Abaküs Yazılım
10. Hukuk Dairesi
Esas No: 2017/6439
Karar No: 2019/8382
Karar Tarihi: 11.11.2019

Yargıtay 10. Hukuk Dairesi 2017/6439 Esas 2019/8382 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Davacı, 1986-1987 yılları arasındaki çalışma süresinin tespiti için dava açmıştır. İlk derece mahkemesi, davacının belirtilen sürelerde çalışmalarının kısmen tespit edilmesine karar vermiştir. Ancak davalı işveren ve fer’i müdahil Kurum vekilleri karara itiraz etmiş ve Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesi tarafından istinaf istemleri reddedilmiştir. Temyiz sonucunda ise, mahkemenin eksik inceleme sonucu karar tesisi usul ve yasaya aykırı olduğu gerekçesiyle ilk derece mahkemesi kararı bozulmuştur. Davacının çalışma süresinin tespiti, 506 sayılı Sosyal Sigortalar Kanunu’nun 79/10. maddesi uyarınca yapılmaktadır. Bu kanun maddesi gereği, sigortalı konumunda geçen çalışma sürelerinin saptanmasına ilişkin davalar, kamu düzenine ilişkin olduğundan, özel bir duyarlılık ve özenle yürütülmesi zorunludur. Ayrıca, Kuruma bildirilmeyen hizmetlerin sigortalı hizmet olarak değerlendirilmesine ilişkin davanın, tespiti istenen hizmetin geçtiği yılın sonundan başlayarak 5 yıl içinde açılması gerekir.
10. Hukuk Dairesi         2017/6439 E.  ,  2019/8382 K.

    "İçtihat Metni"


    Bölge Adliye
    Mahkemesi : ...Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesi

    Dava, hizmet tespiti istemine ilişkindir.
    İlk Derece Mahkemesince, hükümde belirtilen gerekçelerle davanın kısmen kabulüne dair verilen karara karşı, davalı işveren ve fer’i müdahil Kurum vekillerince istinaf yoluna başvurulması üzerine, ... Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesince istinaf başvurularının esastan reddine karar verilmiştir.
    ... Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesince verilen kararın, davalı ve fer’i müdahil vekillerince temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteklerinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
    I-İSTEM
    Davacı, 10.09.1986 – 01.11.1987 tarihleri arasındaki çalışmalarının tespitini talep etmiştir.
    II- CEVAP
    Davalı vekili, 506 sayılı yasanın 79. maddesi gereğince davanın 5 yıl içerisinde açılmadığından zamanaşımı def’inde bulunmuş, davacının çırak olarak çalıştığı, tüm çalışmaların eksiksiz olarak kuruma bildirildiği gerekçeleriyle davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
    Fer’i müdahil vekili, hak düşürücü süre itirazıyla birlikte kamu düzenine ilişkin olan davada gerekli araştırmanın mahkemece resen yapılarak usulünce ispatlanamaması halinde davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.

    III- MAHKEME KARARI
    A- İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
    Mahkemece, "Davanın kısmen kabulü; 14780444800 T.C. Kimlik numaralı ve 10075504 ss nolu davacı ...’ın, SGK İl Müdürlüğü’nde 21158.35 ss sayılı davalı işveren ... San.veTic. A.Ş.’ne ait “otomotiv sanayi” mahiyetli işyerinde, 10/09/1986-31/12/1986 tarihleri arasında geçen asgari ücretli 110 günlük çalışmasının 506 SY (5510 SY’nın 4/1-a kapsamında) tüm sigorta kollarına tabi sigortalılık süresi olduğunun tespitine, bunun dışında kalan taleplerin reddine" karar verilmiştir.
    İSTİNAF SEBEPLERİ
    Davalı vekili, zamanaşımı def’inde bulunmalarına rağmen dikkate alınmadığı, davacının yasa gereği 18 yaşını doldursa dahi çıraklık sıfatının devam ettiği, 01.11.1987’den itibaren de eksiksiz hizmet bildiriminde bulundukları gerekçeleriyle kararın kaldırılmasını talep etmiştir.
    Fer’i müdahil vekili, usul ve yasaya aykırı ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasını talep etmiştir.
    B- BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ KARARI
    Karara karşı yapılan itirazların yerinde olmadığı, ayrıca kamu düzenine ilişkin konularda da kararın esasına etkili bir aykırılık bulunmadığı gerekçeleriyle ”... 1. İş Mahkemesi"nin 21.06.2017 tarih, 2016/370 Esas ve 2017/245 Karar sayılı kararına yönelik davalı vekili ve fer"i müdahil Kurum vekilinin istinaf başvurularının Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353/1-b.1 maddesi gereğince esastan REDDİNE" karar verilmiştir.
    TEMYİZ KANUN YOLUNA BAŞVURU VE NEDENLERİ
    Davalı vekili, zamanaşımı def’inde bulunmalarına rağmen dikkate alınmadığı, davacının yasa gereği 18 yaşını doldursa dahi çıraklık sıfatının devam ettiği, 01.11.1987’den itibaren de eksiksiz hizmet bildiriminde bulundukları, yasaya aykırı ve yok hükmündeki bilirkişi raporuna göre verilen kararın hukuka aykırı olduğu gerekçeleriyle kararın bozulmasını talep etmiştir.
    Fer’i müdahil vekili, eksik incelemeyle verilen kararın bozulmasını talep etmiştir.
    IV- İLGİLİ HUKUK KURALLARI VE İNCELEME
    Davanın yasal dayanağını (mülga) 506 sayılı Kanunun 79/10. maddesi oluşturmaktadır. Anayasal haklar arasında yer alan sosyal güvenliğin yaşama geçirilmesindeki etkisi gözetildiğinde, sigortalı konumunda geçen çalışma sürelerinin saptanmasına ilişkin davalar, kamu düzenine ilişkin olduğundan, özel bir duyarlılık ve özenle yürütülmesi zorunludur. 506 sayılı Kanunun 79/10. maddesi hükmüne göre; Kuruma bildirilmeyen hizmetlerin sigortalı hizmet olarak değerlendirilmesine ilişkin davanın, tespiti istenen hizmetin geçtiği yılın sonundan başlayarak 5 yıl içinde açılması gerekir. Bu yönde, anılan madde hükmünde yer alan hak düşürücü süre; yönetmelikle tespit edilen belgeleri işveren tarafından verilmeyen veya çalışmaları Kurumca tespit edilemeyen sigortalılar için geçerlidir. Bir başka anlatımla; sigortalıya ilişkin olarak işe giriş bildirgesi, dönem bordrosu gibi yönetmelikte belirtilen belgelerin Kuruma verilmesi, ya da çalışmaların Kurumca tespit edilmesi halinde; Kurumca öğrenilen ve sonrasında kesintisiz biçimde devam eden çalışmalar bakımından hak düşürücü sürenin geçtiğinden söz edilemez. Ne var ki; sigortalının Kuruma bildiriminin işe giriş tarihinden sonra yapılması, bir başka ifade ile sigortalının hizmet süresinin başlangıçtaki bir bölümünün Kuruma bildirilmeyerek sonrasının bildirilmesi ve Kuruma bildirimin yapıldığı tarihten önceki çalışmaların, bildirgelerin verildiği tarihi de kapsar biçimde kesintisiz devam etmiş olması halinde, Kuruma bildirilmeyen çalışma süresi yönünden, hak düşürücü sürenin hesaplanmasında; bildirim dışı tutulan sürenin sonu değil, kesintisiz olarak geçen çalışmaların sona erdiği yılın sonu başlangıç alınmalıdır.
    Yukarıda açıklanan ilkeler ışığında dava konusu somut olayda; davacı adına, davalı işyeri tarafından 15.08.1983 tarihinde çırak olarak işe giriş bildirimi yapıldığı, 1986/1, 2 ve 3. dönemlerde yapılan sigortalı hizmet bildirimlerinin iptal edildiği, 01.11.1987-22.02.1988, 23.08.1989-06.12.1993 ve 04.07.1994-02.11.1995 tarihleri arasındaki çalışmaların kuruma bildirildiği, ancak davacının 21.01.1994-15.02.1994 tarihleri arasında 1025274 sicil numaralı işyerinden, 31.07.1997 çıkış tarihli 1997/2 döneminde 80 gün 293147 sicil numaralı işyerinden bildirimlerinin olduğu, sonrasında ise sırasıyla isteğe bağlı sigortalılık, 1479 sayılı yasaya tabi sigortalılık ve başka işyerlerinden de 4/1-a’ ya tabi bildirimlerinin olduğu, davanın 28.07.2016 tarihinde açılıp, ilk derece mahkemesince 21.06.2017 tarihinde karar verildiği anlaşılmıştır.
    Bu nedenle, 506 sayılı Kanunun 79/10. maddesi gereği 5 yıllık hak düşürücü süre yönünden irdeleme yapılmaksızın eksik inceleme sonucu yazılı şekilde karar tesisi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
    O hâlde, davalı ve fer’i müdahil vekillerinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve ... Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesi"nin istinaf isteminin esastan reddine dair kararı kaldırılarak İlk Derece Mahkemesince verilen hüküm bozulmalıdır.
    SONUÇ : ... Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesi kararının HMK"nın 373/1 maddesi gereği kaldırılarak temyiz edilen ilk derece mahkemesi hükmünün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde davalıya iadesine, dosyanın kararı veren İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, 11.11.2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.




    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için destek@ictihatlar.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi