Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi  tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü :
Borçlu, icra mahkemesine başvurusunda; G. E.k. köyiçi mevkiinde bulunan ..a . parsel sayılı taşınmazın  haline münasip ev olduğunu, yapılan haczin iptalini istemiştir. 28.11.1956 tarih 15/15 Sayılı İ.B.K.ve Y.H.G.K.nun 17.3.1954 tarih ve 3/40-49 sayılı kararı gereğince; her dava açıldığı tarihteki koşullara ve hukuki duruma göre hükme bağlanır.
HUMK"nun 74. (HMK"nun 26. maddesi) maddesine göre; "kanunu medeni ile muayyen hükümler mahfuz olmak üzere, hakim, her iki tarafın iddia ve müdafaalarıyla mukayyet olup, ondan fazlasına veya başka bir şeye hüküm veremez." Anılan yasa maddesinden de anlaşılacağı üzere; mahkeme, tarafların iddia ve savunmalarıyla bağlı olup, talepten fazlasına veya talebin dışında bir şeye hükmedemez. O halde mahkemece, şikayetçi borçlunun meskeniyet itirazı değerlendirilerek oluşacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken talep dışına çıkılarak "takibin iptali" yönünde hüküm tesis edilmesi doğru değildir.
SONUÇ  : Alacaklının temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK"nun 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), 17/04/2012 gününde oybirliğiyle karar verildi.