20. Ceza Dairesi Esas No: 2017/5047 Karar No: 2017/6803 Karar Tarihi: 05.12.2017
Kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma - Yargıtay 20. Ceza Dairesi 2017/5047 Esas 2017/6803 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Mahkeme, sanık hakkında kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçundan mahkumiyet vermiştir. Ancak, mahkeme, sanığın denetimli serbestlik şartlarına uymamasının, kendisine yüklenen yükümlülüklere uygun davranmamakta ısrar etmesi olarak kabul edilemeyeceğini ve bu nedenle mahkumiyet kararının bozulması gerektiğini belirtmiştir. Ayrıca, sanığın daha önce işlediği suç nedeniyle verilen tedavi ve/veya denetimli serbestlik tedbirinin infazı sırasında işlediği suçun kovuşturma şartının ortadan kalkması nedeniyle, ikinci suçtan açılan davanın düşmesi gerektiğini belirtmiştir. Kararda, 6545 sayılı kanunun 68. maddesi ile değiştirilen TCK'ın 191. maddesinin 5. fıkrasının açıklaması yer almaktadır.
20. Ceza Dairesi 2017/5047 E. , 2017/6803 K.
"İçtihat Metni"
Mahkeme : Asliye Ceza Mahkemesi Suç : Kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma Hüküm : Mahkûmiyet
Dosya incelendi. GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ: 1-)28/06/2014 tarihinde yürürlüğe giren 6545 sayılı Kanunla TCK"nın 191. maddesinde yapılan değişiklik nedeniyle, TCK"nın 191. maddesinin 4. fıkrasının (a) bendinde yer alan, "kişinin, erteleme süresi zarfında; kendisine yüklenen yükümlülüklere veya uygulanan tedavinin gereklerine uygun davranmamakta ısrar etmesi hâlinde, hakkında kamu davası açılır." hükmü gözetildiğinde dosya kapsamına göre; sanığa Bakırköy Denetimli Serbestlik Şube Müdürlüğünün 25/05/2012 tarihli uyarı davetnamesi ile 10 gün içerisinde adı geçen müdürlüğe gelmesi konusunda ihtarda bulunulduğu; bu ihtardan sonra sanığın denetime başladığı, sanığın hastane randevularına düzenli olarak gitmediğinden kaydının kapatıldığını beyan etmesi nedeniyle Bakırköy Denetimli Serbestlik Şube Müdürlüğü tarafından 01/04/2013 tarihli birinci uyarının tebliğ edilerek 5 gün içerisinde hastaneye başvurması konusunda ihtarda bulunulduğu; devam eden süreçte sanığın 24/12/2013 tarihinde vaka sorumlusu ile olan görüşmesine katılmaması üzerine, sanığa tekrar yeni bir süre verilerek başvuru yapması konusunda ihtaratta bulunulmadığının anlaşılması karşısında; sanığın ilk uyarıya uymamasının, kendisine yüklenen yükümlülüklere uygun davranmamakta ısrar etmesi olarak kabul edilemeyeceği gözetilmeden mahkûmiyetine karar verilmesi, 2-)Sanık hakkında kullanmak için uyuşturucu veya uyarıcı madde bulundurma suçundan dolayı başka dava olup olmadığı, varsa sanığın bu suçu diğer davaya konu olan suç nedeniyle verilen tedavi ve/veya denetimli serbestlik tedbirinin infazı sırasında işleyip işlemediği belirlendikten sonra; Sanık bu suçu, daha önce işlediği suçtan dolayı yapılan kovuşturma aşamasında hükmolunan tedavi ve/veya denetimli serbestlik tedbirinin infazı sırasında işlemiş ise, 6545 sayılı Kanun"un 68. maddesi ile değiştirilen TCK"nın 191. maddesinin 5. fıkrasında öngörülen “Erteleme süresi zarfında kişinin kullanmak için tekrar uyuşturucu veya uyarıcı madde satın alması, kabul etmesi veya bulundurması ya da uyuşturucu veya uyarıcı madde kullanması, dördüncü fıkra uyarınca ihlâl nedeni sayılır ve ayrı bir soruşturma ve kovuşturma konusu yapılmaz” hükmü uyarınca, ikinci suçtan açılan bu davanın kovuşturma şartının ortadan kalkması nedeniyle, CMK"nın 223. maddesinin 8. fıkrası uyarınca “davanın düşmesine” karar verilmesinde zorunluluk bulunması, Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazı bu nedenle yerinde görülmüş olduğundan, hükmün BOZULMASINA, 05/12/2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.