16. Ceza Dairesi Esas No: 2018/1475 Karar No: 2018/2163 Karar Tarihi: 28.06.2018
Silahlı terör örgütüne üye olma - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2018/1475 Esas 2018/2163 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Karar, Ceza Dairesi'nde gerçekleşen bir duruşmada alınmıştır ve suçlamalar silahlı terör örgütüne üye olma üzerinedir. Mahkeme, TCK'nın 314/2, 62/1, 53/1, 58/9, 63 ve 3713 sayılı Kanunun 5/1 maddeleri gereğince sanığı suçlu bulmuştur. Başvurunun süresi, kararın niteliği ve temyiz sebebine göre dosya incelenmiştir. Temyiz talebinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçilmiştir. Karar, örgüt mensupları tarafından kullanılan ByLock iletişim sistemiyle ilgilidir. Sanığın ByLock kullanıcısı olduğunu kabul etmeyişi karşısında teknik verilerle tespiti gerektiği belirtilmiştir. Ancak sanığın ByLock kullanıcısı olduğuna dair kollukça düzenlenen yetersiz belgeye dayanılarak eksik araştırma ile karar verilmesi kanuna aykırı olduğu için hüküm BOZULMUŞTUR. Kanun maddeleri: TCK'nın 314/2, 62/1, 53/1, 58/9, 63 ve 3713 sayılı Kanunun 5/1 maddeleri.
16. Ceza Dairesi 2018/1475 E. , 2018/2163 K.
"İçtihat Metni"
Mahkemesi :Ceza Dairesi Suç : Silahlı terör örgütüne üye olma Hüküm : TCK’nın 314/2, 62/1, 53/1, 58/9, 63 ve 3713 sayılı Kanunun 5/1 maddeleri gereğince verilen mahkumiyet kararına yapılan istinaf başvurusunun esastan reddi
Bölge Adliye Mahkemesince verilen hüküm temyiz edilmekle; Temyiz edenin sıfatı, başvurunun süresi, kararın niteliği ve temyiz sebebine göre dosya incelendi, gereği düşünüldü; Temyiz talebinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi; Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede; Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 26.09.2017 tarih, 2017/16.MD-956 E. 2017/370 sayılı kararı ile onanarak kesinleşen Dairemizin ilk derece mahkemesi sıfatıyla verdiği 24.04.2017 tarih, 2015/3 Esas 2017/3 sayılı kararında; "ByLock iletişim sisteminin FETÖ/PDY silahlı terör örgütü mensuplarının kullanmaları amacıyla oluşturulan ve münhasıran bu suç örgütünün bir kısım mensupları tarafından kullanılan bir ağ olması nedeniyle örgüt talimatı ile bu ağa dahil olunduğunun ve gizliliği sağlamak için haberleşme amacıyla kullanıldığının her türlü şüpheden uzak, kesin kanaata ulaştıracak teknik verilerle tespiti halinde kişinin örgütle bağlantısını gösteren bir delil olacağı"nın kabul edildiği gözetilerek; ByLock kullanıcısı olduğunu kabul etmeyen sanığın, ByLock uygulamasını kullandığının kuşkuya yer vermeyecek şekilde teknik verilerle tespiti halinde, ByLock kullanıcı olduğuna dair delilin suçun sübutu açısından belirleyici nitelikte olması karşısında; ilgili birimlerden ayrıntılı ByLock tespit ve değerlendirme tutanağı getirtilip değerlendirilerek ve ayrıca el konulan ve istinaf aşamasında dosyaya gelen dijital materyallere ilişkin inceleme raporlarının duruşma açılarak sanık ve müdafiine okunup diyecekleri sorulduktan sonra yargılamaya devamla bir hüküm kurulması gerekirken sanığın ByLock kullanıcısı olduğuna dair kollukça düzenlenen yetersiz belgeye dayanılarak eksik araştırma ile yazılı şekilde karar verilmesi, Kanuna aykırı, sanık ve müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı BOZULMASINA, sanığın tutuklulukta geçirdiği süre, atılı suç için kanun maddelerinde ön görülen ceza miktarı ve bozma nedeni gözetilerek tutukluluk halinin devamına, 28.06.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.