Çocuğun cinsel istismarı - kişiyi hürriyetinden yoksun kılma - Yargıtay 14. Ceza Dairesi 2020/1019 Esas 2021/1672 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
14. Ceza Dairesi
Esas No: 2020/1019
Karar No: 2021/1672
Karar Tarihi: 01.03.2021

Çocuğun cinsel istismarı - kişiyi hürriyetinden yoksun kılma - Yargıtay 14. Ceza Dairesi 2020/1019 Esas 2021/1672 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Karar bir çocuğun cinsel istismarı ve kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçlarından mahkumiyetine dair. İlk derece mahkemesince mağdurun tanığı olarak ifadesinin alınması gerektiği belirtilmiş ancak bu yapılmamış. Ayrıca mağdurenin biyolojik örnekleri alınmadan ve mukayese yaptırılmadan hüküm kurulmuş. Bu nedenle istinaf başvurusu esastan reddedilmiş ancak temyiz itirazları yerinde görülerek kararın bozulmasına karar verilmiştir.
Kanun Maddeleri:
- CMK 217. Madde: Hâkim, kararını ancak duruşmaya getirilmiş ve huzurunda tartışılmış delillere dayandırabilir
- CMK 210. Madde: Olayın delili, bir tanığın açıklamalarından ibaret ise, bu tanık duruşmada mutlaka dinlenir.
14. Ceza Dairesi         2020/1019 E.  ,  2021/1672 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Ceza Dairesi
    SUÇ : Çocuğun cinsel istismarı, kişiyi hürriyetinden yoksun kılma
    HÜKÜM : Suça sürüklenen çocuğun kişiyi hürriyetinden yoksun kılma ve çocuğun cinsel istismar suçlarından mahkumiyetine dair Karşıya 1. Ağır Ceza Mahkemesinden verilen 29.04.2019 gün ve 2017/413 Esas, 2019/212 Karar sayılı hükümlere yönelik istinaf başvurusunun esastan reddi


    Bölge Adliye Mahkemesince verilen hüküm temyiz edilmekle başvurunun muhtevası nazara alınıp, hükmedilen ceza miktarlarına göre duruşmalı inceleme talebinin 5271 sayılı CMK"nın 299/1. maddesi uyarınca reddiyle, duruşmasız yapılan değerlendirmede dosya tetkik edildi, gereği görüşüldü:
    5271 sayılı CMK"nın 217. maddesinin birinci fıkrasında “Hâkim, kararını ancak duruşmaya getirilmiş ve huzurunda tartışılmış delillere dayandırabilir. Bu deliller hâkimin vicdanî kanaatiyle serbestçe takdir edilir” ve aynı Kanunun 210. maddesinin birinci fıkrasında ise “Olayın delili, bir tanığın açıklamalarından ibaret ise, bu tanık duruşmada mutlaka dinlenir. Daha önce yapılan dinleme sırasında düzenlenmiş tutanağın veya yazılı bir açıklamanın okunması dinleme yerine geçemez” hükümlerine yer verilmiş olup, bu kapsamda ilk derece mahkemesince aynı zamanda olayın tanığı konumunda bulunan mağdurenin duruşmaya getirilerek suçun sübutuna etkisi bakımından tanıkların anlatımlarıyla çelişen iddialarıyla ilgili detaylı ifadesinin alınması ve suça sürüklenen çocuğun aşamalarda istismar iddiasını reddedip, duruşmada ifade veren tanık Seçil’in, sevgilisi olan suça sürüklenen çocukla olay yerine cinsel ilişkiye girmek amacıyla gitmelerinin ardından penisine prezervatif takan suça sürüklenen çocuğun ilişkiye girmekten vazgeçmeleri üzerine prezervatifi çıkarıp attığını belirtmesi ve Adli Tıp Kurumu İzmir Grup Başkanlığı Biyoloji İhtisas Dairesinin 21.09.2019 tarihli raporunda, 6A sırasında kayıtlı bir adet prezervatifin dış kısmından bir kadına ait DNA profili saptandığının belirtilmesi nedeniyle mağdureden moleküler genetik incelemeye esas biyolojik örnek alınıp, mukayese yaptırılmasından sonra toplanacak delillere göre suça sürüklenen çocuğun hukuki durumunun tayin ve takdiri gerekirken eksik araştırma ile yazılı şekilde hükümler kurulması karşısında, söz konusu karara yönelik istinaf başvurusunun kabulü yerine esastan reddedilmesi,
    Kanuna aykırı, katılan Bakanlık vekili ile suça sürüklenen çocuk müdafilerinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 20. Ceza Dairesinin 03.10.2019 gün ve 2019/1784 Esas, 2019/37 Karar sayılı vaki istinaf başvurusunun esastan reddine yönelik hükmünün 5271 sayılı CMK"nın 302/2-4. madde ve fıkrası gereğince BOZULMASINA, dosyanın ilk derece mahkemesine, kararın bir örneğinin İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 20. Ceza Dairesine gönderilmesine, 01.03.2021 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.






    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.