20. Ceza Dairesi Esas No: 2017/4848 Karar No: 2017/6788 Karar Tarihi: 07.11.2017
Kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma - Yargıtay 20. Ceza Dairesi 2017/4848 Esas 2017/6788 Karar Sayılı İlamı
20. Ceza Dairesi 2017/4848 E. , 2017/6788 K.
"İçtihat Metni"
Mahkeme : Ceza Mahkemesi Suç : Kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma Hüküm : Mahkûmiyet
Dosya incelendi. GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ: 1-Kolluk görevlilerinin şüphe üzerine durdurdukları sanığın arka koltuğunda bulunduğu ... plakalı aracın içerisinde vites kutusu altında zula diye tabir edilmiş şekilde 2 ayrı parça halinde net 12.3 gram esrarın ele geçirilmesi şeklinde gerçekleşen olay nedeniyle, aracın aramasına ilişkin olarak CMK’nın 116, 117 ve 119. maddelerine uygun şekilde verilmiş "adli arama kararı" veya "yazılı adli arama emri” bulunup bulunmadığı araştırılarak sonucuna göre sanığın hukuki durumunun belirlenmesi gerektiği gözetilmeden eksik araştırmayla hüküm kurulması, 2- Kabule göre; 28.06.2014 tarihinde yürürlüğe giren 6545 sayılı Kanunla yapılan değişiklikle, TCK"nın 191. maddesinin 4. fıkrasının (a) bendinde yer alan, "kişinin, erteleme süresi zarfında; kendisine yüklenen yükümlülüklere veya uygulanan tedavinin gereklerine uygun davranmamakta ısrar etmesi hâlinde, hakkında kamu davası açılır" hükmü gereğince sanığa Gebze(Kocaeli) Denetimli Serbestlik Müdürlüğü"nün 20/06/2011 tarihinde birlikte sakin yengesine tebliğ edilen 07/06/2011 tarihli çağrı davetnamesi ile 10 gün içerisinde adı geçen müdürlüğe gelmesi konusunda ihtarda bulunulduğu; ancak sanığın yasal sürede müracaat etmemesi üzerine, sanığa tekrar yeni bir süre verilerek başvuru yapması konusunda ihtarat gönderilmediği, 7201 sayılı Tebligat Kanunu"nun 10. maddesinde tebligatın, tebliğ yapılacak şahsın bilinen en son adresinde yapılacağının düzenlendiği ve sanığın en son bilinen adresine tebligat yapılabildiğinin tespit edilmesine rağmen sanığa 21/07/2011 tarihinde 7201 sayılı Tebligat Kanunu"nun 35. Maddesine göre yapılan ikinci çağrı tebliğinin usulsuz olduğunun anlaşılması karşısında; sanığın ilk ihtarata uymamasının, kendisine yüklenen yükümlülüklere uygun davranmamakta ısrar etmesi olarak kabul edilemeyeceği gözetilmeden mahkûmiyet kararı verilmesi, Kanuna aykırı, sanığın temyiz itirazları bu nedenle yerinde görülmüş olduğundan, hükmün BOZULMASINA, 07/11/2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.