16. Hukuk Dairesi 2016/3006 E. , 2018/7673 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
... sonucu ... Köyü ve Ağaçağıl Köyü çalışma alanında bulunan temyiz konusu 187 ada 8; 119 ada 20, 62; 158 ada 1; 126 ada 360 parsel sayılı taşınmazlar kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle davalı ... adına; 106 ada 24, 46, 51, 75; 107 ada 3, 15, 18; 114 ada 16; 116 ada 126; 117 ada 6; 118 ada 105; 150 ada 6, 9, 11, 17; 152 ada 23, 70; 154 ada 45; 158 ada 3; 159 ada 34, 138; 126 ada 358, 375, 383 ve 559 parsel sayılı taşınmazlar ise irsen intikal ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle davalı ... ve müşterekleri adına tespit ve tescil edilmiştir. Davacı ... çekişmeli taşınmazların müşterek murisleri olan .....’dan intikal ettiği ve mirasçıları arasında terekesinin taksim edilmediği iddiasına dayanarak dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın kısmen kabulüne, çekişmeli 187 ada 8 parsel sayılı taşınmazın 20.04.2015 tarihli krokili raporda (B) harfi ile (772,67 metrekare) gösterilen bölümünün ve çekişmeli diğer tüm taşınmazların tapu kayıtlarının 1/4 oranında iptali ile davacı ... adına tesciline karar verilmiş; hüküm, davalılardan ... tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, kadastrodan önceki nedenlere dayalı olarak açılan tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir. Davacı ..., çekişeli taşınmazların müşterek muris .....’dan intikal ettiği ve murisin ölüm gününden sonra mirasçıları arasında terekesinin taksim edilmediği iddiasına dayanarak miras payı oranında tapu iptal ve adına tescil kararı verilmesi için dava açmıştır. Davalılar; müşterek muris .....’nın çekişmeli taşınmazları 03.10.1968 tarihli senet ile oğlu olan ve kendilerinin de yakın murisi olan ...’ya sattığını ve taşınmazlarda kendilerinin zilyet olduğunu savunarak davanın reddine karar verilmesini istemişlerdir. Mahkemece, çekişmeli taşınmazların müşterek muristen intikal ettiği ve murisin ölüm gününden sonra terekesinin taksim edilmediği gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiş ise de; yapılan araştırma ve inceleme hüküm için yeterli değildir. Tarafların iddia ve savunmalarına göre çekişmeli taşınmazların öncesinde müşterek muris .....’ya ait olduğu hususunda ihtilaf bulunmamaktadır. İhtilaf, davalıların dayandığı senedin çekişmeli taşınmazlara ait olup olmadığı ve çekişmeli taşınmazlar söz konusu senet kapsamında ise zilyetliğin davalılar murisi ...’ye devredilip edilmediği noktasındadır. Çekişmeli taşınmazlar öncesinde tapusuz olup tapuya kayıtlı olmayan bu taşınmazlar iddia edilen satış tarihi itibariyle menkul mal hükmündedirler. Taşınmazların mülkiyetinin davalıların murisine ve dolayısı ile davalılara geçtiğinin kabulü için zilyetliğin de müşterek muris tarafından davalıların murisi ...’ye devredildiğinin ispatı gerekir. Mahkemece tek bir mahalli bilirkişi ile keşif yapılmış, davalı tarafın dayandığı senedin çekişmeli taşınmazları kapsayıp kapsamadığının tespiti bakımından uygulama yapılmamış, 6100 sayılı HMK’nın 31.maddesinde yer alan "Hakimin davayı aydınlatma ödevi" ilkesi kapsamında senette adı yazılı senet tanıkları dinletmek isteyip istemedikleri taraflardan sorulmamış, keşifte dinlenen tek mahalli bilirkişisinin yetersiz beyanına dayalı olarak karar verilmiştir. Bu şekilde eksik araştırma ve inceleme ile karar verilemez. Doğru sonuca varılabilmesi için; öncelikle, taraflara dayanak senetteki tanıkları dinletme talepleri olup olmadığı sorulmalı, talep etmeleri halinde tüm senet tanıkları, mahalli bilirkişiler ve taraf tanıkları ile teknik fen bilirkişisi hazır olduğu halde taşınmazlar başında yeniden keşif yapılmalı, davalı tarafın dayandığı 03.10.1968 tarihli senet mahalli bilirkişi gösterimi ve teknik fen bilirkişisi eliyle ait oldukları taşınmazlar bakımından yöntemince uygulanarak çekişmeli taşınmazları kapsayıp kapsamadığı belirlenmeye çalışılmalı, mahalli bilirkişilerce bilinemeyen sınırlar yönünden taraf tanıkları ve senet tanıklarının beyanına başvurulmalı, mahalli bilirkişiler, taraf tanıkları ve senet tanıklarından ayrıca; çekişmeli taşınmazlarda iddia edildiği şekilde bir satış işlemi olup olmadığı, var ise zilyetliğin davalıların murisi ...’ye devredilip edilmediği, zilyetliğin hangi tarihten beri, kim tarafından, ne şekilde yürütüldüğü hususlarında maddi olaylara dayalı ayrıntılı bilgi alınmalı, beyanların çelişmesi halinde çelişkiler yüzleştirme yapılmak suretiyle giderilmeye çalışılmalı, bundan sonra toplanan tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre bir karar verilmelidir. Eksik araştırma ve inceleme ile karar verilmesi isabetsiz olup, davalı ...’nın temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde görüldüğünden kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan temyiz karar harcının talep halinde temyiz eden davalı ..."ya iadesine, 12.12.2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.