11. Hukuk Dairesi 2015/13392 E. , 2017/1101 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen davada ... 2. Asliye Hukuk Mahkemesi’nce verilen 09/06/2015 tarih ve 2014/487-2015/419 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili; müvekkili banka ile dava dışı ... Ofset Basın Yayın ve Reklam Hizmetleri Ltd.Şti. arasında imzalanan genel kredi sözleşmesini davalıların müşterek borçlu ve müteselsil kefil sıfatıyla imzaladıklarını, davalıların 06/11/2012 tarihinde kefilliklerinin sona erdiğine bundan sonra oluşacak borçlardan sorumlu olmadıklarına dair ihtarname gönderdiklerini, ancak asıl borçlunun 06/11/2012 tarihinden önce oluşan borçları dolayısıyla hesabın kat edilerek davalılar aleyhine de icra takibi yapıldığını, davalılar tarafından borcun tamamına haksız olarak itiraz edildiğini, oysa davalıların 06/11/2012 tarihinden önce oluşan borçların tamamından sorumlu olmaya devam ettiklerini ileri sürerek davalıların icra takibine vaki itirazlarının iptaline ve %20 oranında icra inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalılar vekili; müvekkillerinin 06/11/2012 tarihinde yaptırdıkları bildirimle bu tarihten sonra doğacak borçlar için kefil olmadıklarını davacı bankaya bildirdiklerini, icra takibine konu borcun müvekkillerinin sorumluluğu bittikten sonraki döneme ait olduğunu savunarak davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, iddia, savunma, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre; davacı banka tarafından davalıların 06/11/2012 tarihinden itibaren müteselsil kefil olarak sorumluluklarının kaldırıldığı, davacı bankanın kefaletin sonlandırılmasından sonra asıl borçlunun şahsi taahhüdünü yeterli bularak kredi hesabını bir yıl süre ile aktif tuttuğu, bu süre içerisinde kredi hesabına 19.375,46 TL ödeme yapıldığı, kefaletin sonlandırıldığı tarihte ise borç toplamının 13.451,62 TL olduğu, dava konusu borcun kredi kartı kullanımından doğduğu ve kredi hesabının 07/11/2013 tarihinde kat edildiği, 06/11/2012 tarihinden önce doğan borcun geçen bir yıllık sürede ödendiği, icra takibine konu borcun kefaletin sonlandırıldığı 06/11/2012 tarihinden sonra doğduğu, bu bağlamda davalı kefillerin savunmalarının hukuken yerinde olduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.
Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına ve davalıların müteselsil kefil olarak sorumluluklarının kaldırıldığı tarihten sonra yapılan ödemelerin 6098 sayılı TBK’nın 102. maddesi uyarınca önce muaccel olan borç için yapılmış sayılacağının tabi olmasına göre, davacı vekilinin tüm temyiz itirazları yerinde değildir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı davacı vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı bakiye 3,70 TL temyiz ilam harcının temyiz edenden alınmasına, 27/02/2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.