21. Hukuk Dairesi Esas No: 2016/4778 Karar No: 2016/5547 Karar Tarihi: 29.03.2016
Yargıtay 21. Hukuk Dairesi 2016/4778 Esas 2016/5547 Karar Sayılı İlamı
21. Hukuk Dairesi 2016/4778 E. , 2016/5547 K. "İçtihat Metni"
Davacı, davalılardan işverene ait işyerinde geçen çalışmalarının tespitine karar verilmesini istemiştir. Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kısmen kabulüne karar vermiştir. Hükmün taraf vekillerince temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi.
K A R A R 1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillere, hükmün dayandığı gerektirici nedenlere göre davacının tüm temyiz itirazlarının reddine,davalıların temyizine gelince; 2-Dava, davacının 01.05.1991-17.03.2008 tarihleri arasında davalı işverene ait iş yerinde geçen ve Kuruma bildirilmeyen sigortalı çalışmalarının tespiti istemine ilişkindir. 506 sayılı Yasa"nın 79/10. maddesi gereğince; yönetmelikle tespit edilen belgeler işveren tarafından verilmeyen sigortalıların çalıştıkları hizmetlerinin geçtiği yılın sonundan başlayarak 5 yıl içerisinde dava açacakları hükmü öngörülmüştür. Maddede belirtildiği üzere, yönetmelikle tespit edilen belgelerin verilmesi durumunda 5 yıllık hakdüşürücü süreden bahsedilemeyeceği açıktır. Yerleşik Yargıtay görüşü; birden ziyade işe giriş bildirgesi verilmesi halinde çıkış yok ise ilk işe giriş bildirgesi ile son işe giriş bildirgesinin verildiği tarihler arasında geçen çalışmaların hak düşürücü süreye uğramayacağı, çıkış varsa hak düşürücü sürenin her kesim çalışma için ayrı ayrı hesaplanacağı, çıkış tarihinden sonra işçinin aynı işyerinde çalışmasını sürdürmesi veya hak düşürücü süre içerisinde tekrar aynı işyerine girerek çalışmasının hak düşürücü sürenin işlemesine engel olmayacağıdır. Dosyadaki kayıt ve belgelerden; davacının alacak davasının 23.03.2009 günlü celsesinde; davacı davalıya ait işyerinde 1991-2003 yılları arasında çalıştığını, 2003 yılında işine son verilince 1 yıl çaycılık yapıp ayrıca 5 ay kadar da sulama birliğinde çalıştığını ve tekrar 2004 yılında davalı yanında işe girdiğini beyan ettiği, davacının 01.05.1991-02.06.1991, 01.04.2006- 30.04.2008 tarihleri arasındaki davalı işyerindeki çalışmalarının Kuruma bildirildiği, dinlenen davacı ve davalı tanık beyanlarının çelişkili olduğu anlaşılmaktadır. Somut olayda; davacının alacak davasının 23.03.2009 günlü celsesindeki beyanıyla davalı yanındaki çalışmasına 2003 yılında ara verip 2004 yılında tekrar çalışmaya başladığı yönündeki beyanı nedeniyle olayda çalışmanın sona erdiği (2003) tarihten itibaren 5 yıl içerisinde dava açılmadığından mahkemece 2003 yılı öncesi için hak düşürücü süre nedeniyle davanın reddine karar verilmesi yerine yazılı şekilde kısmen kabulüne karar verilmesi ile 2004-2006 yılları için tanık anlatımlarının yetersizliği ve çelişki olması gözardı edilerek çelişkiler giderilmeden gerektiğinde başka tanık dinlenmeden yazılı şekilde verilen karar usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir. O halde, davalıların bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır. SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde davalılardan A.. Ö.. " a iadesine 29.03.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.