4. Ceza Dairesi 2020/780 E. , 2020/17953 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇLAR : Tehdit, hakaret
HÜKÜMLER : Mahkumiyet
Yerel Mahkemece bozma üzerine verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre ve katılan ... vekilinin uyap kayıtlarında 28.01.2019 tarihli süre tutum dilekçesinin olması karşısında, temyiz isteminin süresinde olduğu belirlenerek dosya görüşüldü:
A-Sanık hakkında katılan ..."a yönelik hakaret suçundan kurulan 21.10.2014 tarihli hükmün sanık tarafından temyizi üzerine yerel Mahkemece hükmün kesin nitelikte olması nedeniyle temyiz isteminin reddine karar verildiği ve bu kararın ise itiraz edilmeksizin kesinleştiğinin anlaşılması karşısında, yeniden aynı eylem nedeniyle sanık hakkında mahkumiyet kararı verilmiş ise de, bu kararın hukuki değerden yoksun olduğu ve temyiz incelemesine konu bir hüküm bulunmadığı,
Anlaşıldığından, sanık ..."ın ve katılan ... vekilinin temyiz davası isteği hakkında bir KARAR VERMEYE YER OLMADIĞINA,
B-Tehdit suçundan kurulan hükmün temyizine gelince;
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede başkaca nedenler yerinde görülmemiştir.
Ancak;
1-Sanığın, kardeşi olan katılanın kendisinin arkasından konuşmasına kızarak mesajları çektiğini savunması karşısında, TCK"nın 29. maddesinin uygulanıp uygulanmayacağının tartışılmaması,
2-10.04.2017 tarihli bozma ilamına uyulmasına ve bozma ilamına konu 21.10.2014 tarihli hükmün de katılan vekili tarafından sanık aleyhine temyiz edilmesi karşısında, bozma ilamının 2 ve 3. fıkralarında belirtilen hususlar değerlendirilmeden, bu kez de sanık hakkında hükmolunan hapis cezasının paraya çevrilmesi,
3-17/10/2019 gün ve 7188 sayılı Kanun"un 24. maddesi ile 5271 sayılı CMK"nın 251. maddesinde Basit Yargılama Usulü düzenlenmiştir.
Ancak bu düzenlemenin uygulanmasıyla ilgili olarak, 7188 sayılı Kanun"un 31. maddesiyle, 5271 sayılı CMK"ya eklenen geçici 5. maddenin (d) bendi ile; "01/01/2020 tarihi itibariyle kovuşturma evresine geçilmiş, hükme bağlanmış veya kesinleşmiş dosyalarda seri muhakeme usulü ile basit yargılama usulü uygulanmaz" hükmü getirilmiştir.
Konuyu somut norm denetimi yoluyla inceleyen Anayasa Mahkemesi (25/06/2020, 2020/16, 2020/33; R.G. 19/08/2020, Sayı: 31218), sözü geçen geçici 5/d maddesindeki hükmün, "kovuşturma evresine geçilmiş" ibaresinin aynı bentte yer alan, "basit yargılama usulü" yönünden Anayasa"nın 38. maddesine aykırı görerek iptaline karar vermiştir.
Anayasa Mahkemesi kararında, hükme bağlanmış dosyalarla ilgili iptale karar verilmemiş ise de, 5271 sayılı Kanun"un 2/1-(f) maddesince hükme bağlanmış dosyalarla ilgili olarak kovuşturma evresinin kesinleşmeye kadar devam etmesi ve aynı Yasanın 251/3. maddesi gereği mahkûmiyet hükmü verildiği takdirde sonuç cezadan dörtte bir indirim öngörülmesi, bu durumunda temyiz incelemesi devam eden dosyalar bakımından lehe düzenleme getirmesi karşısında,
Anayasa Mahkemesinin iptal kararında; sanık lehine getirilen yeni düzenlemenin, 7188 sayılı Kanunun 31. maddesi gereğince 5271 sayılı CMK"ya eklenen geçici 5. maddesiyle "kovuşturma evresine geçilmiş" dosyalar bakımından uygulanması gerektiğine işaret edildiğinden, temyiz incelemesi yapılan ve 5271 sayılı CMK"nın 251/1. maddesi kapsamına giren suçlar yönünden; Anayasa"nın 38. maddesi ile 5237 sayılı TCK"nın 7 ve 5271 sayılı CMK"nın 251 vd. maddeleri gereğince yeniden değerlendirme yapılması zorunluluğu,
Bozmayı gerektirmiş, sanık ..."ın ve katılan ... vekilinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görülmüş olduğundan tebliğnameye aykırı olarak, HÜKMÜN BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 25.11.2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.