Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu vekili tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü :
Borçlu şirketin yetkilisi olan ..."nun takip konusu bonolarda iki imzasının bulunduğu görülmektedir. İtirazla ilgili 688/7.maddesi hükmü aynen "senedi tanzim edenin imzasını" içermekte olup bu yasal düzenleme karşısında bonoda sorumluluk altına girmek için bir imzanın yeterli olduğu, birden ziyade imzanın zorunlu olmadığı bu durumda adı geçen şirket yetkilisinin imzalarından birinin kendi adına, diğerinin de senetlerde borçlu olarak gözüken yetkilisi olduğu şirket adına atıldığının kabulü gerekir. Ayrıca ilgili senetlerin herbirinde borçlu şirketin ünvanının tam olarak yazılmış olması nedeniyle TTK.nun 322.maddesine de aykırı herhangi bir durum bulunmadığından borçlu şirket vekilinin bu hususlara yönelik temyiz itirazları yerinde değil ise de, borçlunun İcra Mahkemesine başvurusu; imzaya itiraz değil, borca itiraz niteliğinde olup, bu hususa ilişkin 4949 Sayılı Kanunla değişik İİK.nun 169a-6.maddesi uyarınca takibin mahkemece durdurulması ve borçlunun itirazı reddi halinde sadece icra inkar tazminatına hükmedilmesi gerekirken ayrıca asıl alacağın %10"u oranında para cezasına da hükmedilmesi isabetsiz olup, kararın bu nedenle bozulması gerekir ise de, yapılan bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını zorunlu kılmadığından kararın düzeltilerek onanması yoluna gidilmiştir.   
SONUÇ :Borçlu vekilinin temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile İstanbul 1.İcra Mahkemesinin 28.09.2006 tarih ve 2006/329 E. - 2006/1698 K. sayılı kararının hüküm bölümünün 2 nolu fıkrasının "B" bendindeki para cezası ile ilgili kısmın karar metninden çıkarılmasına, kararın düzeltilmiş bu şekliyle  İİK.366. ve HUMK.438. maddeleri uyarınca (ONANMASINA), mahkeme kararı düzeltilerek onandığından harç alınmasına yer olmadığına,  28.12.2006 gününde oybirliğiyle karar verildi.