Esas No: 2021/4306
Karar No: 2022/2466
Karar Tarihi: 30.03.2022
Yargıtay 7. Hukuk Dairesi 2021/4306 Esas 2022/2466 Karar Sayılı İlamı
7. Hukuk Dairesi 2021/4306 E. , 2022/2466 K."İçtihat Metni"
MAHKEMESİ:Asliye Hukuk Mahkemesi
Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine asıl davada 10/12/2012 ve karşı davada 16/01/2013 günlerinde verilen dilekçeler ile asıl dava elatmanın önlenmesi ve ecrimisil, karşı davada ise alacak istenmesi üzerine Yargıtay 8. Hukuk Dairesinin bozma ilamına uyularak yapılan duruşma sonunda; asıl davanın kısmen kabulüne, kısmen reddine ve karşı davanın kabulüne dair verilen 12/03/2020 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı- karşı davada davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün evrak incelenerek gereği düşünüldü:
K A R A R
Dava, elatmanın önlenmesi ve ecrimisil, karşı dava, davalı tarafından ödenen giderlere yönelik tazminat istemine ilişkindir.
Davacı vekili, müvekkilinin eski eşi olan davalının, davacı adına kayıtlı 2786 parselde kayıtlı 22 No'lu bağımsız bölümü haksız olarak kullanmaya devam ettiğini ileri sürerek elatmanın önlenmesine, taşınmazdan tahliyesine, dava tarihinden itibaren aylık 1.500,00 TL ecrimisilin yasal faizi ile birlikte tahsiline, karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı- karşı davacı vekili, boşanma davasının kesinleşmediğini, müvekkilinin aile konutunda yasaların kendisine tanıdığı hakları kullanmak suretiyle ve müşterek malik sıfatıyla oturduğunu dile getirerek davanın reddini savunmuş, müvekkili tarafından gayrimenkule ilişkin olarak ödenen tüm giderlere karşılık olmak üzere, 5.000,00 TL alacağa hükmedilmesini talep ve dava etmiş, 19.01.2015 tarihli dilekçesiyle talep miktarını 5.135,00 TL olarak ıslah etmiştir.
Mahkemece, tarafların 10/09/2012 tarihi itibariyle boşanmış oldukları ve bu tarihten itibaren davalının, davacıya ait evde oturma hakkının bulunmadığı gerekçesiyle asıl davanın kabulüne, dava tarihinden keşif tarihine kadar geçen süre için hesaplanan 9.450,00 TL ecrimisilin davalı- karşı davacıdan alınarak davacı- karşı davalıya ödenmesine, davalının site yönetimine demirbaş olarak ödeme yaptığı sabit olduğu gerekçesiyle, karşı davanın kabulü ile, 5.135,00 TL tazminatın davacı- karşı davalıdan alınarak davalı- karşı davacıya ödenmesine karar verilmiştir.
Hükmün, taraf vekillerince temyiz edilmesi üzerine, Yargıtay 8. Hukuk Dairesinin 22/05/2019 tarih ve 2018/8129 Esas, 2019/5395 Karar sayılı ilamı ile "Mahkemece, davacının dava tarihinden önceki döneme ilişkin ecrimisil talebi olmadığı ve dava tarihi olan 10.12.2012 tarihinden sonraki dönem için de ecrimisile hükmedilemeyeceğinden ecrimisil yönünden davanın reddine karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde karar verilmesinin doğru olmadığı, elatmanın önlenmesi talebi yönünden keşfen saptanacak bedel üzerinden harcın tamamlanması, bu zorunluluk yerine getirildiği takdirde davaya devam edilmesi gerekirken, anılan husus gözardı edilerek işin esası bakımından hüküm kurulmasının da doğru olmadığı gerekçeleriyle bozulmasına karar verilmiştir.
Davacı- karşı davalı vekili bozma ilamı doğrultusunda keşfen belirlenen 300.000 TL bedel üzerinden harcı tamamlayarak makbuzunu dosyaya sunmuştur.
Bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonunda mahkemece, davanın kısmen kabulüne, davalı- karşı davacının müdahalesinin meni ile taşınmazdan tahliyesine, ecrimisil istemine ilişkin talebin reddine, karşı davanın kabulü ile, 5.135,00 TL’nin davacı- karşı davalıdan alınarak davalı- karşı davacıya ödenmesine karar verilmiştir
Hükmü, davalı- karşı davacı vekili temyiz etmiştir.
1-Yapılan yargılamaya, toplanan delillere ve tüm dosya içeriğine göre davalı- karşı davacı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde görülmemiş, reddi gerekmiştir.
2-Davalı- karşı davacı vekilinin diğer temyiz itirazlarına gelince,
Hükmün "karşı dava yönünden" bölümündeki 3. bendinde karşı davaya yönelik harca hükmedilirken hüküm altına alınan 5.135,00 TL üzerinden hesaplanacak nispi harcın 350,77 TL olması gerekirken, maddi hata sonucu hükümde 350.771,85 TL olarak yazılması doğru görülmemiştir. Bu husus, kararın bozulmasını gerektirmiş ise de yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden HUMK'nun 438/7. maddesi uyarınca hüküm sonucunun aşağıdaki şekilde düzeltilerek onanmasına karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı- karşı davacı vekilinin diğer temyiz itirazlarının REDDİNE, (2) numaralı bent uyarınca davalı- karşı davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile, hüküm sonucunun "karşı dava yönünden" başlıklı bölümündeki 3. bendinde bulunan "alınması gerekli" sözcüklerinden sonra gelen "350.771,85 TL" ibaresinin hüküm sonucundan çıkartılmasına, yerine "350,77 TL" ibarelerinin eklenmesine, hükmün HUMK'nun 438/7. maddesi gereğince DEĞİŞTİRİLMİŞ ve DÜZELTİLMİŞ bu şekliyle ONANMASINA, peşin yatırılan harcın yatırana iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 30.03.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.