayılı Kanunun 16. maddesi ile 3402 sayılı Kanuna eklenen “Kadastro işlemi ile oluşan tespit ve kayıtların iptali için Devlet veya diğer kamu kurum ve kuruluşları tarafından kayıt lehtarına karşı kadastro mahkemeleri ile genel mahkemelerde açılan davalarda davalı aleyhine vekâlet ücreti dahil, yargılama giderine hükmolunmaz.” şeklindeki 36/A ve 17. maddesi ile eklenen “Bu Kanunun 36/A maddesi hükmü, henüz infaz edilmemiş yargı kararlarındaki vekâlet ücreti dâhil yargılama giderleri için de uygulanır.” şeklindeki geçici 11. madde hükümleri gereğince davalılar aleyhine yargılama giderleri ve vekalet ücretine hükmedilemeyeceği gözetilmeden, davalılar aleyhine yargılama giderleri ve avukatlık ücretine hükmedilmesi doğru değildir"" şeklinde gereğine değinilmiş, davacı ... Yönetimi vekili ve davalılar vekilinin karar düzeltme talepleri ise Yargıtay 20. Hukuk Dairesinin 17.06.2013 gün ve 2013/2864 E. - 6744 K. sayılı kararı ile reddedilmiştir.
    Mahkemece bozma kararına uyulduktan sonra, davacı ... Yönetiminin tapu iptali ve tescil davasının reddine, men"i müdahale ve kal davasının kabulü ile 17.11.2014 tarihli bilirkişi raporunda (A), (B), (E) ve (F) harfleri ile gösterilen kısma davalının yapmış olduğu müdahalenin önlenmesi ile kal"ine karar verilmiş, hüküm davacı ... Yönetimi vekili ve davalılar vekili tarafından temyiz edilmiş, davalılar vekili 04.12.2015 tarihli dilekçesi ile temyiz talebinden vazgeçmiştir.
    Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, kesinleşmiş ... kadastrosu sınırları içinde kalan taşınmazın tapu kaydının iptaline ve ... niteliğiyle ... adına tesciline, elatmanın önlenmesine ve kal"e ilişkindir.
    1) Davalılar vekilince mahkeme hükmü 05.08.2015 tarihli dilekçeleri ile temyiz edilmişse de 04.12.2015 tarihli dilekçeleri ile temyiz talebinden vazgeçtikleri anlaşılmakla temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.
    2) Davacı ... Yönetiminin temyiz itirazları yönünden; dosya kapsamına ve mahkemece uyulan bozma kararı gereğince işlem yapılarak hüküm kurulmuş olduğuna göre, yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle, usûl ve kanuna uygun olan hükmün onanması gerekmiştir.
    SONUÇ: 1) Yukarıda birinci bentde açıklanan nedenle, davalılar vekilinin temyiz itirazlarının reddine; temyiz harcının istek halinde iadesine,
    2) İkinci bentde açıklanan nedenle, davacı ... Yönetiminin temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz eden ... Yönetimine yükletilmesine 25.04.2017 gününde oybirliği ile karar verildi.










    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için destek@ictihatlar.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi