10. Hukuk Dairesi 2017/3796 E. , 2019/8438 K.
"İçtihat Metni"Bölge Adliye
Mahkemesi : ... Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesi
Dava, davacının geriye dönük olarak yaşlılık aylığına hak kazandığının ve emsallarince faydalanılan artışlardan yararlandırılması gerektiğinin tespiti ile birikmiş aylıkların tahsili istemine ilişkindir.
İlk Derece Mahkemesince, hükümde belirtilen gerekçelerle davanın kabulüne dair verilen karara karşı davalı Kurum vekili tarafından istinaf yoluna başvurulması üzerine, ....Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesince istinaf başvurusunun kabulüne, ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına ve davanın reddine karar verilmiştir.
... Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesince verilen kararın, davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
I-İSTEM:
Davacı vekili; müvekkilinin davalı Kurumun 12190726 sigorta sicil numarası ile dava dışı işyerinde 15/10/1979 tarihinde çalışmaya başladığını ve emekli olmasıyla birlikte kendisine 01/11/2009 tarihinden geçerli olmak üzere aylık bağlandığını, müvekkilinin dava dışı işyerinde işe giriş tarihinin 15/10/1979 olarak tespit edilmesi için dava açtığı ve ... İş Mahkemesi"nin 2013/981 E.2013/1069 K. sayılı kararıyla sigortalılık giriş tarihinin 15/10/1979 olarak tespitine karar verildiğini, müvekkilinin davalı Kurum İl Müdürlüğü"ne 31/10/2014 tarihinde başvurarak açıkça kendisine ödenmeyen aylıklarının ödenmesini talep ettiği, Kurumun geriye dönük aylık ödenebilmesi için 01/10/2008 tarihinden sonra tahsis talebinde bulunulması gerektiğinden bahisle talebinin reddedildiğini, müvekkilinin 01/10/2008 tarihinden önceki bir tarihte tahsis talebinde bulunduğu ve sigortalılık süresi ve sigorta başlangıç tarihi dikkate alındığında müvekkiline geriye dönük olarak ödenmemiş aylıklarının bağlanmasının gerektiğini, müvekkilinin yaşlılık aylığına hak kazandığının ve emsallerince faydalanılan artışlardan yararlandırılması gerektiğinin tespiti ile birikmiş aylıklardan şimdilik 500 TL "nin ve davalı kurumun her aylık için ödeme yükümlülüğünün başladığı tarihten itibaren mevduata uygulanacak en yüksek faizi ile birlikte tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davacı vekili tarafından sunulan 17.08.2016 havale tarihli ıslah dilekçesi ile; dosya kapsamında alınan 25.07.2016 tarihli bilirkişi raporunda, 01.11.2009 tarihine kadar davacıya ödenmesi gereken 8.216,39 TL alacağın olduğunun tespiti üzerine, ilk davada fazlaya ilişkin hakları sebebiyle, 500,00 TL’nin tenzili suretiyle, bakiye 7.716,39 TL aylık alacağın davalıdan tahsili talep edilmiştir.
II-CEVAP:
Davalı Kurum vekili cevap dilekçesinde, davacının 25.9.2007 tarihli tahsis talebinin şartları taşımadığı gerekçesiyle reddedildiğini, şartları tamamlayarak 01.10.2009 tarihinde tahsis talebinde bulunması üzerine 01.11.2009 tarihinden itibaren aylık bağlandığını, 15.10.1979 olarak tespit edilen ilk işe giriş tarihine göre de emekli olabilmesi için gerekli bulunan 45 yaş şartını tamamladığını belirtmiştir.
III-MAHKEME KARARI:
A-İLK DERECE MAHKEME KARARI
Mahkemece, davacının 01/10/1963 doğumlu olup 45 yaşını 01/10/2008 tarihinde doldurduğu, yaşlılık aylığı bağlanması için gerekli yaş koşulunu 01/10/2008 tarihinde yerine getirdiği, ancak 05/09/2008-26/11/2008 tarihleri arasında hizmet akdine dayalı çalışması bulunduğu ve yaşlılık aylığı bağlanabilmesi için işten ayrılma koşulunun da yerine getirilmesi gerektiği gerekçesiyle davanın kabulüyle, davacıya 01/12/2008 tarihinden geçerli olmak üzere yaşlılık aylığı bağlanması gerektiğine ve birikmiş aylıklar yönünden aşamadaki ıslah talebi gözetilerek, 01/11/2009 tarihine kadar toplam 8.216,39 TL aylık alacağının tespiti ile dava tarihinden itibaren bu miktarın davalı kurumca yasal faizi ile birlikte davacıya ödenmesine karar verilmiştir.
B-BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ KARARI
Davalı Kurum vekilinin istinaf isteminin HMK"nın 353/1-b.2 maddesi uyarınca kabulü"ne, Çankırı 1. Asliye Hukuk (İş) Mahkemesinin 10.01.2017 gün ve 2015/ 301 esas, 2017/5 karar sayılı kararının kaldırılmasına, yerine, davanın reddine, karar verilmiştir.
IV-TEMYİZ KANUN YOLUNA BAŞVURU VE NEDENLERİ
Davacı vekilince; Müvekkilinin 05.08.2007 tarihinde davalı Kuruma başvurarak ne zaman emekli olacağının kendisine bildirilmesini talep ettiğini, davalı Kurum tarafından 10.09.2007 tarihinde, 15.10.1979 tarihli girişine göre, emekli olabileceğinin belirtilmesi üzerine, işyerinden 13.09.2007 tarihi itibariyle çıkış yaparak, 25.09.2007 tarihinde emeklilik talebinde bulunduğunu, bu talebe karşın 07.12.2007 tarihli cevabi yazıda, iş yerinde hizmetinin çıkmamasından ötürü emekli olamayacağının, sigortalı giriş bildirgesinin verildiğini, ancak primlerinin ödenmediği gerekçesiyle tahsis talebinin reddedildiği gerekçesiyle tahsis talebinin reddedildiği, tahsis talebinin reddi üzerine 23.01.2008 tarihinde hizmet tespiti davası açtığını, .....İş Mahkemesinin 20.11.2013 tarihli, 2013/981 Esas, 2013/1069 Karar sayılı ilamı ile sigortalılık başlangıç tarihinin 15.10.1979 olarak tespitine karar verildiği, davacının 01.10.2009 tarihinde yaşlılık aylığı bağlanması için davalı Kuruma tekrar müracaat ettiğini, 01.11.2009 tarihinden geçerli olmak üzere yaşlılık aylığı bağlandığını,bu aylık bağlandıktan sonra müvekkilinin açmış olduğu hizmet tespiti davasının sonuçlandığını, müvekkilinin mahkeme kararı ile birlikte 31.10.2014 tarihinde davalı Kuruma aylıklarının bağlanması için başvurduğunda “geriye dönük aylıkların ödenebilmesi için 01.10.2008 tarihinden sonra tahsis talebinde bulunması gerektiğinden bahisle davacının talebinin reddedildiği” müvekkili tarafından tüm şartların yerine getirildiği, kendisine emekli aylığı bağlandığı ancak sigortalı başlangıç tarihine göre kendisine ödenmeyen aylıkların ödenmesini talep ettiği, 01.10.2014 tarihli başvurunun yeni bir başvuru olduğu, belirtilerek kararın bozulması talep edilmiştir.
V-İLGİLİ HUKUK KURALLARI VE İNCELEME
Dosyanın incelenmesinde; davacının Kuruma 25/09/2007 tarih ve 252200 sayılı tahsis talebi ile müracat etmesi üzerine, 01.10.1981 tarihi sigortalılık başlangıcı olarak esas alınıp, 46 yaş koşulu gerçekleşmediği gerekçesiyle, 01/10/2008 tarihinden sonra tahsis talebinde bulunması gerektiğinden bahisle talebinin 07/12/2007 tarih ve 283635 sayılı yazı ile reddedildiği, davacının gerekli şartları tamamlayarak 01/10/2009 tarih ve 239626 sayılı tahsis talebi ile tekrar müracat etmesi üzerine 01/11/2009 tarih ve 239626 sayılı tahsis talebi ile tekrar müracat etmesi üzerine 01/11/2009 tarihinden geçerli olmak üzere aylık bağlandığı, ayrıca davacının ... 9. İş Mahkemesi nezdinde hizmet tespiti talebiyle dava açtığı, ... İş Mahkemesi"nin 2013/981 E.-1069 K. sayılı, 20/11/2013 tarihli kararda davacının sigortalılık başlangıç tarihinin 15/10/1979 olarak tespitine karar verildiği ve kararın kesinleştiği, bunun üzerine davacının 31.10.2014 tarihinde Kuruma yeniden geriye dönük olarak talepte bulunduğu, ancak Kurumca bu kez de 45 yaş koşulunun gerçekleşmediği, bu koşulun gerçekleştiği 01.10.2008 sonrası talepte bulunması gerektiğinden bahisle talebinin reddedilmesi üzerine davacının geriye dönük olarak yaşlılık aylığına hak kazandığının ve emsallerince faydalanılan artışlardan yararlandırılması gerektiğinin tespitine, birikmiş aylıkların her aylık için ödeme yükümlülüğünün başladığı tarihten itibaren mevduata uygulanacak en yüksek faizi ile birlikte tahsili talebiyle eldeki davanın açıldığı anlaşılmaktadır.
Davacının 01/10/1963 doğumlu olup, 45 yaşını 01/10/2008 tarihinde doldurduğu, davacının 01/01/2000 tarihine kadar 4935 gün, 01/01/2000-30/09/2008 tarihleri arasında 1136 gün ve 5510 sayılı Yasa kapsamında da 56 gün olmak üzere toplam 6127 gün hizmetinin bulunduğu, 506 sayılı Yasa"nın Geçici 81. maddenin (B) fıkrası gereği, 23.05.2002 tarihinde 22 yıl 7 ay 8 gün sigortalılık süresi bulunan davacının, anılan maddenin (b) bendi çerçevesinde, yaşlılık aylığı tahsisi için, 25 yıl sigortalılık süresini doldurması, 5000 gün yaşlılık, malullük ve ölüm sigortaları primini ödemiş olması ve 45 yaşını doldurmuş olması şartlarını ikmal etmesi gerekmekte olup, bu bağlamda yaşlılık aylığı bağlanması için gerekli şartları 01/10/2008 tarihinde yerine getirdiği anlaşılmakla, Mahkemece davanın kabulüne karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde davanın reddine karar verilmesi isabetsiz olmuştur.
Açıklanan bu maddi ve hukuki esaslar göz önünde bulundurulmaksızın, mahkemece, eksik inceleme ve hatalı değerlendirme sonucu yazılı şekilde karar verilmesi, usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.
O hâlde, davacı vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve ... Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesinin istinaf başvurusunun kabulüne ilişkin kararı bozulmalıdır.
SONUÇ : ... Bölge Adliye Mahkemesi 11. Hukuk Dairesi kararının yukarıda açıklanan nedenlerle HMK’nın 373/2 maddesi gereği BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde davacıya iadesine, dosyanın kararı veren Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, 12.11.2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.