2. Hukuk Dairesi Esas No: 2016/13152 Karar No: 2017/10906
Yargıtay 2. Hukuk Dairesi 2016/13152 Esas 2017/10906 Karar Sayılı İlamı
2. Hukuk Dairesi 2016/13152 E. , 2017/10906 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Boşanma
Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı kadın tarafından boşanma ve tazminatlar yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı kadın tarafından açılan evlilik birliğinin temelinden sarsılması hukuki sebebine dayalı (TMK madde 166/1) boşanma davasının yapılan yargılaması sonucunda mahkemece, tanık beyanlarına göre davalının barışma teklifinin davacı tarafından kabul edildiğinin sabit olduğu, cinsel birlikteliğin doğası gereği başkalarınca bilinmesinin güçlüğü bir yana bunun yaşanıp yaşanmamasının barışma (affetme) iradesinin gösterilmesinden (açıklanmasından) sonra bunun bir önemi de olmadığını, bu koşullarda tarafların davadan önceki olaylarla ilgili olarak birbirlerini affettiklerinin kabulü ile buna bağlı olarak davacının evlilik birliğinin temelinden sarsıldığı yönündeki iddiasını ispat edemediği sonucuna varılarak davanın reddine karar verilmiştir. Affın kabul edilebilmesi için affı gösterir fiili bir tutum ve davranışın gerçekleşmiş olması gerekmekte olup ayrıca af olgusunu iddia edenin bunu somut delillerle kanıtlaması gerekir. Yapılan yargılama ve toplanan delillerden, tarafların yılbaşı günü çocukları için bir araya geldiği, hava muhalefeti nedeniyle davacı kadın ile davalı erkeğin aynı evde kaldığı taraf ve tanık beyanları ile sabit olup bu durum tarafların evlilik birliğini devam ettirmek üzere bir araya geldiğini göstermeye yeterli değildir. Bu durumda kusurlu davranışların affedildiği en azından hoşgörü ile karşılandığının kabulüne olanak bulunmamaktadır. Mahkemece yapılan yargılama ve toplanan deliller neticesinde; davalı erkeğin davacı kadına fiziksel şiddet uyguladığı, hakaret içeren mesajlar gönderdiği anlaşılmaktadır. Bu halde taraflar arasında ortak hayatı temelinden sarsacak derecede ve birliğin devamına imkan vermeyecek nitelikte bir geçimsizlik mevcut ve sabittir. Olayların akışı karşısında davacı dava açmakta haklıdır. Bu şartlar altında eşleri birlikte yaşamayazorlamanın artık kanunen mümkün görülmemesine göre boşanmaya karar verilecek yerde, yetersiz gerekçe ile davanın reddi doğru bulunmamıştır. SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda gösterilen sebeple BOZULMASINA, temyiz peşin harcının istek halinde yatırana geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi. 11.10.2017(Çrş.)