Abaküs Yazılım
Hukuk Genel Kurulu
Esas No: 2012/14-204
Karar No: 2012/421
Karar Tarihi: 27.06.2012

Yargıtay Hukuk Genel Kurulu 2012/14-204 Esas 2012/421 Karar Sayılı İlamı

Hukuk Genel Kurulu         2012/14-204 E.  ,  2012/421 K.
  • ELATMANIN ÖNLENMESİ VE KAL DAVASI
  • TEMLİKEN TESCİL ŞARTLARI
  • TAŞKIN İNŞAAT
  • HUKUK USULÜ MUHAKEMELERİ KANUNU(MÜLGA) (1086) Madde 74
  • TÜRK MEDENİ KANUNU (4721) Madde 725

"İçtihat Metni"

Taraflar arasındaki “Elatmanın önlenmesi ve kal” davasından dolayı yapılan yargılama sonunda; Muğla Sulh Hukuk Mahkemesince davanın kabulüne, davalının temliken tescil talebinin reddine dair verilen 24.02.2011 gün ve 2009/446 E.-2011/154 K. sayılı kararın incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmesi üzerine, Yargıtay 14.Hukuk Dairesinin  30.05.2011 gün ve 2011/5868 E.-2011/6958 sayılı ilamı ile;

(“…Davacı, 5700 sayılı parselin maliki olduğunu, taşınmazı çap kaydı içerisindeki bir bölüm yere davalı, davalının duvar ve sundurma yaparak elattığını, haksız elatmasının kal suretiyle giderilmesine karar verilmesini istemiştir.

Davalı, taşınmazı satın aldığı biçimiyle kullanmakta olduğunu, kaldı ki kendisinin Türk Medeni Kanununun 725.maddesine dayanarak temliken tescil davası açma hakkı bulunduğunu, dava açma hakkını saklı tuttuğunu belirterek davanın reddini savunmuştur.

Mahkemece, bilirkişinin 12.05.2010 tarihli krokisinde sarı renkle gösterdiği ve davacının çap kaydı kapsamında kalan yere davalının haksız elatmasının kal suretiyle giderilmesine, davalının Türk Medeni Kanununun 725.maddesine dayalı isteminin reddine karar verilmiştir.

Hükmü, davalı temyiz etmiştir.

1-Yapılan yargılamaya, toplanan delillere ve tüm dosya içeriğine göre davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiş, reddi gerekmiştir.

2-Davalının diğer temyiz itirazlarına gelince;

Davalı, 2571 sayılı parselin malikidir. Gerçekten yapılan uygulamaya göre, davacının 5700 sayılı parsel çapı içerisinde kalan bir bölüm yere duvar ve sundurma yaparak elattığı da sabittir. Davalı, savunma yoluyla veya açacağı karşı davada koşulları varsa Türk Medeni Kanununun 725.maddesine dayanarak taşkın yapının adına tescilini talep edebilir. Ne var ki, somut uyuşmazlıkta davalının böyle bir talepte bulunmamış, aksine ilerde dava açma hakkını saklı tutmuştur.  HUMK’nun 74.maddesi hükmüne göre hakim, her iki tarafın iddia ve savunmasıyla bağlı olup, ondan fazlasına veya başka bir şeye hüküm kuramaz.

Bu nedenle, davalının talep ve davası varmış gibi eldeki davada Türk Medeni Kanununun 725.maddesine dayalı isteminin reddine karar verilmesi yukarıda belirtilen HUMK’nundaki taleple bağlılık kuralına uygun düşmemiştir.

Karar açıklanan nedenle bozulmalıdır.... )

gerekçesiyle bozularak dosya yerine geri çevrilmekle, yeniden yapılan yargılama sonunda, mahkemece önceki kararda direnilmiştir. 

TEMYİZ EDEN : Davalı vekili 

                                         HUKUK GENEL KURULU KARARI 

Hukuk Genel Kurulu’nca incelenerek direnme kararının süresinde temyiz edildiği anlaşıldıktan ve dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra gereği görüşüldü:

Dava, elatmanın önlenmesi ve kal  istemine ilişkindir.

Davacı; Muğla İli,  Merkez İlçesi,  Bayır Köyü  5700 parsel nolu taşınmazın maliki olduğunu, komşu 2571 parsel nolu taşınmazın maliki olan davalının yaptığı damın  44,96 m2 taşınmazının  içersine  girdiğini  bu nedenle davalının dam yapmak sureti ile   44,96 m2 adına kayıtlı  taşınmazına tecavüz ettiğini ileri sürerek haksız elatmasının kal suretiyle giderilmesini   istemiştir.

Davalı vekili;Davalının taşınmazı satın aldığı biçimiyle kullanmakta olduğunu, kaldı ki kendisinin Türk Medeni Kanununun 725.maddesine dayanarak temliken tescil davası açma hakkı bulunduğunu, dava açma hakkını saklı tuttuğunu belirterek davanın reddini savunmuş, bilirkişi raporuna itirazlarını içeren dilekçesinde ise temliken tescil talebinde bulunmuştur.

Mahkeme, "... davalı H.  Gölge"ye  ait  Muğla Merkez  Bayır  kasabasında bulunan   2571 parsel sayılı  taşınmaz içersine  davalı  tarafından   yaptırılan  duvarın  davacıya ait  5700 parsel sayılı taşınmazın   teknik bilirkişi N. Değerli"nin  12/05/2010 havale tarihli   krokili  raporunda   sarı renk ile taralı olarak belirtilen  44,84 m2 lik kısmına   tecavüz oluşturduğu,  anlaşılmaktadır.  Davalı taraf her ne kadar savunmasında  bir tecavüz  mevcut ise   tecavüzlü kısmın   uygun bir bedel karşılığında    davacıya ait olan tapusunun iptali ile   davalı adına tapuya kayıt ve tesciline   karar verilmesini savunma yolu ile istemiş ise de,  yine aldırılan uzman bilirkişi raporlarından  tecavüzlü alanın içinde bulunan  yapıların  dava tarihi itibari ile değerinin  1366,38 TL  , tecavüzlü olan  44,84 m2 lik kısmın  ise   dava tarihi   itibari ile değerinin  4484,00 TL olduğu  ve   yapıların değerinin  tecavüzlü   yerin değerinden  açıkça fazla olmadığı,  ayrıca   tecavüzlü  kısımda bulunan   yapı ve duvarın yıkılmasını  faiş zarara  yol açmadığı   davalının taşınmazında yapılan yapının   ev  özelliğinde   olmadığı,  sundurma -dam şeklinde yapıldığı  ve bir sisteme göre yapılmamış olduğundan   davalının  , kendi arsa  hudutlarını baz alarak  yeniden yaptırmasının  mümkün olduğu  anlaşılmakla,  temliken  tescil koşullarının davalı yararına da   gerçekleşmediği   anlaşılmakla,  davacının men i müdahale davasının kabulüne   ve davalının  davacı taşınmazına yaptığı tecavüzün önlenmesi ile , tecavüzlü alanda bulunan   duvarın   kalline  ve  davalının  temliken  tescil  talebinin  reddine,...” karar vermiş; davalı vekilinin temyizi üzerine karar Özel Dairece, yukarıda açıklanan  nedenlerle bozulmuştur.

Mahkeme,  davalı vekilinin 27/07/2010 havale tarihli dilekçesinde  bilirkişi raporunda  tecavüzlü olarak görülen  44,84 m2 lik taşınmazın  tapu kaydının iptali ile davalı adına temliken tescili talebinde bulunduğu  yani  davalının savunma yolu ile  temliken tescil  istemini dile getirdiğini belirtip aynı gerekçe ile  önceki kararında direnmiş; hükmü davalı vekili temyize getirmiştir.

Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dosyadaki tutanak ve kanıtlara, mahkeme kararında açıklanan gerektirici nedenlere ve özellikle davalının temliken tescil talebinin bulunması, delillerin değerlendirilmesinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, usul ve yasaya uygun bulunan direnme kararının onanması gerekir.

  S O N U Ç : Davalı vekilinin temyiz itirazlarının reddi ile direnme kararının yukarıda açıklanan gerekçelerle ONANMASINA, karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere 27.06.2012 gününde oybirliği ile karar verildi.

Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


Avukat Web Sitesi